Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi (KSBÜ) Tıp Fakültesi bünyesinde 2019 yılında kurulan Araştırma Laboratuvarı Uygulama ve Araştırma Merkezi (KUYAM), AR-GE çalışmaları ile birlikte hücre kültürü, preklinik araştırmalar ve hayvansal deneyler gerçekleştirmektedir.
Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) tarafından desteklenen çalışma, bağırsak hastalıklarının tedavisine yönelik ürünler geliştirmeye yönelik olarak KUYAM’da 3 yıl önce başlatılmıştır ve bu süreç olumlu sonuçlar vermiştir.
“BOROBİYOTA” adı verilen ürünle ilgili bugüne kadar 3 uluslararası bilimsel makale yayımlanmış ve projenin patent başvurusu da yapılmıştır.
Patent sürecinin tamamlanmasının ardından bu ürünün hem fonksiyonel gıda hem de yenilikçi sağlık ürünleri olarak kullanılması planlanmaktadır.
“Bor üzerinde yaptığımız çalışmalarımızla ülkemize katkı sağlamayı hedefliyoruz”
KUYAM Koordinatörü Doç. Dr. Fatih Kar, Türkiye’nin sağlık alanındaki AR-GE potansiyeline dikkat çekti. Kütahya’nın en büyük bor madeni rezervlerine sahip olduğunu ifade eden Kar, “Merkezimizde bor ile ilgili önemli bilimsel çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Yerli ve milli hedeflerimiz doğrultusunda, özellikle bor alanındaki sağlık çalışmalarımızla ülkemize katkı sağlamayı amaçlıyoruz.” dedi.
Kar, TÜSEB destekli proje çerçevesinde bağırsak hastalıklarına yönelik çalışmalara 3 yıl önce başladıklarını hatırlatarak, “Bağırsağa ilişkin problemlerin, beyin hastalıklarıyla bağlantılı olabileceğini görüyoruz. Literatürde ‘ikinci beyin’ olarak tanımlanan bağırsaklarda milyonlarca bakteri yaşıyor. Bu bakterilerin hastalıklara nasıl tepki verdiği konusunda bir proje geliştirdik.” şeklinde konuştu.
Bağırsak sağlığının bozulmasının sonucu olarak bazı bakterilerin yok olduğunu, bazı yararlı bakterilerin ise ortamdan uzaklaştığını tespit ettiklerini belirten Kar, bu konudaki çalışmalarına dikkat çekti.
“Hem deneysel hem de hücre kültürü çalışmaları gerçekleştirdik”
Bağırsak hastalıklarının bakterilerle ilişkili olduğunu düşündüklerini dile getiren Kar, yararlı bakterilerin sayısını artırmak amacıyla bor mineralleri üzerinde çalışmalar yaptıklarını açıkladı.
“Yerli ve milli ürünler olarak düşündüğümüz bor mineralinin, yararlı bakteriler olarak bilinen probiyotikleri nasıl artırabileceğimizi araştırıyoruz. Bağırsak hastalığına yakalanmadan önce nasıl önlem alabileceğimize dair önemli bulgular elde ettik.” diyen Kar, bor mineralinin yararlı bakterilerin yaşam alanını artırdığını ve hastalıkları hem önleyip hem de tedavi ettiğini belirtti.
Bu süreçte hem deneysel hem de hücre kültürü çalışmaları gerçekleştirdiklerini kaydeden Kar, “Hayvan deneylerimizde sadece bağırsak hastalıkları değil, Alzheimer ve Parkinson gibi nörodejeneratif hastalıkların tedavisinde de etkililik gözlemledik.” ifadelerini kullandı.
Kar, tüm bu çalışmaların ardından bağırsak sağlığını destekleyen ve nörodejeneratif hastalıkların tedavisine yardımcı olan “BOROBİYOTA” adını verdikleri bor mineralli ürünü geliştirdiklerini söyledi.
Türkiye’de benzer ilaçların sınırlı sayıda bulunduğunu ve bor ile geliştirilen başka bir çalışmanın mevcut olmadığını belirten Kar, “Araştırma merkezimizde bu konudaki çalışmalarımız, borun etkinliğini ortaya koymuştur. Yürüttüğümüz mikrobiyom analizleri sayesinde faydalı bakterilerin hangileri olduğunu tespit ettik ve bor minerali ile nasıl artırıldığını açıkladık.” şeklinde bilgi verdi.
Ayrıca, prototipini gerçekleştirdikleri ürünleri için patent başvurusu yaptıklarını vurgulayan Kar, çalışmaların katılımcı ekibinin 10 akademisyen ve öğrenci ile oluştuğunu da sözlerine ekledi.