Trakya Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Balkan Kongre Merkezi’nde “Yeşil Enerji Çalıştayı” düzenledi.
Çalıştaya katılan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Mesleki Hizmetler Genel Müdür Yardımcısı Murat Bayram, sunumunda 2011 yılından itibaren binalarda enerji tüketimini sınırlandırmak amacıyla uygulamaya konulan “enerji kimlik belgesi” uygulamasına dikkat çekti.
Bayram, enerji kimlik belgesinin bina enerji tüketim sınıflandırması, yalıtım özellikleri ve ısıtma veya soğutma sistemlerinin verimliliği gibi bilgileri içerdiğini belirtti. Türkiye’de yaklaşık 1,5 milyon binanın enerji kimlik belgesinin bulunduğunu ifade eden Bayram, bu verilerin hedef belirleme açısından önemli bir kaynak oluşturduğunu vurguladı.
Binaların kendi enerjilerini üretmesinin sürdürülebilir enerji alanında kritik bir adım olduğuna işaret eden Bayram, bu konuda atılması gereken adımları dile getirdi.
“Binalarımızın yüzde 6,45’i yenilenebilir enerji kullanıyor”
Bayram, temel hedefin sıfır enerjili binalar oluşturmak olduğunu ifade ederek, geçmişte bir binanın yıllık ortalama elektrik tüketiminin 180 kilovat civarında iken günümüzde bu rakamın 60-80 kilovat aralığına düştüğünü aktardı. Şu anda binaların sadece yüzde 6,45’inin yenilenebilir enerji kullandığını belirten Bayram, bu artışın önemli olduğunu dile getirdi.
Bayram, 2053 hedeflerinin bina sahiplerinin kendi enerji ihtiyaçlarını yerinde üretmeleri üzerine kurulduğunu, bu noktada şebekeden yenilenebilir enerji almak yerine, kendi kaynaklarıyla enerji üretmelerinin istendiğini kaydetti.
Ayrıca, toplam inşaat alanı 2 bin metrekareyi aşan binaların yüzde 10 yenilenebilir enerji kullanımına sahip olmalarının zorunlu olduğunu ve bu şartları yerine getirmeyen yapıların kullanım izin belgesi alamayacaklarını da ekledi.
