Arap Birliği, Arap ülkelerinin bağımsızlığı ve toprak bütünlüğünü tehdit eden her türlü faaliyeti reddettiğini ve İsrail’in Arap topraklarındaki işgalinin sona ermesi gerektiğini vurguladı.
Kahire’deki Arap Birliği Genel Sekreterliği’nde, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) başkanlığında gerçekleştirilen 164. Olağan Dışişleri Bakanları Konseyi toplantısında “Bölgede Güvenlik ve İş Birliği için Ortak Vizyon” başlıklı karar metni, Mısır resmi ajansı MENA aracılığıyla duyuruldu. Karar metninde, “İsrail bazı Arap topraklarını işgal etmeye ya da diğer Arap topraklarına yönelik işgal ve ilhak tehditleri savurmaya devam ederken, bölge ülkeleri arasında herhangi bir iş birliği ve entegrasyonun sürdürülemeyeceği” ifade edildi.
Ayrıca, “İsrail’in Arap topraklarını işgaline, yerleşim birimlerinin genişletilmesi ve zorla göç ettirme projelerine, demografik dönüşüm politikalarına, Arap kimliğini tehlikeye atan girişimlere, ve kutsal yerlerin Yahudileştirilmesi çabalarına derhal son verilmelidir. Mültecilerin hakları güvence altına alınmalı ve uluslararası topluma kararlı bir tutum sergilemesi için baskı yapılmalıdır,” denildi.
MISIR’DAN BÖLGESEL İSTİKRARI SARSAN EYLEMLERE TEPKİ
Mısır Dışişleri Bakanlığı, yaptığı yazılı açıklamada, hiç kimsenin bölge üzerinde hâkimiyet kurmasına ya da güvenlik ve istikrarı tehdit eden tek taraflı güvenlik düzenlemeleri dayatmasına izin verilemeyeceğini belirtti. Bölgesel güvenliğin, ancak “devletlerin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne saygı, içişlerine müdahale etmeme ve uluslararası meşruiyet sınırları içinde askeri güç kullanmaktan kaçınma” ilkelerine dayalı olarak sağlanabileceği vurgulandı.
Ayrıca, İsrail’in ihlallerini durdurmak için kararlı adımlar atılması yönünde baskı yapılmaya devam edilmesi gerektiğinin altı çizildi. Çözüm yollarının kalmaması durumunun, bölgenin istikrarsızlaşmasına, hem bölge içinde hem de dünya genelinde şiddet, nefret ve aşırılığın yayılmasına sebep olabileceğine dikkat çekildi. Bu bağlamda, İsrail uzun yıllardır Filistin, Suriye ve Lübnan topraklarındaki işgallerini sürdürmekte ve Doğu Kudüs’ü başkent olarak kabul eden bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasına karşı çıkmaktadır.
NETANYAHU’DAN “BÜYÜK İSRAİL VİZYONU” AÇIKLAMASI
İsrail kabinesinin aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, 13 Ağustos’ta Filistin devleti fikrini ortadan kaldırmak amacıyla, işgal altındaki Doğu Kudüs’teki Filistinlilerden gasbedilen yerleşimleri genişletmeyi hedefleyen “E1” projesini onaylamayı düşündüğünü açıkladı. Öte yandan, İsrail Başbakanı Netanyahu, kendisinin tarihsel ve manevi bir misyonu olduğunu belirterek, işgal altındaki Filistin topraklarını da içeren “Büyük İsrail” vizyonuna bağlı olduğunu ifade etti. “Büyük İsrail” terimi, Siyonist Revizyonist hareketin kurucusu ve iktidardaki Likud partisinin fikir babası Zeev Jabotinsky gibi bazı Siyonistler tarafından, günümüzdeki İsrail’in yanı sıra işgal altında tuttuğu Gazze Şeridi, Batı Şeria ve Ürdün topraklarını tanımlamak için kullanılmaktadır.