Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Duran, Anadolu Ajansı’nın (AA) düzenlediği uluslararası fotoğraf yarışması “İstanbul Photo Awards 2025″in ikinci sergisinin Dolmabahçe Sanat Galerisi’nde gerçekleştirilen açılışında önemli açıklamalarda bulundu. Duran, etkinliğin dünya çapında gerçek bir bakış açısı sunduğunu belirtti.
Duran, “Sadece spor, haber ya da çevre ile sınırlı olan bir fotoğraf sergisi söz konusu değil. Aslında, dünya genelinde yaşanan pek çok olayı ve gerçekliği gözler önüne seriyoruz.” dedi.
Duran, gerçeklerle yüzleşmenin arkasında yatan fedakarlıklara dikkat çekti:
“Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu ‘Daha adil bir dünya mümkündür.’ vizyonunu merkeze alarak, global medyada eşit temsili sağlamak ve gerçeği hakim kılmak için çaba gösteriyoruz. Bu bağlamda, İstanbul Photo Awards gibi önemli bir platformda fotoğrafların gerçek muhatapları ile buluşacağını umut ediyorum. Bu çerçevede hem Anadolu Ajansı’nı hem de bu emekleri bir araya getiren tüm çalışanları kutluyorum.”
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Duran, fotoğrafçılığın farklı coğrafyalarda ve şartlarda yürütülen bir meslek olduğunun altını çizdi.
Duran, profesyonellikle yetinmenin ötesinde bir tutkuya da ihtiyaç duyulduğunu ifade ederek, “Bugün burada sergilenen tüm fotoğraflarda bu tutkuyu görebilirsiniz. Foto muhabirleri, bir yandan kriz ve çatışma alanlarında gerçeği kaydetmek için mücadele ederken, diğer yandan kültürel ve insani çeşitliliği belgeliyorlar. Böylece insanlığın ortak belleğine önemli katkılarda bulunuyorlar.” şeklinde konuştu.
“ALGIYLA GERÇEK ARASINDAKİ MESAFEYİ KISALTAN ŞEY FOTOĞRAF OLUR”
Bazı duyguları kelimelerle ifade etmenin güç olduğu zamanlarda fotoğrafların devreye girdiğini kaydeden Duran, şunları ifade etti:
“Algıyla gerçek arasındaki mesafeyi kısaltan unsur fotoğraftır. Bugün sergide bu durumu hep birlikte gözlemleyecek ve tanıklık edeceğiz. Bu fotoğraflar, belge niteliğini taşıyan ‘kanıtlar’ olarak önümüzde duruyor. Anadolu Ajansı da Gazze’deki soykırımı kitaplaştırdı ve bunlardan biri ‘Tanık’ adını taşıyor. Filistin’deki zulümlerin, içimizi acıtan gerçeklerine dair çok sayıda çarpıcı fotoğraf ortaya çıkıyor ve bu fotoğraflar 63 binden fazla kayıptan ve açlığın bir silah olarak kullanıldığını tüm dünyaya gösteriyor.
Duran, İsrail’in soykırımı belgelerken yaklaşık 250 gazeteciyi öldürdüğünü belirtti. Onların geride bıraktığı belgelerin büyük birer eser olduğunu vurguladı. “Bugün canı pahasına görev yapan tüm fotoğrafçılara ve gazetecilere minnetle selam duruyoruz. Filistinli Saeed Jaras’ın İstanbul Photo Awards’ta yılın fotoğrafı seçilen ‘Gaza-Deir al-Balah’ eseri de bu gerçekliğin bir yansımasıdır. Fotoğraf, çocuklarının cansız bedenini kucaklayan ailenin feryadını gözler önüne seriyor.” dedi.
“ANADOLU AJANSI GÜZEL BİR İŞ BAŞARDI”
Duran, “katil” olarak tanımladığı Binyamin Netanyahu ve yönetiminin uluslararası mahkemelerde en ağır cezayı almasını umarak, “Anadolu Ajansı bu bağlamda önemli bir iş başardı. ‘Kanıt’ ve ‘Tanık’ kitapları, bu insanlık suçunun belgeleri olarak uluslararası ceza mahkemesine sunuldu. Bu kitapların Netanyahu ve suç şebekesinin cezalandırılmasında vesile olmasını umuyorum.” şeklinde konuştu.
Duran, yeni iletişim teknolojileri sayesinde görsellerin üretildiği günümüzde, dijital evrimin sürekli değiştiğini ifade etti. “Artık bir fotoğrafın gerçekliği hakkında ‘Photoshop var mı?’ gibi sorular soruyoruz. Ancak bugün öylesine üretilmiş gerçeklikler var ki, görsellerin doğruluğunu da sorgulamak zorundayız. Bu durum, medya ve iletişimciler için kamu sorumluluğunu artırıyor.” dedi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Duran, konuşmasının ardından sergiyi gezerek, sergilenen fotoğrafları inceledi.
“DÜNYANIN DÖRT BİR KÖŞESİNDEN İNSANLIĞIN HALLERİNE DAİR ÇOK ÖNEMLİ KARELER GÖRDÜM”
Duran, AA muhabirine verdiği demeçte, Ajansa “İstanbul Photo Awards” etkinliği dolayısıyla teşekkür etti.
Fotoğrafların gerçekliği yansıttığına dikkat çeken Duran, “Burada gördüğüm fotoğrafların birçoğu, dünyanın dört bir yanındaki insanlığın hallerini yansıtıyor. Öne çıkan fotoğraf ise, Filistinli anne babanın Gazze’deki dramını ve İsrail’in soykırımını gözler önüne seriyor. Ülkemiz bu duruma büyük bir üzüntü ile yaklaşsa da, aynı zamanda soykırım yapanlara karşı öfke duyuyoruz.” ifadelerini kullandı.
Duran, Anadolu Ajansı’nın dünya genelindeki profesyonellerin katkılarına önemli bir platform sunduğunu ve böylece insanlığın ortak belleğine ulaşma çabalarına katkıda bulunduğunu ekledi.