Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Cumhuriyet savcısı Yavuz Engin’e yönelik tehdit olayını araştırmak amacıyla Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan fezleke doğrultusunda bir iddianame oluşturdu. İddianame, toplam 66 sayfadan oluşmakta ve 13 kişi sanık olarak belirtilmektedir.
İddianamede, Cumhuriyet Savcısı Engin tarafından yürütülen bir soruşturmada tutuklu bulunan sanık Tuğçe Toptemel’in serbest bırakılması için sanık Aylin Aslantatar’ın Engin’i, ailesi ve yakınlarına sürdürdüğü tehdidin detaylarına yer verilmektedir.
Buna ek olarak, savcı Engin’e yönelik bir suikast planının ortaya çıkarıldığı bildirilmektedir. Örgütün, kamu kurumlarıyla bağlantılarının olduğu ve çeşitli imkanlarla hareket ettiği ifade edilmiştir.
İddianamede, grup içinde görev alan kamu görevlisi ve özel sektör çalışanlarının, teknik destek sağladığı ve silah temin edebildiği belirtilmekte, bu durum “silahlı hafiyelik örgütü” olarak nitelendirilmektedir.
Örgütün lideri olarak tanımlanan Mustafa Kemal Zengin’in, örgütteki diğer isimlerle olan iletişimi, özellikle aralarında gerçekleştirilen normal görüşmeler ve mesajlaşmalarla kanıtlanmıştır. Zengin’in dijital materyalleri incelendiğinde, örgüt üyesi Yavuz Çelik ile ilgili kayıtlara ulaşıldığı aktarılmaktadır.
İddianamede ayrıca, dijital materyallerin incelenmesi sonucunda, sanıkların karşılıklı olarak cep telefonu numaralarını ve geçmiş konuşma kayıtlarını sildikleri tespit edilmiştir. Örgüt üyelerinin Telegram ve WhatsApp gibi uygulamalar üzerinden iletişim kurduğu da belgeye geçirilmiştir.
– ÖRGÜTÜN HİYERARŞİK YAPISI
Fiziki ve teknik takipler sonucunda elde edilen bulgular, sanıkların örgütlü davranarak adalet üzerinde baskı kurma amacı güttüğünü ortaya koymaktadır. Kamudaki ve özel sektördeki üyelerin, adli ve idari süreçleri etkileme girişiminde bulundukları belirtilmektedir.
İddianameye göre, örgütün kurucu lideri Zengin ile diğer sanıklar arasında sıkı bir emir komuta zinciri ile hiyerarşi bulunmaktadır. Örgütün çeşitli suçları benimsediği ve işlediği ifade edilmiştir.
İddianamede ayrıca, bazı sanıkların, kamu görevlisi olarak mahrem verilere ulaşarak örgüte katkıda bulundukları kaydedilmiştir. Bu durum, örgütün adaleti etkileme çabalarının bir göstergesi olarak yorumlanmaktadır.
– SANIK ZENGİN’İN TEHDİT ORGANİZASYONU
Sanık Mustafa Kemal Zengin’in, tutuklu Tuğçe Toptemel’in serbest bırakılması amacıyla savcı Yavuz Engin’in tehdidini organize ettiği belirtilmektedir. Aylin Arslantatar’ın da bu süreçte hukuki destek sağladığı vurgulanmıştır.
Örgüt yöneticisi olduğu ifade edilen Gökhan Güler’in, cezaevindeki sanıkların usulsüz tahliyesi için çabaladığı ve bu durumdan maddi kazanç sağladığı belirtilmiştir.
– SAVCI ENGİN’İN İFADESİ
Yavuz Engin’in, bir şikayet üzerine WhatsApp üzerinden kendisine yapılan tehditleri kaydettiği ifade edilmektedir. Sanıklardan oneV Atıkat Zamanında Nadide Tekin’le birlikte şikayetçi olduğu kişiler hakkında da detaylar talep etmektedir.
Engin, tehdidin ardından hazırladığı tutanakta, herhangi bir video ve ses kaydını dosyasına ekleyeceğini belirtmiştir. Kendisine ait kişisel verilere nasıl ulaşıldığının araştırılmasını da istemektedir.
– SANIK ARSLANTATAR’IN AÇIKLAMALARI
Aylin Arslantatar, Zengin’i tanıdığını ancak sadece iş ve sosyal bir ilişki içinde bulunduklarını ifade etmiştir. Savcı Engin ile olan dostluğunun derin olduğuna da vurgu yaparak, aslında bu konuda Erkan Zengin’i uyarmak amacıyla görüştüğünü belirtmiştir.
Her iki sanık, görüşmelerinin doğasının samimi olduğunu ve bir tehdit oluşturmadığını iddia etmektedir.
– SANIK ZENGİN’İN IFADESİ
Sanık Mustafa Kemal Zengin de, kendisinin savcıyı tehdit etmediğini ve bu olayların tamamen yanlış anlaşıldığını açıklamıştır. Zengin, bir hata yaptığını ve bunu düzeltmek için çalıştığını ifade etmiştir.
– CEZA İSTEMLERİ
İddianamede, örgüt elebaşı Zengin ve yöneticilere, “kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürmeye teşebbüs”, “suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurma”, “yargı görevini etkileyebilme” gibi suçlamalarla toplam 100 yıla kadar hapis cezası talep edilmektedir. Diğer sanıkların da benzer suçlamalarla yargı önüne çıkmaları beklenmektedir.
İddianame Bakırköy 21. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmiş ve sanıkların ilerleyen günlerde yargı önünde hesap vermeleri beklenmektedir.