İran, geçtiğimiz ay İsrail ile ABD’nin de dahil olduğu 12 günlük çatışmaların ardından, Birleşmiş Milletler’in nükleer denetim kuruluşu Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (IAEA) ile olan işbirliğini resmi olarak durdurduğunu duyurdu.
İran Meclisi, 25 Haziran’daki oylamada, işbirliğinin askıya alınmasını büyük bir çoğunlukla onaylamıştı. Yeni yasa, Çarşamba günü Cumhurbaşkanı Masud Pezeşkiyan tarafından yürürlüğe girdi. İran medyasına yansıyan bilgilere göre, bu yasa, ülkenin Nükleer Silahsızlanma Anlaşması (NPT) kapsamındaki haklarını koruma ve özellikle uranyum zenginleştirme faaliyetlerini güvence altına alma amacı taşımaktadır. Washington ise bu kararı “kabul edilemez” olarak değerlendirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tammy Bruce, İran’ın barış ve refah yolunu tercih etmemesinin yanlış olduğunu vurguladı. Ayrıca, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in sözcüsü de bu adımın “endişe verici” olduğunu ifade etti.
IAEA müfettişlerinin İran’daki nükleer tesislere erişim durumu belirsizleşirken, İran’ın BM Büyükelçisi, denetçilerin ülkede güvende olduğunu ancak artık sahada görev yapamayacaklarını bildirdi. Yeni düzenlemeye göre, müfettişlerin tesislere girişi için Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi’nden onay alınması gerekecek. Bazı yetkililer ise IAEA kameralarının tesislerden çıkarılacağını öne sürdü.
İSRAİL VE BATI’DAN “YAPTIRIM” ÇAĞRISI
İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, 2015 Nükleer Anlaşması’nın “snapback” mekanizmasının devreye alınmasını talep ederek tüm BM yaptırımlarının yeniden uygulanmasını istedi. Bu mekanizma Ekim ayında sona erecek. Almanya ise İran’ın bu kararını “felaket sinyali” olarak değerlendirdi. Tahran yönetimi, son olayların ardından IAEA’yı tarafsız olmamakla ve İsrail’e “zemin hazırlamakla” suçladı. Üst düzey bir İranlı yargı yetkilisi, IAEA Başkanı Rafael Grossi’nin “aldatıcı raporlar” hazırladığını iddia ederek onun hesap vermesi gerektiğini savundu.
İsrail ve ABD’nin haziran ayında Fordo, İsfahan ve Natanz’daki İran nükleer tesislerine düzenlediği saldırılarda 900’den fazla kişi yaşamını yitirdi. Bu saldırılarda İran, üst düzey komutanlarını ve nükleer bilim insanlarını kaybetti. İran, karşılık olarak düzenlediği misilleme saldırılarında ise İsrail’de en az 28 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi. Eski ABD Başkanı Donald Trump, bu saldırıların İran’ın nükleer programını “yok ettiğini” öne sürerken, İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi tesislerde “ciddi hasar” olduğunu kabul etti ancak “Bilim ve teknoloji bombalarla yok edilemez” şeklinde konuştu.
“BİR İKİ YIL GERİLETİLDİ”
Pentagon’un yaptığı son açıklamalara göre, İran’ın nükleer programının “bir iki yıl geriletildiği” ifade edildi.