ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Alaska’da gerçekleşen zirvesinde, önemli bir güvenlik açığı yaşandığı belirlendi. Amerikalı yetkililerin, gizli belgeleri halka açık bir otelin yazıcısında unuttuğu ortaya çıktı.
Zirve, Cuma günü Alaska’da düzenlendi ve Amerikalı personelin tuttuğu belgelerin güvenliğini sağlamak konusunda zafiyet yaşadığı anlaşıldı.
Amerikan radyosu NPR’ye göre, zirvenin hazırlığını yapan protokol dairesi, kritik bilgilerin yer aldığı belgeleri otel odasında bırakmış oldu. PUTİN’E HEDİYE
Sekiz sayfadan oluşan belgelerin ilk sayfasında zirvenin detaylı programı mevcut. Bu belgede, toplantıların gerçekleştirileceği askeri üs içindeki odalara dair bilgilere de yer veriliyor.
Belgede, Trump’ın Putin’e çalışma masası için Amerikan Kartalı heykeli hediye etme planı bulunduğu da görülüyor. Diğer sayfalarda ise Trump ve Putin’in heyetlerinde yer alan 13 kişinin bilgileri ve bu kişilerin isimleri ile telefon numaraları yer almakta. Özellikle, Rus isimlerinin İngilizce okunuşlarıyla birlikte verilmesi dikkat çekici. Bu isimler arasında Putin de bulunuyor.
YEMEK MENÜSÜ DE VAR
Aynı belgelerin son iki sayfasında, öğlen yemeği için planlanan ancak gerçekleşmeyen detaylar mevcut. Bu sayfalarda, yemeğe katılacak kişilerin isimleri, oturum düzeni ve sunulacak yemeklerin listesi bulunuyor. Belgeye göre, Trump ve Putin karşılıklı oturacakları yemeğe, Trump’ın yanında gideceği 5 bakanı ile Özel Temsilcisi eşlik edecekti. Putin ise Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve Dış Politika Danışmanı Yuri Uşakov ile katılacaktı.
Menüde yeşil salata, file mignon ve krem brüle yer alacaktı. Söz konusu belgeler, Cuma sabahı, görüşmeden önce zirvenin bulunduğu askeri üsten 20 dakikalık mesafedeki dört yıldızlı bir otelde unutuldu. Üç otel müşterisi bu belgeleri bir yazıcıda buldu. İLK SKANDAL DEĞİL
Beyaz Saray Yardımcı Basın Sözcüsü Anna Kelly, belgelerin yalnızca öğle yemeği ile ilgili verileri taşıdığını öne sürdü. Kelly, bunun bir güvenlik ihlali olmadığını savundu. Bu durum, Trump yönetiminde yaşanan ilk skandal değil; Mart ayında, Savunma Bakanlığı çalışanlarının “The Atlantic” dergisinin baş editörünü, Yemen’deki askeri operasyona dair tartışmaların yer aldığı bir iletişim uygulaması grubuna dahil ettiği de gündeme gelmişti.