MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel’in Aydın’daki mitinginde sarf ettiği sözlere yanıt verdi.
Bahçeli, Özgür Özel’in siyasi dağınıklığın sembolü haline geldiğini belirterek, Aydın mitingindeki konuşmasının bir başarısızlık ve hüsran örneği olduğunu ifade etti. “CHP Genel Başkanı’nın her cümlesi yalan ve yanlış, her iddia ve ifşası yanıltıcıdır” diyen Bahçeli, Türk siyasal ve demokrasi kültürünün hoyratça tahrip edilmekte olduğunu vurguladı. CHP’li belediyelerde tespit edilen rüşvet çarkları, yolsuzluk ağları ve haksız kazançların gündemdeki yerini koruduğunu dile getirdi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın, siyasi amaçlarla araçsallaştırıldığını ve burada yapılan ihalelerden elde edilen rüşvetlerin organize bir soygun düzeni oluşturduğunu ifade etti.
Bahçeli, CHP Genel Başkanı’nın, elde bulunan maddi delilleri ve etkin pişmanlıktan yararlanan şahısların itiraflarını karalamak yerine, Türk yargısına yardım etmesi ve CHP’nin bulunduğu zor durumdan çıkmak için gerçeklerle yüzleşip özeleştiri yapmasının daha mantıklı bir yaklaşım olduğunu belirtti.
“CHP’nin yönetimindeki belediyelerde aleni şekilde kurulan haram ve hırsızlık saltanatının, devlete ve millete karşı açılan bir savaş olduğunu artık inkar etmek mümkün değil” diyen Bahçeli, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğunu, hukukun üstünlüğünün her vatandaş için geçerli olduğunu vurguladı. Bu kurallara aykırı davranışların ise geçersiz olduğunu ifade etti. Mitinglerle halkın kandırılabileceğini düşünenlerin, derin bir cehalet içinde olduklarını belirtti.
Bahçeli, MHP’nin yürütülen davalarda objektif karar çıkması yönündeki beklentisine dikkat çekerek, soruşturmaların siyasi istismar ve organize yıpratma kampanyalarına tabi tutulacağını vurguladı.
Bahçeli açıklamalarına şu şekilde devam etti: “CHP Genel Başkanı ve partisi içindeki suç örgütü mevcut durumu itibariyle bir cendereye hapsolmuş ve çıkmaza sürüklenmiştir. Özgür Özel’in Aydın’daki konuşmasında Selahattin Yılmaz’ı ‘kiralık katil ve suikastçı’ olarak tanımlaması tamamen yanlış ve alçaltıcı bir söylem içermektedir. Selahattin Yılmaz benim ülküdaşım ve dava arkadaşımdır. Hiçbir ülkücü, kiralık katil, suikastçı veya hain olarak anılamaz. MHP’ye ayar verme iddiaları ise kabul edilemez ve mesnetsizdir. MHP’ye ait bir durumu sorgulamak kimsenin haddi değildir. Selahattin Yılmaz’ın masum olduğu inancındayım ve bu durumun zamanla netleşeceğini düşünüyorum. Özgür Özel’e önerim, dava arkadaşlarımızı diline dolamak yerine kendi çevresindeki hırsızlıklarla meşgul olmasıdır.”