Cumhurbaşkanı Erdoğan, İtalya Başbakanı Meloni ve Libya Milli Birlik Hükümeti Başbakanı Dibeybe ile Dolmabahçe’de düzenlediği zirve, dünya genelindeki medya organlarının ilgi odağı haline geldi.
İstanbul’daki zirvenin, Akdeniz’de yeni bir stratejik yapılanmaya işaret ettiği belirtiliyor. Üçlü görüşmenin, sıradan bir diplomatik toplantının ötesinde derin anlamlar taşıdığı vurgulanıyor.
Özellikle Libya ile Yunanistan arasında Doğu Akdeniz’deki deniz sınırları ve keşif hakları konusunda yaşanan gerilim, bu toplantının önemi açısından dikkate alındı. Dolayısıyla bu görüşmenin rastlantısal olmadığı ifade ediliyor.
Dolmabahçe zirvesinin, son dönemlerde yükselen gerilimlere karşı bir yanıt olarak yorumlandığı ve uluslararası kamuoyunun dikkatini Akdeniz jeopolitiğindeki hassas dengelere çekme amacı taşıdığı iddia ediliyor.
Türkiye ve Libya’nın stratejik çıkarları konusunda sürekli bir uyum içinde olduğu, Avrupa Birliği ve NATO üyesi olan İtalya’nın ise bu durumu zıt düşmek yerine, bu işbirliğiyle etkileşime geçmeye istekli olduğu kaydediliyor.
İtalya’nın İstanbul’daki zirveye katılımının, Türk-Libya deniz vizyonunun sessiz bir onayı olabileceği ifade ediliyor. Başbakan Meloni’nin katılımı, pragmatik bir adım olarak değerlendiriliyor.
İstanbul zirvesinin, değişen Akdeniz dinamiklerini yansıttığına dikkat çekilirken, Yunanistan’ın Türkiye ile Libya’nın deniz mutabakatına karşı çıkışının, Avrupalı müttefikleri arasında beklenen etkiyi yaratmadığı belirtiliyor.
Bu üçlü iş birliğinin doğal gaz altyapısı, liman lojistiği ve enerji şebekeleri gibi somut projelere dönüşmesi halinde, Orta ve Doğu Akdeniz jeopolitik haritasının yeniden şekilleneceği ifade ediliyor. Bu durum, İstanbul’da yeni bir dönemin başlangıcını simgeliyor olabilir.
