Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden gelen güreş tutkunları, Selimiye Camisi çevresinde konaklamaya başladı.
Gece saatlerinden itibaren cami çevresine yerleşen bazı ziyaretçiler, kurdukları çadırlarda uykuya daldı. Bir kısım ise, serdikleri kartonların üzerinde sabahladı.
Güneşin doğuşuyla birlikte uyanan güreşseverler, sabah kahvaltılarını da aynı alanda gerçekleştiriyor.
Güreş tutkunları, gündüzleri er meydanına gidiyor, akşamüstü ise hasırların üzerinde, yıldızların altında sohbet ederek keyifli vakit geçiriyor.
Bu alanda “Bedava Palas” adını koyan vatandaşlar, güreşlerin son gününe kadar park ve bahçelerde konaklayacaklarını ifade ediyor.
– “BURAYA GELDİKTEN SONRA NEREDE KALINDIĞININ ÖNEMİ YOK”
Manisa’dan gelen Nevzat Bozca, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Edirne’nin dünyanın en güzel şehirlerinden biri olduğunu dile getirdi.
İlk kez Kırkpınar’ı izlemeye geldiğini belirten Bozca, “Hayalimizdeydi, ilk kez nasip oldu. Güreş sevdalısı bir aileden geliyoruz. İnşallah seneye de nasip olur, gelmek isteriz. Kırkpınar sevdasından dolayı çadırda kalmak zorunda kalmamızdan ziyade, buraya geldikten sonra nerede kaldığımızın çok da bir önemi yok.” dedi.
Sakaryalı Mustafa Kırık ise 1982 yılından beri güreşleri izlemek için Edirne’ye geldiğini paylaştı.
Antalya’nın Korkuteli ilçesinden gelen Salih Tonga ise Kırkpınar’a ilişkin, “Taşın üstünde dahi yatacak kadar fedakar bir seyirci var.” ifadesini kullandı.
İşleri bırakıp geldiklerini söyleyen Tonga, duygularını şu şekilde dile getirdi:
“Selimiye’nin gölgesinde, avlusunda oturmak ve namaz kılmak her insana nasip olmaz. Gerçekten Kırkpınar bizim için bir tarih, Edirne de öyle. Ben ilk kez geldim, her zaman kardeşlerim gelirdi. İçimde bir merak vardı, Allah bu sefer nasip etti. Ama gerçekten buranın zorlukları çekilmeye değer. Zahmetsiz bir iş yok. Sabah Selimiye’nin gölgesinde kahvaltı yaptık, bu da ayrı bir güzellik sunuyor. Buranın manevi atmosferi oldukça yüksek.”
