1. Haberler
  2. Sağlık
  3. Güneş Işınlarına Dikkat! Cilt Sağlığınızı Koruyun

Güneş Işınlarına Dikkat! Cilt Sağlığınızı Koruyun

featured

Güneşin UVA ve UVB ışınlarının ciltte sebep olduğu yaşlanma belirtilerine ilişkin fotoyaşlanma hakkında uzmanlar değerlendirmelerde bulundu.

İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa (İÜC) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde Deri ve Zührevi Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zekayi Kutlubay, güneş ışınlarından korunmanın en etkili yolunun şapka, gözlük ve uzun kollu, paçalı giysiler kullanmak olduğunu ifade etti.

Kutlubay, öğle saatlerinde güneşe çıkmamanın önemini vurgulayarak, “Mümkün mertebe, saat 10.00 ile 16.00-17.00 arasında güneşe çıkmamak gerekiyor. Eğer çıkmak zorundaysak, en az 15 faktörlü bir güneş koruyucu kullanmak en ideal olanıdır. Güneş koruyuculardaki koruma faktörleri değişkenlik gösterebilir; 30, 50 gibi. Özellikle 15 ve üzerinde olanlar yeterli korumayı sağlayabilir. 10-15 faktör, güneşten yüzde 95, 30 faktör yüzde 97 koruma sağlar. 50 ve üzerinde olanlar ise yüzde 99 korur. Dolayısıyla bu rakamların koruma etkisi, sanıldığı gibi çok katlı değildir.” bilgisini aktardı.

Açık Tenliler Daha Fazla Risk Altında

Deri kanserlerinin yüzde 90’ının ultraviyole ışınları kaynaklı olduğunu belirten Kutlubay, “Özellikle 18-20 yaş aralığında bireyler, yaşamları boyunca alacakları güneş ışığının yüzde 80’ini bu dönemde alırlar. Bu yüzden bebekleri, çocukları ve gençleri güneşten korumak son derece önemli. Bebeklikte ve çocuklukta geçirilen kabarcıklı güneş yanıkları ya da aşırı güneşe maruz kalma, ilerleyen dönemlerde deri kanseri riskini artırabiliyor.” şeklinde konuştu.

Güneşin vücutta yarattığı etkilerle ilgili bilgiler paylaşan Kutlubay, “Deri kanserleri, güneş ışınlarının zamanla deride birikimi sayesinde gelişiyor. Sadece kanser riski değil; ayrıca güneş katarakt, lekeler ve fotoyaşlanma gibi sorunlar da yaratabiliyor. Fotoyaşlanma, UVA fraksiyonunun zamanla deride yarattığı kirli, kaba görünüm, kıvrıntılar, kırışıklıklar ve lekelerle kendini gösteriyor. Güneşe maruz kalan bireylerin yüzlerinde, güneş gören bölgelerde kahverengi lekeler oluşabilir. Özellikle açık tenli, renkli gözlü, çilli kişiler ve çok sayıda beni olanlar ya da aile geçmişinde deri kanseri olan bireyler daha fazla risk grubundadır.” ifadelerini kullandı.

Kutlubay, güneşin lekelere olan etkileriyle ilgili olarak da “Hassas bireylerde veya hormonal değişikliklere tabi olan kişilerde, özellikle kadınlarda alında ve yanaklarda hafif kahverengi lekeler oluşur. Güneşten korunmadıkça bu lekeler zamanla kalıcı hale gelir. Ayrıca, güneş mevcut benlerin sayısını artırabilir veya mevcut benlerin özelliklerini değiştirebilir. Bu nedenle güneşten korunma hayati öneme sahiptir.” dedi.

Vücudun güneş ışığına da ihtiyacı olduğunu hatırlatan Kutlubay, tamamen güneşten korunma diye bir durumun olmadığını, fakat açık tenli ve hassas ciltlerin daha dikkatli olması gerektiğini ifade etti.

