Reyhanlı’daki terör saldırısıyla ilgili davada, Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi’ne Hatay’dan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlanan Dükancı, söz konusu saldırı sırasında Türkiye’de bulunmadığını ve bombalı aracın uzaktan patlatılmasıyla herhangi bir ilişkisinin olmadığını iddia etti.
Dükancı, “Reyhanlı patlamasına benim dahlim M.G’nin talimatıyla bombayı arabaya yerleştirmek oldu. Bana polisin ve savcının bu olayı takip ettiğini söyledi. O böyle söyleyince, bombayı yerleştirmekte bir sakınca görmedim,” şeklinde konuştu.
Mihraç Ural ile herhangi bir irtibatının bulunmadığını öne süren Dükancı, M.G.’nin Ural’a bir paket gönderdiğini ve onu birkaç kez yanında gördüğünü belirtti.
Temir Dükancı, savunmasının ardından “devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozmak” ile “nitelikli kasten öldürmek” suçlarından tutuklandı.
MİT operasyonuyla yakalanmıştı
MİT, terör saldırısında kullanılan patlayıcıların deniz yoluyla Türkiye’ye getirilmesine yardımcı olan ve patlayıcıları taşıyacak araçları tedarik eden Dükancı’nın Suriye’de bulunduğunu tespit etmişti.
Lübnan’a kaçma planları yaptığı belirlenen Dükancı’nın, burada toplayacağı örgüt mensuplarıyla Türkiye’nin yurtdışındaki temsilciliklerine yönelik eylem gerçekleştirmeyi düşündüğü ve bunun için sahte pasaport arayışında olduğu öğrenilmişti.
Terörden Arananlar Listesi’nin turuncu kategorisinde yer alan Dükancı, MİT’in Suriye-Lübnan sınırında düzenlediği operasyonla yakalanarak Türkiye’ye getirilmiş ve Hatay İl Emniyet Müdürlüğü’ne teslim edilmiştir.