1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Kene Tehlikesi: KKKA Hastalığına Dikkat!

Kene Tehlikesi: KKKA Hastalığına Dikkat!

featured

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde görevli Prof. Dr. Nazif Elaldı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, dünya genelinde “Argasidae” ve “Ixodidae” ailelerine ait yaklaşık 900 kene türünün bulunduğunu belirtti.

Elaldı, Hyalomma cinsine ait kene türlerinin Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının en önemli taşıyıcıları arasında yer aldığını ifade etti. Türkiye’de şu ana kadar 50’den fazla kene türünün tespit edildiğini vurgulayan Elaldı, “Günümüzde, birçok kene türünün bu virüsün biyolojik vektörü olabileceği düşünülse de, ülkemizdeki başlıca biyolojik vektörlerin Hyalomma cinsine ait keneler olduğu kabul edilmektedir.” dedi.

KKKA olgu sayısının Türkiye genelinde yıllara göre 500 ile 1000 arasında değiştiğini dile getiren Elaldı, “Keneler, vücuttan birkaç saat veya gün boyunca ayrılmadan kan emebilir. Eğer kişi, vücudunda yapışmış bir kene gördüğünde, o kene henüz virüsü bulaştırmamış olabilir. Bu nedenle, keneyi dikkatlice koparmadan vücuttan çıkarmak önemlidir.” diye konuştu.

Elaldı, kenelerin kan emdikten sonra kendiliğinden vücuttan ayrıldığını da belirtti ve “Risk, kenenin sadece KKKA virüsü ile değil, başka hastalık etkenleri ile de enfekte olmasına bağlıdır. KKKA virüsünün taşındığı 200’den fazla hastalık etkeni olduğunu unutmamak gerekir.” ifadelerini kullandı.

65 Yaş Üstü Bireyler İçin Artan Risk

Hastalığın her yaş grubunda görüldüğünü ve ölüme neden olabileceğini ifade eden Elaldı, “Özellikle 65 yaş üstü bireylerde, cinsiyet fark etmeden daha fazla ölüm riski bulunmaktadır. Alt hastalığı olan bireylerde hastalığın seyrinin daha şiddetli olabileceği, yapılan araştırmalarda, virüs düzeyi yüksek olan hastalarda ölümlerin daha fazla görüldüğü tespit edilmiştir.” şeklinde konuştu.

Ülkemizdeki Düşük Ölüm Oranı

Ölüm oranlarının ülkeler ve hastaneler arasında farklılık gösterdiğini belirten Elaldı, “Dünya literatüründe KKKA’ya atfedilen ölüm oranları genelde yüzde 10-30 arasında değişmektedir. Ancak ülkemizde bu oran yüzde 5’in altındadır. Hızlı tanı konulması, hasta takip ve sevk kriterlerinin belirlenmesi, ve deneyimli sağlık personelinin rolü sayesinde hastaların en az yüzde 95’i hastanelerden şifa ile taburcu edilmektedir. Bu durum, uluslararası sağlık otoriteleri tarafından da takdir edilmektedir.” dedi.

Kenelerin Vücutta En Çok Hangi Bölgede Tutunuyor?

Elaldı, kenelerin vücuttaki çeşitli bölgelerde yapışıp kan emdiklerini belirterek, “Yapılan bilimsel çalışmalarda kene tutunma bölgeleri olarak karın, kollar, sırt, göğüs, baş ve boyun, kalça ile bacaklar ön plana çıkmaktadır. KKKA hastalığını taşıyan Hyalomma marginatum kenesinin ise en fazla bacaklara tutunduğu, ardından baş-boyun bölgesine ve sonra kollara yapıştığı belirlenmiştir.” dedi.

Türkiye’de virüs ile enfekte kenelerin yaygın olduğuna değinen Elaldı, “Sivas çevresindeki kırsal alanlarda yaptığımız çalışmada, sığırlardan ve çevreden toplanan kenelerin yüzde 90’ının Hyalomma cinsine ait olduğunu ve KKKA hastalığının yayılmasında en büyük sorumluluğun Hyalomma marginatum türü kenelere ait olduğunu gözlemledik.” açıklamasında bulundu.

Elaldı, kenelerin en erken ne zaman çıkarılırsa o kadar az risk taşıyacağını vurguladı ve sağlık kuruluşlarındaki doktor ve yardımcı sağlık personelinin bu konuda düzenli olarak bilgilendirildiğini aktardı.

KKKA Hastalığının Tedavi Yöntemleri ve Aşı Çalışmaları

KKKA hastalığına dair tedavi yöntemleri hakkında bilgi veren Prof. Dr. Elaldı, “Gerekirse damar yolu ile sıvı ve elektrolit tedavisi, taze donmuş plazma, eritrosit ve trombosit süspansiyonları gibi uygulamalar, hastalığın tedavisinde etkilidir.” dedi.

Aşı çalışmalarından da bahseden Elaldı, “Türkiye’de üretilen yerli bir inaktif KKKA aşısının aşama 1 çalışması tamamlandı. Ayrıca, yurt dışında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi ve Kars Kafkas Üniversitesinden bilim insanlarının da yer aldığı 11 ülkeden 13 merkez tarafından yürütülen projede iki farklı KKKA aşısı geliştirilmektedir.” dedi.

Son olarak, Elaldı, dünya genelinde birkaç aşı geliştirme çalışmasının halen devam ettiğini de sözlerine ekledi.

Kene Tehlikesi: KKKA Hastalığına Dikkat!
Yorum Yap
Bizi Takip Edin