Güneş Koruyucu Kullanımı Kesinlikle Gerekiyor

Dermatoloji Uzmanı Dr. Dilek Başaran, cildin güneş ışığına maruz kalmasının fotoyaşlanma ile sonuçlandığını belirtti.

Güneş ışınlarının cilde kısa ve uzun vadede zarar verebileceğini dile getiren Başaran, “Normal yaşlanma genetik süreçlerle ilerlerken, fotoyaşlanma çevresel faktörlerden kaynaklanır. Yüz, boyun, eller gibi bölgelerde lekeler, kırışıklık ve elastikiyet kaybı fotoyaşlanmanın belirgin belirtileridir.” şeklinde bilgi verdi.

Buna ek olarak, güneşin ciltte en sık görülen etkilerini kuruluk, kızarıklık, lekelenme, ince kırışıklıklar ve ton eşitsizlikleri olarak sıraladı.

Korumasız güneş maruziyeti sonucunda cildin matlaştığını ve elastikiyetini kaybettiğini ifade eden Başaran, “Güneş ışınları damarsal yapıyı etkileyerek kılcal damarların genişlemesine neden olur. Ayrıca, ciltteki pigment hücreleri dengesizleşir ve bu da lekelenmeye yol açar. Kolajen kaybıyla birlikte ince çizgiler belirginleşir ve zamanla bu bulgular kalıcı hale gelir.” dedi. Her gün, mevsim fark etmeksizin güneş koruyucu kullanılmasının şart olduğunu vurguladı. Dışarıda yoğun güneş ışığı olan saatlerde bulunmaktan kaçınılması gerektiğini belirtirken, geniş kenarlı şapkalar, güneş gözlükleri ve uzun kollu kıyafetlerin tercih edilmesinin önemine değindi. Gölgeye yönelmenin de zararlı ışınlarla teması azaltacağını ifade etti.

Bilinçlenme Önemli

Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli İç Hastalıkları ve Yan Dal Tıbbi Onkoloji Uzmanı Dr. Abdussamet Çelebi, yaz mevsiminde yükselen sıcakların, sıcak çarpmaları, güneş yanıkları ve sıvı kaybı gibi sağlık sorunlarını beraberinde getirdiğini belirtti.

Belirli saatlerde güneşe direkt maruz kalınmaması gerektiğine dikkat çeken Çelebi, “Özellikle yaşlı bireyler, çocuklar ve kronik hastalığı olan kişiler için bu durum ağır sonuçlar doğurabilir.” şeklinde uyarılarda bulundu.

Güneş ışınlarının faydalı olduğunu ancak yaz aylarında potansiyel zararlarının da göz ardı edilmemesi gerektiğini vurgulayan Çelebi, “Yaz mevsiminde güneş ışınları daha dik açılarla yere ulaştığı için ultraviyole ışınlarının etkisi artar; bu da sıcak çarpmaları, güneş yanıkları ve ilerleyen dönemde cilt kanseri riskini artırabilir. Bu nedenle, çocukluk döneminden itibaren vatandaşların güneşin zararlı etkileri konusunda bilinçlendirilmesi büyük önem taşır.” ifadelerini kullandı.

Ayrıca, aşırı terleme ile sıvı ve mineral kaybının sağlık açısından önemli bir problem yaratabileceğine de dikkat çeken Çelebi, günlük en az 2 litre su tüketilmesi gerektiğini hatırlattı. Riskli gruplarda, spor yapanlar ve açık havada çalışanlar için sıvı alımının artırılması gerektiğini belirtti. Yaz aylarında gıda zehirlenmesi riskinin de önemli bir sağlık sorunu olduğuna vurgu yaparak, taze gıdaların tüketimine ve süt ürünlerinin tazeliğine dikkat edilmesi gerektiğini dile getirdi.

Güneş Işınlarına Dikkat! Cilt Sağlığınızı Koruyun
Yorum Yap
Bizi Takip Edin