Bilim insanları, NASA’nın gündeminde olan gizemli yıldızlararası cisim hakkında acil bir mesaj gönderilmesi gerektiğini ifade ediyor.
Harvard Üniversitesi’nden Prof. Avi Loeb, “3I/ATLAS” isimli bu cismin, nadir bir ters yörüngede hareket ettiğini ve 29 Ekim 2025’te Güneş’e en yakın konumda olacağını belirtti. Loeb, bu durumun Dünya’ya “gizli bir yaklaşım” için fırsat yaratabileceğini düşündüğünü dile getirdi.
“MAHALLEMİZE HOŞGELDİNİZ”
Loeb, cismin tamamen dünya dışı kökenli olduğuna dair kesin bir inancı olmasa da, ihtimale yönelik iletişim kurulmasının önemine vurgu yapıyor. Bu amaçla altı kelimeden oluşan bir mesaj önerdi: “Hello, welcome to our neighborhood. Peace!” (Merhaba, mahallemize hoşgeldiniz. Barış!) Prof. Loeb, iletişimin yalnızca ışık huzmesiyle gönderilecek radyo sinyali ile mümkün olacağını belirtti.
“Eğer bu bir uzaylı sondasıysa, 2025 Noel’ine kadar Dünya’ya ulaşma ihtimali var. Hazırlık için çok az zamanımız kalacak” diyen Loeb, iletilecek sinyalin karşı tarafça tehdit olarak algılanma olasılığını da göz ardı etmedi.
NASA KUYRUKLU YILDIZ DİYOR, ANCAK EKSİKLİKLER VAR
NASA, 1 Temmuz’da keşfedilen 3I/ATLAS’ın büyük ihtimalle bir kuyruklu yıldız olduğuna inanmakta. Ancak Loeb, bu cisimde kuyruk görülmemesini ve gaz salınımı olmamasını önemli anormallikler olarak nitelendiriyor.
Loeb, cismin kesin ve ters yörüngesinin Güneş Sistemi ile “fazla uyumlu” olduğunu belirtiyor. Ayrıca geliştirmiş olduğu “Loeb Ölçeği” ile cismin yapay olma olasılığını 10 üzerinden 6 olarak değerlendirmiştir.
“ANA GEMİ” TEORİSİ
Loeb’in en çarpıcı teorisi, 3I/ATLAS’ın bir “ana gemi” olabileceği yönündedir. Bu teoriye göre, gemi Güneş’e en yakın konumdayken küçük problar bırakmakta.
Bu problar, ters Oberth manevrası ile hızlarını azaltarak Dünya’ya doğru yaklaşmakta. Bu yöntem, Güneş’in çekim kuvvetinden faydalanarak yakıt tasarrufu sağlamakta.
RENK VE YÜZEY ANALİZİ
Loeb’in yeni yayınlanan ön baskı makalesine göre, Temmuz 2025’te yapılan teleskop gözlemlerinde cismin kırmızımsı tonlara sahip olduğu ortaya çıkmış. Bu durum, yüzeyinde toz veya organik bileşiklerin varlığını düşündürmekte. Üç farklı çalışmadan elde edilen spektroskopik veriler ise gaz salınımı olmadığını teyit etti.
Araştırma ekibi, Ekim 2025’teki yakın geçişte cismi izlemeye devam edecek. Bu gözlemlerle, Güneş ışığının yıldızlararası maddeler üzerindeki etkisi ve cismin gerçek doğası hakkında daha fazla bilgi edinilmesi amaçlanıyor.