Amerikan Beyin Cerrahları Birliği tarafından “Yüzyılın en iyi beyin cerrahı” olarak ödüllendirilen Prof. Dr. Gazi Yaşargil, hekimlik kariyeri boyunca uyguladığı yenilikçi cerrahi yöntemler ve yetiştirdiği uzmanlarla nöroşirurji alanında önemli bir dönüm noktası oluşturmuştur.
6 Temmuz 1925 tarihinde, babasının kaymakamlık yaptığı Diyarbakır’ın Lice ilçesinde dünyaya gelen Yaşargil, aynı yıl ailesiyle birlikte Ankara’ya taşınmıştır. 1943 yılında Atatürk Lisesi’nden mezun olmuştur.
Almanya’da Friedrich Schiller Üniversitesi’nde tıp eğitimine başlayarak, iki yıl sonra İsviçre’ye geçip 1949 yılında Basel Üniversitesi’nden mezun olmuştur.
Tıp eğitiminin ardından, Dr. Josef Klingler’in yanında beyin anatomisi üzerine çalışarak eğitimine devam eden Yaşargil, nöroloji-psikiyatri, dahiliye ve genel cerrahi gibi alanlarda asistanlık yapmıştır.
Yaşargil, Ocak 1953’te Zürich Üniversitesi Beyin Cerrahisi Kliniği’nde Prof. H. Krayenbühl ve Prof. G. Weber’in yanında uzmanlık eğitimini tamamlamıştır.
Mikronöroşirurji alanında öncülük etti
1960 yılında doçent, 1965’te profesör unvanını elde eden Yaşargil, 1973’te ordinaryüs profesör unvanına yükselmiştir. 1993 yılına kadar aynı klinikte direktörlük yapmış ve bu süre zarfında Parkinson hastalığı ve hareket bozukluklarına yönelik stereotaktik cerrahi teknikleri geliştirmiştir.
Yüksek frekanslı koagülasyon yöntemini beyin cerrahisinde ilk kez kullanan isim olarak kayda geçmiştir. Ekim 1965-Aralık 1966 tarihleri arasında Amerika’daki Burlington-Vermont Üniversitesi’nde mikrovasküler cerrahi eğitimi almış ve bu tekniği ilk defa hayvan beyin damarlarında uygulamıştır.
Ocak 1967’de Zürich Beyin Cerrahisi Kliniği’ne dönen Yaşargil, mikrotekniği ve sisternal açılım yöntemini beyin ve omurilik cerrahisinde kullanmaya başlamıştır. Kurduğu mikrocerrahi laboratuvarında, dünya genelinden 3 bini aşkın cerraha mikrocerrahi tekniği eğitimi verilmiştir.
Uluslararası düzeyde tanındı
1993 yılında Zürich Üniversitesi’nden emekli olan Yaşargil, 1994 yılında ABD’nin Arkansas Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde profesörlük görevine başlamıştır. Bu üniversitede yeni bir mikronöroşirurji laboratuvarı kurarak hem ameliyatlar yapmış hem de eğitimler vermiştir.
Çalışmalarıyla Arkansas Üniversitesi’nde “Yaşargil Kürsüsü” ve “Gazi ve Dianne Yaşargil Yıllık Konferansı” gibi onurlandırmalara layık görülmüştür.
1960’lı yıllarda Parkinson hastalığına yönelik stereotaktik cerrahiler gerçekleştirmiş, 1967’den itibaren mikrovasküler cerrahiyi insan beyninde uygulayarak modern mikronöroşirurjinin kurucusu olarak anılmaya başlanmıştır.
10 binin üzerinde katılımcı ile çevrim içi toplantı
Prof. Yaşargil adına Oxford (İngiltere), Little Rock (ABD) ve Pekin (Çin) gibi şehirlerde mikrocerrahi laboratuvarları açılmıştır. Zürich Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kasım 2014’te başlatılan “Yıllık Yaşargil Konferansları” ile onun bilimsel katkılarını onurlandırmaktadır.
Türkiye Bilimler Akademisi tarafından Şeref Üyesi unvanına layık görülen Yaşargil’in ismi, Diyarbakır’daki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne verilmiştir. 2020 yılında 95. yaş günü dolayısıyla düzenlenen “Microneurosurgery-Past, Present & Future” başlıklı uluslararası çevrim içi etkinliğe 10 binin üzerinde kişi katılmış ve burada deneyimlerini dünya nöroşirurji topluluğuyla paylaşmıştır.
İsimleri sokaklara ve okullara verildi
Prof. Dr. Gazi Yaşargil, toplumsal hafızada kalıcı bir yer edinmiş, İstanbul Başakşehir’de bir cadde, Ankara Beypazarı, Rize Ardeşen ve Kayseri Melikgazi’de birer sokak ile İstanbul Gaziosmanpaşa’da bir ortaöğretim kurumuna ismi verilmiştir.
Tıp dünyasında saygın bir ekol haline gelen Yaşargil, Türkiye ve diğer ülkelerde birçok üniversiteden fahri doktora ve onursal profesörlük unvanı almıştır. Bilimsel çalışmaları ve eğittiği cerrahlar sayesinde, nöroşirurji alanında kalıcı etkiler bırakmıştır.