Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye’nin ekonomik programı sayesinde elde ettiği kazanımlara dikkat çekerek, “Bu programı kararlı bir şekilde uygulamaya devam edeceğiz.” dedi.
KKTC Cumhurbaşkanlığı’nın ev sahipliğinde düzenlenen “Türkiye ve Dünya Ekonomisindeki Gelişmeler ve Gelecek Vizyonu” konulu konferansta konuşan Bakan Şimşek, Türkiye’nin küresel ekonomik zorluklara rağmen avantajlı bir konumda olduğunu belirtti. Şimşek, dünyada büyük değişimlerin yaşandığı bir dönemde Türkiye’nin güçlü kalmaya devam edeceğini ifade etti.
Konferansta Türkiye’nin savunma sanayi, inşaat, turizm, sağlık turizmi, oyun sektörü ve dizi ihracatı gibi alanlarda küresel rekabet gücüne sahip olduğunu vurgulayan Şimşek, ekonomi alanında Batı ile entegrasyonun öneminin altını çizdi.
Avrupa Birliği’nin (AB) Gümrük Birliği Anlaşması’nı güncellemesi durumunda Türkiye ile AB arasındaki ticaret hacminin 200 milyar avrodan 400 milyar avroya yükselebileceğini belirten Şimşek, bu durumun her iki taraf için de önemli kazanımlar sağlayacağını ifade etti. Şimşek, “AB ülkeleri gelecekte Türkiye’ye daha fazla ihtiyaç duyacaktır.” şeklinde konuştu.
ABD yönetiminin Türkiye ile ekonomik işbirliği ve entegrasyona yönelik eğilimini vurgulayan Şimşek, bunun pek çok alanda, özellikle üçüncü ülkelerle işbirliği şeklinde gelişebileceğini ifade etti.
Dijital dönüşüm ve iklim değişikliği konularında hassasiyet gösterdiklerini belirten Bakan Şimşek, bu alanlarda Türkiye ve KKTC’nin işbirliği yaparak önemli adımlar atabileceğini söyledi.
“PROGRAMDA KARARLIYIZ”
Bakan Şimşek, konferansta Türkiye’nin sürdürülebilir yüksek büyüme temelinin atıldığını vurguladı ve brüt ile net döviz rezervlerindeki artışa dikkat çekti.
Rezervlerin sürekli arttığını kaydeden Şimşek, Türkiye’nin risk priminin ve döviz kuru dalgalanmasının azaldığını ifade etti ve ekledi: “Ekonomik programı kararlı bir şekilde uygulamaya devam edeceğiz. Elbette yaşanan sorunlar için gerekli tedbirleri alacağız. Bu program sayesinde Türkiye önemli kazanımlar elde etti.”
İç ve dış dalgalanmaların uyguladıkları ekonomik programa etkisinin sınırlı olduğuna dikkat çeken Şimşek, piyasalardaki türbülansı iyi yönettiklerini düşündüklerini ifade etti. “Enflasyon beklentisindeki etkiler 1-2 puan seviyesinde, liradaki değer kaybı oldukça sınırlı oldu ve talep güçlü olmadığı için liradaki değer kaybının enflasyona geçişi zayıf kaldı.” dedi.
“ENFLASYON DÜŞÜYOR”
Uyguladıkları programın enflasyon düşüşünü sürdüreceğinin altını çizen Bakan Şimşek, enflasyonun bu yıl da düşmeye devam edeceğini belirtti. Temel mallardaki enflasyonun yüzde 20’ye, genel mali baz alındığında ise yüzde 31’e gerilediğini söyledikten sonra, manşet enflasyonun yüzde 38 olduğunu ve hizmet sektöründe enflasyonun da düşmekte olduğunu ifade etti. 2025 yılında enflasyonun düşmeye devam edeceğini kaydeden Şimşek, bunun Türkiye’ye daha fazla yatırım yapma imkanı sunacağını söyledi.
İç talepteki yavaşlama, petrol fiyatlarındaki düşüş, yerli petrol ve doğal gaz üretimindeki artış ile yeşil dönüşümün dış ticaret açığını daraltarak cari dengeyi olumlu yönde etkileyebileceğini belirten Bakan Şimşek, bu konudaki gelişmeleri aktardı.
“TERÖRSÜZ TÜRKİYE ÖNEMLİ”
Bakan Şimşek, “Terörsüz Türkiye” sürecinin ekonomik kazanımlarının çok yüksek olacağını vurguladı.
Türkiye’nin PKK terörüyle mücadelesi süresince son 50 yılda 1.8 trilyon doları aşan bir maliyetle karşı karşıya kaldığını belirten Şimşek, bu kaynağın terör yerine ekonomiye yönlendirilmesinin ülke refahını artırabileceğine dikkat çekti. Terörün sona ermesi durumunda, bölgede bulunan yer altı kaynaklarının ve genç nüfusun ekonomiye kazandırılmasının önemli olduğunu vurgulayan Şimşek, özel sektörün tereddüt ettiği bölgelere yönelik yatırımların artacağını da sözlerine ekledi.