İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, tutuklu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da dahil olmak üzere birçok zanlı hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” suçlarına ilişkin bir yolsuzluk soruşturması yürütmektedir.
Soruşturma kapsamında tutuklu bulunan Adem Soytekin, 17-26 Haziran ile 2 Temmuz tarihleri arasında savcılığa etkin pişmanlık hükümleri çerçevesinde ifade vermiştir. Sulh ceza hakimliği, onun “konutu terk etmeme” adli kontrol şartıyla tahliye edilmesine karar vermiştir.
Soytekin, İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminde kurulan çıkar amaçlı suç örgütünün yapısı hakkında bilgi vermiştir. Bu örgütün, İBB Başkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı için gerekli kaynakları toplamak amacıyla faaliyette bulunduğunu belirtmiştir.
Beylikdüzü’ndeki Meydan Yakuplu Projesi ile ilgili olarak müşteki-şüpheli Muzaffer Beyaz’ın kendisini arayarak görüşmeye davet ettiğini ifade eden Soytekin, Beyaz’ın ofisinde İmamoğlu ile birlikte görüştüklerini aktarmıştır.
Soytekin, alt taşeron olarak bu işin yapılmasında kendisinin yer aldığını belirtirken, “Bu işin asıl sahibi Beyazlar ve Ekrem İmamoğlu’dur. İnşaat süresince yapılan işleri Beyazların koyduğu mühendis ve İmamoğlu adına Tuncay Yılmaz kontrol etmekteydi. İş bitiminde ise toplamda 17 dükkan İmamoğlu’nda kalmıştır.” şeklinde konuşmuştur.
– “BU DAİRELER KURULTAY SÜRECİNDE DE ETKİLİ KİŞİLERE VERİLMİŞTİR”
Soytekin, KİPTAŞ’tan “daire verildiği” iddiasıyla söz konusu 75 dairenin CHP üyeleri, belediye meclis üyeleri, CHP’li belediye çalışanları ve KİPTAŞ çalışanlarına verildiğini öne sürmüştür. Tuzla CHP Meclis Üyesi bir kişinin bu dairelerden birini kendi adına aldığını, diğerlerinin ise yakınlarının üzerine aldığını aktaran Soytekin, “Bu dairelerin verildiği şahısların büyük çoğunluğu siyasi olarak etkin kişiler. Bu daireler kurultay sürecinde de kullanılmıştır.” şeklinde ifade etmiştir.
Soytekin, ayrıca İETT’ye ait 49 dönüm inşaat alanının KİPTAŞ’a verilmesiyle ilgili hukuki süreçten bahsederek, ihalenin meclis kararı olmadan gerçekleştirildiği gerekçesiyle iptal edildiğini ancak üst mahkemenin İETT’nin kendi arazisini ihale ile değerlendirebileceğine dair karar verdiğini vurgulamıştır.
KİPTAŞ’tan 2024 sonlarına yakın Beykoz’da yapılacak projeye ilişkin kendisinden görüş istendiğini belirten Soytekin, önerilerde bulunduğunu da aktarmıştır. Ancak, daha sonra şüpheli Ali Kurt ve Fatih Keleş’in kendisini çağırdıklarında, arsayı Murat Gülibrahimoğlu’na vermeleri gerektiği yönünde talimat aldığını söylemiştir.
– “KİPTAŞ’TA İŞE GİTMEYEN CHP’LİLER SGK’LI GÖSTERİLDİ” İDDİASI
Soytekin, İBB’nin Güneşli-Bağcılar metro hattı ihalesine katılma isteğini bildirdikten sonra, Fatih Keleş’in kendisini Yapı Merkezi AŞ ofisine yönlendirdiğini belirtmiştir. Görüşmelerde, işin ortaklık paylarının nasıl belirlendiğine dair bilgiler almış ve yeterli deneyimi olmadığı için ortaktan vazgeçmiştir. Bunun dışında, Ambarlı Arıtma Merkezi işine de ortak olamaması üzerine şüpheli Ali Nuhoğlu ve Özden K. ile görüşmüş ve işten kazanacakları paranın bir kısmının İmamoğlu’na gideceğini öğrenmiştir.
