Hatay’da meydana gelen büyük felakette, kızı, damadı ve torununu kaybeden Nazlı Varan, deprem sonrası enkazdan kurtarılan 3 torunuyla birlikte hayata sıkı sıkıya tutunuyor. Torunlarına hem anne hem de baba olmaya çalışan Varan’ın özverili tutumu, çevresinde büyük bir takdir topluyor.
İskenderun ilçesine bağlı bir bölgede yaşanan deprem anında, 39 yaşındaki Ali Kozan ve 32 yaşındaki eşi Büşra Kozan ile 4 evladı, binanın çökmesi sonucu enkaz altında kalmıştı. Anne, baba ve 8 yaşındaki Miraç’ın cansız bedenleri enkazdan çıkarılırken, diğer kardeşler; 11 yaşındaki Ensar, 7 yaşındaki Azra ve 5 yaşındaki Hira, arama kurtarma çalışmalarıyla sağ olarak kurtarıldı. Depremde ailevi kayıplar yaşayan 3 kardeş, şimdi anneanneleri Nazlı Varan’ın yanında Reyhanlı ilçesinde yaşamaktadır. Varan, kızı, damadı ve torunlarından geriye kalan bu 3 kardeşe canla başla bakıyor ve onları her türlü sıkıntıdan korumaya gayret ediyor.
“BEN TORUNLARIMLA BİRLİKTE AYAKTA DURMAYA ÇALIŞIYORUM”
Evlatlarını kaybetmiş bir anne olarak acılarının derinliğini hissettiren Nazlı Varan, torunlarıyla birlikte hayata tutunmaya çalıştığını aktardı. Varan, yaşadığı korkunç anları şu sözlerle anlattı: “Ben içeride yatalak kocam uyandı ve bana seslendi. Yataktan kalktım, kapının yanına gittiğimde depreme yakalandım. Tekrar dışarıya çıktım ve pencereden baktığımda ardı ardına sağanaklar yağıyordu. Hemen çocuklarımı aradım. Hepsine ulaştım ama kızım Büşra’ya ulaşamadım. İskenderun’da yine depremde kaybettiklerim oldu. En son Ensar, enkazdan hemen çıkarıldı. Miraç’ı ise kaybettik. Çok aile üyesi kaybettim ama evlat gitmesi biraz daha ağır geldi. Depremin ardından eşimi de kaybettim. Ensar 11, Azra 7 ve Hira 5 yaşındalar. Onlar yanımda kalmak istediler ben de yalnızdım, birlikte yaşamaya başladık. Yaşım ilerledikçe işler zorlaşıyor ama çocuklar bana güç veriyor.”
“BEN ANNEMİN VE BABAMIN GELECEKLERİNİ DÜŞÜNÜYORDUM AMA SONRASINDA ANNEMİN TELEFONUNDAKİ MESAJLARDA ‘BÜŞRA KOZAN VEFAT ETTİ’ DİYE GÖRDÜĞÜMÜZDE O ZAMAN ANNEMİN ÖLDÜĞÜNÜ ANLADIK”
Deprem sırasında yaşadığı korkuları ise Ensar Kozan şu şekilde ifade etti: “O sırada uyuyorduk. Hemen uyandığımda, çalan sirenlerin sesiyle kulaklarım uğuldamaya başladı. Annem ve babam bana, kardeşim Miraç’ı alıp dışarı çıkmamı söyledi. Biz balkona indiğimizde demir korkuluklar üzerimize düştü. Komşularımızın yardımıyla kurtuldum. O gece sadece ben çıkmayı başardım. Daha sonra Hira ve Azra’yı çıkarıp sevdiğimden ağladım. Annem ve babamın geleceğini düşünüyordum ama sonra annemin telefonunun yanımda olduğunu hatırladım. Mesajlarda teyzem, annemin vefat ettiğini bildirmişti. O zaman annemin öldüğünü anladık. O günden bu yana babaannemin yanında kalıyoruz. Büyüyünce veteriner olmak istiyorum.”
