Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, İstanbul’da Maliye Hesap Uzmanları Vakfı’nın düzenlediği “Yeni Dünya Düzeninde Değişen Jeopolitik ve Ekonomik Dinamikler” paneline katıldı. Panelde, Birleşik Krallık eski Başbakanı Boris Johnson, Dünya Ticaret Örgütü eski Genel Direktörü Robert Azevedo ve Hesap Uzmanları Vakfı Başkanı Ahmet Eren de yer aldı. Etkinlikte, küresel ekonomik dinamikler ve Türkiye’nin geleceğine yönelik değerlendirmeler yapıldı. Panelin sonunda Yılmaz’a bir plaket takdim edildi.
Açılış konuşmasında Yılmaz, Türkiye’nin “2053 vizyonu” çerçevesinde güçlü ve dirençli bir ekonomi oluşturmayı hedeflediğini açıkladı. Küresel ölçekteki belirsizlikler ve güç rekabetinin artış gösterdiğini belirten Yılmaz, bu dönemde stratejik planlamalar ve fikir alışverişlerinin öneminin giderek arttığını vurguladı. Yılmaz, IMF’nin 2025 küresel büyüme tahminini yüzde 2,8’e düşürdüğünü ve Dünya Ticaret Örgütü’nün dünya mal ticaretinde yüzde 0,2 oranında bir daralma öngördüğünü hatırlattı. Bu bağlamda, ekonomik büyümenin ticaretten daha yüksek olduğu bir dönemden geçildiğini ifade etti.
Korumacılık eğilimlerine de dikkat çeken Yılmaz, ABD’nin ticaret politikalarıyla artan bu eğilimin sadece Trump dönemine bağlı olmadığını kaydetti. Yavaşlayan uluslararası ticaretin, dünya genelinde önemli etkileri bulunduğunu dile getirdi. Türkiye’nin jeopolitik konumu ve ekonomik gücüne değinen Yılmaz, 1,3 trilyon dolarlık ekonomik büyüklüğü ve genç nüfusuyla yatırımcılar için cazip bir ülke konumunda olduğunu ifade etti. Ayrıca, Türkiye’nin serbest ticaret anlaşmaları ve Gümrük Birliği sayesinde yaklaşık 30 trilyon dolarlık bir ekonomik bölgenin parçası olduğunu vurguladı. Yüzde 70’lik ihracat oranının, artan korumacılığa karşı önemli bir koruma sağladığına dikkat çekti.
Yılmaz, Türkiye’nin planlı sanayi alanları, güçlü Ar-Ge ekosistemi ve yatırımcı dostu teşvik yapılarıyla yeni nesil üretim üssü olmaya aday olduğunu söyledi. Dijitalleşme ve yeşil dönüşümün 12. Kalkınma Planı’nın merkezinde yer aldığına dikkat çekti. Enflasyonla mücadele konusuna da değinen Yılmaz, geçen yıl mayıs ayında yüzde 75,5 seviyelerine çıkan enflasyonun, en son yüzde 37,9’a gerilediğini ifade etti. Yıl sonu hedefinin ise 20’li seviyeler olduğunu kaydetti. Türkiye’nin döviz rezervlerindeki artışa da vurgu yaparak, rezervlerin 144 milyar dolardan 153 milyar dolara çıktığını belirtti.
Panelde yer alan Boris Johnson, Birleşik Krallık’ta altyapı projelerinin yavaşladığını ifade ederek, Türkiye’nin bu alandaki yatırımlarını örnek gösterdi. Havalimanı ve yüksek hızlı tren yatırımlarının devam ettiğini belirten Johnson, Türkiye’nin bu konuda başarılı olduğunu ve bu durumun Birleşik Krallık için ders niteliğinde olduğunu vurguladı.