Soytekin, KİPTAŞ’ın şantiyelerinde işe gitmeyen birçok CHP üyesinin SGK’lı olarak gösterildiğini de iddia etmiştir. Bu kişilerin işe girişlerinin Ali Kurt’un bildirmesiyle yapıldığını söylemiştir. Ayrıca, Bahçelievler muhtarının kızı gibi kişilerin uzun süre iş yerine gelmeden SGK’lı olarak görünmelerinin sağlandığını aktarmıştır.
– “MURAT GÜLİBRAHİMOĞLU, PARALARIN BİR KISMINI LONDRA’YA, BİR KISMINI İSE İSPANYA’YA KAÇIRMIŞTIR”
Soytekin, Ekrem İmamoğlu ile Ertan Yıldız’ın Viyana’daki “Kent Restoran” ile ortak otel yapımı konusundaki ilişkilerini ifade ederken, Yıldız’ın Viyana’ya para çıkarttığı bilgisine de ulaştığını belirtmiştir. Bu kişilerle ilişkilerinin derinliğinden ve Viyana’daki lobi güçlerinden bahsetmiştir. Ayrıca, İmamoğlu’na ait paraların Murat Gülibrahimoğlu tarafından Londra ve İspanya’ya kaçırıldığı iddiasında bulunmuştur.
– “HALİHAZIRDA SÖZ KONUSU DOSYA KAPSAMINDA 130-140 AVUKAT FİNANSE EDİLMEKTEDİR”
Soytekin, operasyon öncesinde nakit paranın Fatih Keleş’ten alındığını ve İmamoğlu’na bağlı dokunulmazlıkları bulunan milletvekillerine devredildiğini ifade etmiş, dosya kapsamındaki avukatların maliyetinin ne kadar yüksek olduğuna dikkat çekmiştir. “Bu avukatların aylık toplam maliyetinin 1 milyon dolardan az olamayacağı” şeklinde bir açıklamaya yer vermiştir.
Soytekin, bir görüşmede, kendilerine yapılmadığı bir bağışın makbuzunu kesmeleri istendiğinde bu durumun İmamoğlu’nun talimatı doğrultusunda gerçekleştiğini ifade etmiştir. Toplantılarda yapılan makbuzların, herhangi bir hukuki durumda kendilerini korumak için yapıldığını belirtmiştir.
– “İMAMOĞLU’NA AİT ‘ADEM DİK DUR, BİZİ SATMA’ İÇERİKLİ NOT OKUTULARAK SUSTURULMAYA ÇALIŞILDIM”
Soytekin, ifadelerinde İmamoğlu’nun medya ile ilgili işlerini yöneten Murat Ongun ile ilgili açıklamalarda da bulunmuş, Ongun’un kontrolündeki işler hakkında detaylar vermiştir. Dosyanın basına yansımasından sonra kendisine yapılan baskılara ve İmamoğlu’nun kendisinden gelen notlara da değinmiştir.
İŞ İNSANI ADEM SOYTEKİN’DEN “EKREM İMAMOĞLU ‘İZAHAT BEKLİYORUM’ ŞEKLİNDE CEZAEVİNE NOT GÖNDERDİ” İDDİASI
Soytekin, İmamoğlu’nun kendisini “has adamı” gibi göstermesine rağmen hiçbir zaman böyle bir konumda olmadığını, onun zararından çok faydasız olduğunu vurgulamıştır. Bahçeşehir’deki projeler ile ilgili İmamoğlu’nun çıkarlarına hizmet ettiğine dair iddialarını sürdürmüştür.
Soytekin, operasyonun gerçekleşmesinden sonra yapılan anlaşmalara dair bilgi verirken, Ekrem İmamoğlu’nun talimatları doğrultusunda gerçekleştirildiğini belirtmiştir. Ayrıca, hemen ardından yaşanan olaylarda medyanın tüm süreçleri gözlemlemesine rağmen gerçek suçluların bir şekilde korunduğuna inanmaktadır.
