Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Sivil Savunma Teşkilatı, İsrail ile İran arasındaki süregelen çatışmalara dair kamuoyunu bilgilendiren bir yazılı açıklama gerçekleştirdi.
Açıklamada, KKTC’de 10’u genel, 258’i özel olmak üzere toplamda 268 sığınak bulunduğu ve bu sığınakların yaklaşık 200 bin kişiyi barındırma yeteneğine sahip olduğu belirtildi.
Sivil Savunma Teşkilatı, oteller, büyük bodrumlu binalar ve kamuya açık alanların da sığınak planlaması kapsamında yer aldığını ifade ederek, bir olağanüstü hal (OHAL) ilan edildiğinde bu alanların halkın kullanımına açılacağı bilgisini paylaştı.
Açıklamada, KKTC’ye doğrudan bir tehdit bulunmadığı ancak her türlü olasılığa karşı hazırlıklı olunması gerektiği vurgulandı. Vatandaşlara bireysel hazırlık yapmaları tavsiye edildi.
Evlerde geçici sığınma alanları oluşturulması ve su, el feneri, radyo, temel gıda maddeleri ve ilk yardım seti içeren acil durum çantalarının hazırlanması gerektiği belirtildi. Ayrıca, KKTC Sivil Savunma Teşkilatı’nın internet sitesi üzerinden toplanma alanlarının öğrenilebileceği aktarıldı.
Acil durumlarda radyo yayınları ve şehir merkezleri ile camilerden yapılacak duyuruların dikkate alınması gerektiği de ifade edildi.
ADADAKİ İNGİLİZ ÜSLERİ VE RUMLARIN İSRAİL İLE YAKIN İLİŞKİLERİ
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), İsrail ile İran arasındaki çatışmaların ardından ordunun güvenlik seviyesini artırarak hastaneleri hazırlamak için gerekli önlemleri aldı.
Rum Yönetimi, ülke genelinde sığınakları gösteren bir mobil uygulamayı devreye sokarken, sağlık personelinin izinleri de kaldırılmış durumda.
GKRY’nin nüfusunun yaklaşık 1 milyon olduğunu belirten Rum İçişleri Bakanı Constantinos Loannou, mevcut sığınakların sadece nüfusun yaklaşık yüzde 30’una yeteceğini belirtti ve sığınak kapasitesinin artırılmasına yönelik çalışmaların sürdüğünü dile getirdi.
Rum muhalefeti ve insan hakları savunucuları, GKRY Lideri Nikos Hristodulidis’in Gazze, Lübnan ve İran konularındaki açık desteğinin Kıbrıs’ı hedef haline getirdiğini savunuyor.
Bazı Rum gazeteleri ise İsrail’in bazı sivil uçaklarının güvenlik riski olmasına rağmen GKRY’ye getirilmesi ve İngiliz üslerinden havalanan askeri uçakların İsrail jetlerine yakıt ve istihbarat desteği sağladığı yönündeki bilgilerle birlikte Kıbrıs’ın İran’ın hedefi olabileceği görüşünü aktarıyor.
