Cevdet Yılmaz, sosyal medya platformu üzerinden yaptığı açıklamada, “Küresel düzeyde korumacılığın arttığı, belirsizliklerin çoğaldığı ve büyüme beklentilerinin zayıfladığı bir ortamda Türkiye ekonomisi dinamizmini sürdürmeye devam ediyor.” ifadelerini kullandı. Yılmaz, 2025 yılının ilk çeyrek büyüme verilerine yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye ekonomisi, 2025 yılının ilk çeyreğinde yıllık olarak yüzde 2 büyürken, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış çeyrek büyümesinin yüzde 2,7 olarak gerçekleştiğini aktaran Yılmaz, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ekonomik büyümenin 2024 yılının son çeyreğindeki olumlu ivmeyi devam ettirdiğini belirtti. Bu durum, ekonominin dayanıklılığını gözler önüne sermekte.
Cevdet Yılmaz, siyasi istikrar ve öngörülebilirlik çerçevesinde 19 çeyrektir kesintisiz bir büyüme performansı sergilendiğini vurguladı ve şu değerlendirmelerde bulundu:
“Enflasyonla mücadele politikalarının dengelenme sürecine katkısının devam ettiği gözlemlenirken, makroekonomik istikrarı destekleyecek biçimde iç talepte sürdürülebilir bir artış görülmektedir. 2025 yılı birinci çeyreğinde toplam tüketim büyümesi yüzde 1,9, sabit sermaye yatırımları ise yüzde 2,1 oranında gerçekleşmiştir. Kamu tüketimindeki artış ise yüzde 1,2 oranında kalmıştır. Bu oranlar, enflasyonla mücadelede aldığımız kararların olumlu etkisini yansıtmaktadır. Mali disiplin konusundaki kararlılığımız ve sıkılaştırıcı politikaların yatırımları daha az etkileme yönündeki çabalarımız bu verilerle desteklenmektedir.”
2025 yılı birinci çeyreğinde net mal ve hizmet ihracatının büyümeyi sınırlı bir şekilde etkilediğini ifade eden Yılmaz, “Enerji ithalatındaki artış ve zayıf dış talep koşulları bu durumu doğurmaktadır; ancak bu durum, beklentilerimiz dahilindedir ve programımız açısından önemli bir risk unsuru olarak değerlendirilmiyor. Üretim yönünden bakıldığında, 2025 yılı birinci çeyreğinde inşaat dahil hizmetler sektörü yüzde 3,4, tarım sektörü yüzde 2, sanayi sektörü ise iş günü kayıplarının etkisiyle yüzde 1,8 azalma göstermiştir.” şeklinde konuştu.
“İş gücü ödemelerinin milli gelir içindeki payı artmaya devam ediyor”
Yılmaz, 2025 yılı birinci çeyreğinde yıllıklandırılmış milli gelirin 1,371 trilyon dolar seviyesine ulaştığını ve bu durumun ekonominin istikrarlı büyümesinin bir göstergesi olduğunu ifade etti. İş gücü piyasasında güçlü bir görünüm sergilendiğini belirten Yılmaz, 2025 yılı nisan ayında işsizlik oranının yüzde 8,6’ya çıkmış olmasına rağmen son 24 aydır tek haneli seviyelerde seyrettiğini kaydetti.
Ayrıca, 2025 yılının ilk çeyreğinde iş gücü ödemelerinin milli gelir içindeki oranının yüzde 38,7’ye ulaştığını belirten Yılmaz, bu verilerin dengeli büyüme modeline uygun olarak ekonominin dayanıklı yapısını ve sürdürülebilir büyüme kararlılığını yansıttığını dile getirdi. Önümüzdeki dönemde dezenflasyon sürecinin devamına dair kararlı duruşlarını sürdüreceklerini belirten Yılmaz, yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı politikaları güçlendirmeyi hedeflediklerini sözlerine ekledi.
