Dışişleri Bakanlığı, Türkiye’nin Filistin politikalarına yönelik son dönemde ortaya atılan iddiaların gerçeklerle çeliştiğini vurgulayarak, “Filistinlilere sunduğumuz desteği siyasi amaçlarla karalamaya çalışan ve kamuoyunu yanıltmayı hedefleyen bu girişimleri reddediyoruz.” açıklamasında bulundu.
Bakanlık, Türkiye’nin Filistin ile ilgili tutumunu lekelemeye çalışan iddialara karşı bir basın bildirisi yayınladı.
Yazılı açıklamada, Türkiye’nin Filistin politikaları hakkında ortaya atılan iddiaların asılsız olduğu belirtildi. Bakanlık, “Türkiye, Filistin halkının yanında olduğunu, adalet ve hukukun savunuculuğunu yaptığını, İsrail’in Gazze’deki insanlık suçlarına karşı en sert temkinleri ortaya koyduğunu, İsrailli yöneticilerin her fırsatta Türkiye’yi hedef almasının politikamızın doğruluğunu gösterdiğini ifade etti.
Açıklamada ayrıca Bogota’da kabul edilen Ortak Bildiri’deki önerilerin çok daha ötesinde adımların Türkiye tarafından atıldığı hatırlatılarak, ülkenin Mayıs 2024 itibarıyla İsrail’le olan ticaretini tamamen durdurduğu kaydedildi.
Mayıs 2024’ten bu yana Türkiye’nin İsrail’le herhangi bir ticari işlem yapmadığı ve bu süreçte Filistinli kardeşlerin mağdur olmaması için gerekli önlemlerin alınarak dikkatle uygulandığı ifade edildi.
– TÜRKİYE, İSRAİL’E KARŞI ULUSLARARASI PLATFORMLARDA ÖNCÜ ROL OYNADI
Açıklamada, Türkiye’nin İsrail’e askeri malzeme satışlarını önlemek için her türlü önlemi aldığı ve uluslararası platformlarda aktif rol oynadığı belirtildi. Ankara’nın, İsrail’e silah satışının durdurulması için 52 ülkenin desteğiyle Birleşmiş Milletler nezdinde başlatılan girişime öncülük ettiği ifade edildi.
İnsani yardım gemisi Madleen’in durumu da detaylı bir şekilde takip edildiği ve İsrail’in gemiye uluslararası sularda yaptığı hukuksuz müdahalenin gündeme getirildiği kaydedildi. Gemide bulunan vatandaşların serbest bırakılması için yapılan tüm çabaların sürdüğü ifade edildi.
Türkiye’nin Gazze’deki Filistinlilerin yerlerinden edilmesine yönelik tüm planlara karşı durduğunun altı çizildi. Bu bağlamda, Gazze’nin yeniden imarına yönelik Arap Birliği-İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) planına destek verildiği ve Filistinlilerin sürgün edilmesini amaçlayan planlara karşı yapılan her türlü mücadelenin desteklendiği belirtildi.
Ayrıca, Türkiye’nin Filistin davasının hukuksal olarak en güçlü savunucularından biri olduğu vurgulandı. Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) İsrail aleyhine açılan soykırım davasına müdahil olan on üç ülkeden birinin Türkiye olduğu ifade edildi.
UAD’da devam eden iki ayrı danışma sürecine de katkı sağlandığı belirtilen açıklamada, İsrail tarafından katledilen Türk-Amerikan vatandaşı Ayşenur Ezgi Eygi ile 9 Mayıs’ta serbest bırakılan Rümeysa Öztürk konularında gereken hukuki, konsüler ve siyasi desteklerin sunulmaya devam edildiği aktarıldı.
Açıklamada, “Türkiye, uluslararası hukuk ve insan hakları ilkelerine bağlı kalarak, milletimizin vicdanında yer etmiş bu adalet mücadelesinde hiçbir baskının veya karalama kampanyasının etkili olmasına müsaade etmeyecek ve Filistin’in yanında olmaya devam edecektir.” ifadesi kullanıldı.
