Türkiye’de bireysel ulaşımda motosikletlerin rolü giderek artmaktadır. Özellikle büyük şehirlerde artan trafik yoğunluğu, düşük yakıt tüketimi, kolay park imkanı ve zaman tasarrufu gibi unsurlar, motosiklet kullanımını teşvik eden başlıca etkenler arasında yer alıyor.
Genç nüfusun yoğunluğuyla birlikte, şehir içi ulaşımda pratik çözümler arayan pek çok kişi motosiklet tercih etmeye başladı. Bu artış, hem sıfır hem de ikinci el motosiklet pazarında da dikkate değer bir canlılık oluşturdu.
MOTED Genel Koordinatörü Remzi Öztürk, yaptığı açıklamada son üç yılda 3 milyon motosikletin satıldığını, bu rakamın son 30 yılın toplamından daha fazla olduğunu belirtti.
Öztürk, “Yaklaşık 2,5 milyon yeni kullanıcı motosikletle ilk kez tanıştı. 2015’teki büyük çabalarımız sonucunda yeni çıkan kanunlarla belirli segmentteki motosikletlere erişimi kolaylaştırdık. 50 cc ve 4 kW altındaki elektrikli araçların B sınıf ehliyetle kullanılabilmesi, zorunlu trafik sigortası ve Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) muafiyeti, bu araçların tercih edilmesinde önemli rol oynadı. Bu sınıftaki araçların pazar payı yüzde 61 gibi yüksek bir orana ulaştı. Motosiklet satışlarındaki artışı yalnızca otomobil fiyatlarındaki yükseliş ve kurye taşımacılığındaki yaygınlaşmayla açıklamak yetersiz olur. Toplumun ulaşım alışkanlıkları, şehirleşme, trafik yoğunluğu, yakıt fiyatları ve yaşam tarzındaki değişimler de bu trend üzerinde etkili olmaktadır.” ifadelerini kullandı.
“7 ayda 526 bin 956 motosiklet satıldı”
Remzi Öztürk, 2025 yılı içerisinde yedi ayda toplam 526 bin 956 motosiklet satıldığını belirtti. 0-250 cc aralığındaki motosikletlerin pazar payının yüzde 67, 250 cc üstündeki motosikletlerin yüzde 4 ve elektrikli motosikletlerin pazar payının ise yüzde 30 olarak kaydedildiğini aktardı.
Motosiklet sektöründe yüzde 24,2 oranında bir küçülme yaşanmasına rağmen, üç tekerlekli araçların dikkat çekici bir büyüme gösterdiğini ifade eden Öztürk, “Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 51 büyüme gösteren bu segmentteki araçlar, B sınıfı ehliyetle hemen kullanılabiliyor ve zorunlu trafik sigortası ve MTV’den muaf” dedi. Artan maliyetler ve ulaşımda sadeleşme arayışı, kullanıcıları daha kolay erişilebilen araçlara yönlendirdiğini belirten Öztürk, üç tekerlekli araçların bu talebi en iyi şekilde karşılayan pratik alternatifler arasında olduğunu vurguladı. Ayrıca, ithalatı zorlaşan üç tekerlekli araçların yerli üretime dönüşmesinin ülke istihdamı açısından olumlu bir gelişme olduğunu, ancak temmuz ayında bu ürünlere getirilen yüzde 15’lik ÖTV artışının üreticileri zor durumda bırakabileceğini ifade etti.
Öztürk, ikinci el satışlarına da değinerek, 2025 yılı içerisinde 651 bin 785 aracın ikinci el olarak satıldığını aktardı. Yeterli ürün stokları ve pazardaki daralmadan dolayı ikinci el ürünlere olan talebin azaldığını da belirtti. İkinci el satışlarının çoğunluğunu global markaların araçlarının oluşturduğunu ve satılan araçların yüzde 85’inin altı markaya ait olduğunu sözlerine ekledi.
