1. Haberler
  2. Ekonomi
  3. Türkiye Ekonomisi: Dezenflasyon ve Büyüme Hedefleri

Türkiye Ekonomisi: Dezenflasyon ve Büyüme Hedefleri

featured

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde 2026-2028 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program’ı duyurdu.

Cumhurbaşkanımızın güçlü siyasi iradesiyle oluşturduğumuz ekonomi programımız başarıyla hayata geçirilmekte ve sonuçlarını gözlemlemekteyiz. Olumsuz gelişmelere rağmen temel makroekonomik politikalarımız devam etmiş, mali disiplin ile sürdürülebilir büyüme amacımızdan sapma yaşanmamıştır.

Geçtiğimiz yıl Eylül ayında devreye aldığımız Orta Vadeli Program’dan bu yana küresel ve yerel ölçekte birçok olumsuz durum meydana gelmiş, ticaret politikalarındaki belirsizlikler tarihi zirvelerini görmüş, artan jeopolitik riskler dünya genelinde büyüme beklentilerini baskılamıştır.

Yaşanan bu olumsuzluklara rağmen, temel makroekonomik politika yaklaşımımız kesin bir kararlılıkla sürdürülmüş; fiyat istikrarı, mali disiplin ve sürdürülebilir büyüme hedeflerimizden taviz verilmemiştir. Ekonomimiz, benzer ülkelerle karşılaştırıldığında olumlu bir ayrışma sergileyerek dış şoklara karşı dayanıklılığını tekrar kanıtlamıştır.

Programımızın en önemli hedeflerinden biri olan enflasyonla mücadele süresiyle birlikte, Haziran 2024’ten itibaren kesintisiz bir dezenflasyon dönemine girmeyi planlamaktayız.

Bu dönemde, olumsuz dışsal koşullara ve konjonktürel gelişmelere rağmen dezenflasyon süreci kararlılıkla sürdürülmüş, enflasyon oranı 42,5 puanlık önemli bir düşüş kaydetmiştir. Bu azalma, uyguladığımız sıkı para ve maliye politikalarının etkinliğini net bir şekilde göstermektedir.

Dünya genelinde enflasyonla mücadele politikalarının devamı ve parasal gevşeme döngüsünün ertelenmesi gibi durumlara rağmen Türkiye ekonomisi güçlü ve dengeli görünümünü korumaktadır.

Ekonomimiz, 2024 yılı genelinde dezenflasyon sürecine uyumlu olarak yüzde 3,3 oranında, dengeli ve ılımlı bir büyüme elde etmiş ve son 15 yıl boyunca kesintisiz büyümesini sürdürmüştür.

2025 yılının ilk yarısı itibarıyla milli gelir büyümemizin, dezenflasyon politikalarının etkisiyle yüzde 3,6 oranında ılımlı bir seyir izlediği gözlemlenmiştir.

Fiyat istikrarı alanında önemli bir mesafe kat edilirken, büyüme performansımız enflasyonist baskı oluşturmayan bir yapıdayı sürdürmüştür. Böylece, ekonomideki çıktı açığı negatif seviyelerde kalmış ve ekonominin ısınmasına izin verilmemiştir. Bu durum, uygulanan programın hem dezenflasyon hem de dengeli büyümeyi sağladığını açıkça göstermektedir.

Türk Lirası’na güven artışı

Uyguladığımız program ve öngörülebilir politikalar doğrultusunda Türk Lirası’na duyulan güven artmış, bu da Kur Korumalı Mevduat hesaplarının sağlıklı bir şekilde sonuçlanmasını sağlamıştır.

Son iki yıl içerisinde, TL’ye artan güven ile TL mevduatlarının toplam mevduat içindeki payı yüzde 31,6’dan yüzde 60,7’ye yükselmiştir.

Bu süreçte KKM hesaplarının toplam mevduat içindeki oranı ise yüzde 26,2’den yüzde 1,7’ye gerilemiştir. 23 Ağustos itibarıyla KKM hesaplarının açılması ve vadelerinin uzatılması uygulamasının sonlandırılmasıyla, 2026 içerisinde bu hesapların tamamen kapandığını göreceğiz.

KKM hesaplarının sona ermesiyle birlikte döviz hesaplarına dönüşme endişelerinin de yer bulmadığı gözlemlenmiştir. Nitekim bu dönemde yabancı para mevduatlarının payı artmamış, aksine yüzde 43’lerden yüzde 37,7 seviyesine düşerek TL’ye olan güveni pekiştirmiştir.

Ayrıntılar gelecek…

Türkiye Ekonomisi: Dezenflasyon ve Büyüme Hedefleri
Yorum Yap
Bizi Takip Edin