İspanyol gazetesi El Pais, Türkiye’nin mevcut küresel belirsizlik ortamında Avrupa sanayisinin en kritik üretim merkezlerinden biri haline geldiğini ifade etti. Haberde, Türkiye’nin güçlü sanayi altyapısı, lojistik avantajları ve Avrupa Birliği ile sağladığı gümrük entegrasyonunun, kıtanın sanayi yükünü taşıyan önemli bir aktör olmasına katkıda bulunduğu vurgulandı.
YAKIN ÜRETİM MERKEZİ
Gazetede yer alan bilgilere göre, küresel ticarette artan jeopolitik gerginlikler, ABD’nin ek gümrük vergileri ve Çinli üreticilerin rekabetinin yanı sıra tedarik zincirlerindeki sorunlar, Avrupa şirketlerinin üretim stratejilerini yeniden gözden geçirmesine yol açmakta. Bu bağlamda Türkiye, güvenilir bir “nearshoring” (yakın üretim) merkezi olarak ön plana çıkıyor. Riskten kaçınmayı hedefleyen Avrupa merkezli sanayi devleri, üretim ve tedarik ağlarını Türkiye’ye kaydırarak hem maliyetleri azaltıyor hem de güvenlik avantajı elde ediyor.
STRATEJİK BİR ORTAK
El Pais’in analizine göre, Türkiye yalnızca bir üretim üssü değil, Avrupa’nın tedarik güvenliğinde de stratejik bir ortak konumunda. Gazete, enerji krizleri ve tedarik şoklarının arttığı bu dönemde, Türkiye’nin Avrupa’nın üretim dengesinin korunmasında kritik bir rol oynadığının altını çizdi.
70’TEN FAZLA İSPANYOL ŞİRKET VAR
1995 yılından bu yana yürürlükte olan Gümrük Birliği Anlaşması, Türkiye’nin Avrupa sanayisi için önemli bir üretim merkezi haline gelmesinde önemli bir etken oldu. Serbest mal dolaşımı, uyumlu gümrük tarifeleri ve AB standartlarına yakın mevzuat, iki taraf arasındaki ticareti daha etkili hale getirdi. El País, Siemens, Indra, Navantia, Gestamp, Ficosa, Blumaq, Inditex, Mango, Mayoral, BBVA ve CaixaBank gibi 70’ten fazla İspanyol şirketinin Türkiye’de aktif bir şekilde faaliyet gösterdiğini belirtti. Bu yatırımlar, iki ülke arasındaki ekonomik bağları güçlendirirken Madrid’i Türkiye’nin en büyük ticaret ortaklarından biri konumuna taşıdı.
