Fransa ve İngiltere basınında yayımlanan belgeler, Fransa’nın Fransız Polinezyası’ndaki nükleer testlerin sonuçlarına dair araştırmalara karşı toplam 90 bin euro değerinde bir kamuoyu oluşturma kampanyası yürüttüğünü gözler önüne serdi.
Fransa Atom Enerjisi Komisyonu’nun (CEA), 1960’lı ve 70’li yıllarda gerçekleştirilen nükleer testlerin yıkıcı sonuçlarını hafife alan bir araştırmaya karşı on binlerce dolar yatırım yaptığı ortaya çıktı.
Yayınlanan belgeler, Pasifik Okyanusu’nda gerçekleştirilen nükleer testlerin etkilerini açıkladığı ve bu testlerin beklenenden çok daha fazla insan için nükleer kirlilik oluşturduğunu ortaya koyan araştırmayı itibarsızlaştırmak için harcanan çabaları içermekte. CEA 1 YIL SONRA KENDİ KİTAPÇIĞINI YAYINLADI The Guardian gazetesinin haberine göre, Disclose isimli araştırma platformu, nükleer testlere ilişkin mecliste yapılan soruşturmaların sonucu öncesinde elde edilen belgelere ulaşmayı başardı. Le Monde ve The Guardian’ın incelediği belgeler, CEA’nın nükleer test sonuçlarına dair yapılan çalışmalara karşı etkin bir kampanya yürüttüğünü gözler önüne seriyor.
Fransa’nın 1966-1996 yılları arasında Moruroa ve Fangataufa mercan adalarında gerçekleştirdiği toplam 193 nükleer testten altısına dair, 2021 yılında yayımlanan “Toxique” isimli kitap, bu testlerin Fransa’nın resmi kabul ettiğinden çok daha fazla insanı etkilediğini ortaya koymuştu.
Yeni belgeler, söz konusu kitabın yayınlanmasından bir yıl sonra CEA’nın, bu konuda kendisine ait bir kitapçık bastırdığını gösteriyor. Kitapçığın başlığı “Fransız Polinezyası’ndaki nükleer testler: Neden, nasıl ve hangi sonuçlarla?” şeklindeydi ve adalarda dağıtıldı.
BÖLGEYE 4 KİŞİLİK BİR EKİP GÖNDERİLDİ CEA, 90 bin euroyu aşan bir maliyetle düzenlediği operasyon çerçevesinde, Fransız Polinezyası’na dört kişilik bir ekip gönderdi. Bu ekip, “business class” ile bölgeye seyahat etti, Hilton otelinde konakladı, yerel liderlerle buluştu ve basına röportajlar verdi.
CEA’nın basılı kitapçığında, önceki kitapta yer alan “iddialara” karşı “bilimsel yanıtlar” verildiği öne sürülüyordu. Kitapçıkta, kontaminasyon oranının “sınırlı” olduğu, Fransa’nın her zaman şeffaf bir tutum sergilediği ve yerel halkın sağlığına saygılı davrandığı iddiaları yer aldı.
Disclose, Princeton Üniversitesi’nin bilimsel ve küresel güvenlik programı ile Interprt isimli çevre adaleti araştırma kolektifinin birlikte yayınladığı “Toxique” isimli kitabın, o dönemde Fransa’da büyük bir yankı uyandırdığını belirtti. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un da bölgeyi ziyaret ederek “bölgeye olan borcunu” kabul ettiği anımsatıldı.
EN AZ 2 BİN ASKER DE KANSER OLACAK KADAR RADYASYON ALMIŞ OLABİLİR Araştırmalar, sadece 1974 yılında yapılan bir testte, Tahiti ve çevresindeki adalarda yaşayan 110 bin kişinin, kanser türleri açısından yüksek risk taşıyacak kadar radyasyona maruz kaldığını ortaya koydu. Kitapta CEA’nın, bu radyasyon seviyelerini uzun süre boyunca hafife aldığı ve tazminat alacakların sayısının makul ölçüde sınırlandığı ifade ediliyor. 2023 yılı itibarıyla, 2 bin 846 tazminat talebinin yarısından azının mahkemelerce kabul edilebilir bulunduğu belirtildi.
Öte yandan, CEA’nın eski başkanlarından Vincenzo Salvetti, 2022 yılında bölgeye gönderilen isimlerden biri olarak, kurumun hazırladığı kitapçığın “bir kitaba yanıt olarak CEA’nın resmi mutabakatı” olduğunu reddetti. The Guardian’ın haberine göre, bölgedeki adalarda, radyasyonla bağlantılı tiroid, meme ve akciğer kanserleri ile lösemi ve lenfoma vakalarının sıklığına dikkat çekildi. Fransa ordusu ise en az 2 bin askerin kansere yol açabilecek kadar yüksek radyasyona maruz kalmış olabileceğini duyurdu.