ABD’nin tarife politikaları, dünya ekonomisindeki belirsizliklerin başlıca kaynağı olmaya devam ederken, bu tarifelerin uzun ve orta vadede makroekonomik göstergeler üzerindeki etkileri, Fed dahil olmak üzere çeşitli küresel ekonomik aktörlerin tahminlerini zorlaştırıyor.
Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının ardından Fed, politika faizini beklenildiği gibi yüzde 4,25-4,50 aralığında sabit bıraktı. Yapılan açıklamada, ekonomik görünümdeki belirsizliklerin arttığı, bununla birlikte daha yüksek işsizlik ve enflasyon risklerinin de çoğaldığı ifade edildi.
Ayrıca, işsizlik oranının son aylarda düşük seviyelerde istikrar kazandığı ve iş gücü piyasasındaki koşulların güçlü kaldığı vurgulandı.
Analistler, ABD ekonomisinde tarifelerin etkilerine dair henüz net sinyallerin olmadığını belirtiyor. İstihdam piyasasındaki soğuma ve büyüme risklerinin artmasının, Fed’in kararlarını zorlaştıracağını vurguluyor.
Yüksek işsizlik ve enflasyon risklerinin Fed’in gündeminde olup, ilerleyen dönemde istihdam verilerinden gelen sinyallerin, enflasyon ile mücadelede Fed’in stratejisini değiştirebileceği aktarılıyor.
Powell’dan büyüme uyarısı
Fed Başkanı Jerome Powell, faiz kararının ardından gerçekleştirdiği basın toplantısında, büyük tarife artışlarının sürdürülmesi halinde enflasyon ve işsizlik oranlarının artabileceği, ekonomik büyümenin yavaşlayabileceği konusunda uyarıda bulundu.
Kısa vadeli enflasyon beklentilerinin hem piyasa hem de anket bazlı ölçümlerde arttığını belirten Powell, tarifelerin artışın tetikleyicisi olduğunu ifade etti. Uzun vadeli enflasyon beklentilerinin çoğunun ise yüzde 2’lik hedefle uyumlu kalmaya devam ettiğine dikkat çekti.
Analistler, Powell’ın yüksek enflasyon risklerine karşı hassas bir tutum sergilediğini ve uzun vadeli enflasyon beklentilerinde bir değişim olması durumunda Fed’in çıkışlarının yakından izleneceğini dile getiriyor.
ABD ve Çin müzakereleri cumartesi günü başlayacak
Tarife konusundaki gelişmeler yatırımcıların dikkatinde kalırken, ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Çin ile tarife müzakerelerinin cumartesi günü başlayacağını duyurdu.
Bessent, müzakerelerin İsviçre’de gerçekleştirileceğini ve görüşmelerin kendisi ile ABD Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer tarafından yürütüleceğini belirtti. Ayrıca, diğer ticaret ortakları ile yapılan müzakerelere de devam edildiği belirtildi.
Dün yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump, Çin ile ticaret müzakerelerini ilerletmek amacıyla gümrük vergilerini indirme niyetinde olmadığını aktardı.
Bunların yanı sıra Trump, bugün büyük bir ülke ile ticaret anlaşması imzalayacaklarını açıkladı; haberlere göre söz konusu ülkenin İngiltere olması muhtemel.
ABD endeksleri tarife gelişmelerine olumlu tepki verdi
New York Borsası’nda S&P 500 endeksi yüzde 0,43, Nasdaq endeksi yüzde 0,27 ve Dow Jones endeksi yüzde 0,70 oranında değer kazandı. ABD endeks vadeli kontratlar yeni güne pozitif bir başlangıç yaptı.
Fed’in yüksek işsizlik ve enflasyon riskleri konusundaki tonlaması sonrası altının ons fiyatı, dünkü kapanışa göre yüzde 0,8 artışla 3 bin 392 dolardan işlem görüyor. ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,30 seviyesinde bulunurken, dolar endeksi ise yüzde 0,2 düşüşle 99,7 olarak dengelendi.
Brent petrolün varil fiyatı, müzakerelere dair yeni gelişmeler ışığında 1 dolarlık artışla 61,4 dolardan işlem görmekte.
Avrupa’da BoE’nin faiz kararı merakla bekleniyor
Avrupa borsaları dün negatif bir seyir izlerken, bugün İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) açıklayacağı faiz kararı ve BoE Başkanı Andrew Bailey’in yapacağı konuşmalara odaklanıldı. BoE’nin, İngiltere’de imalat sanayi aktivitesini artırmak ve ekonomik büyüme risklerini hafifletmek amacıyla 25 baz puanlık bir faiz indirimine gitmesi bekleniyor.
Piyasa fiyatlamalarında BoE’nin bugün politika faizini yüzde 4,50 seviyesinden yüzde 4,25’e çekmesi bekleniyor.
Analistler, mart ayı tüketici enflasyonunun yüzde 2,6 ile beklentilerin altında kalmasının, enflasyonist risklerin sınırlanmasına ve dolayısıyla faiz indirimine alan açtığına dikkat çekiyor.
ABD tarifelerine ilişkin gelişmeler ve Rusya-Ukrayna Savaşı haber akışı da bölgedeki odak noktalarını oluşturuyor.
Bu çerçevede, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,58, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,91, İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,62 ve İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,44 oranında düşüş yaşadı. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar da yeni güne pozitif bir başlangıç yaptı.
Asya borsaları pozitif bir görünüm sergiliyor
Asya bölgelerinde, ABD ve Çin’in ticaret müzakerelerine başlayacak olmasının yarattığı optimizmin etkisiyle pozitif bir seyir gözlemleniyor.
Ticaret gerilimleri nedeniyle uzun bir süredir devam eden temkinli duruş, Çin ve ABD heyetlerinin cumartesi günü İsviçre’de buluşacaklarını açıklamasının ardından daha alımcı bir havaya dönüştü.
Analistler, ABD’nin bölge ülkeleriyle olan müzakerelere yönelik yaklaşımının iyimserik sağladığını belirtiyor ve bölge endekslerinin bu gelişmelere karşı duyarlı olduğunu ifade ediyor.
Bu gelişmelerle birlikte, kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,8, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,5, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,2 ve Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,6 oranında yükselişle işlem görüyor.
BIST 100 endeksi önceki gün satıcılı bir seyir izledi
Yurt içinde, Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi dünkü işlemler sırasında satış ağırlıklı bir görünüm sergileyerek günü yüzde 0,66 düşüşle 9.074,62 puandan tamamladı. Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’ndaki (VİOP) BIST 30 endeksine dayalı haziran vadeli kontratlar ise akşam seansında, normal seans kapanışa göre yüzde 0,1 artışla 10.405,00 puandan işlem gördü.
Dolar/TL, dünkü işlemlerde yüzde 0,1 artışla 38,6510 seviyesinden kapanırken, bugün bankalararası piyasada açılışında bir miktar gerileyerek 38,6410 seviyesinden işlem görüyor.
Analistler, bugünkü haftalık para ve banka istatistiklerinin yanı sıra, yurt dışında İngiltere’de BoE’nin faiz kararı ile ABD’de haftalık işsizlik maaşı başvuruları ve toptan eşya stoklarının izleneceğini belirtiyor ve teknik açıdan BIST 100 endeksinin 9.000 ve 8.900 puan seviyelerinin destek, 9.200 ve 9.300 puan seviyelerinin ise direnç konumunda olduğunu ifade ediyor.
