Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde patlak veren rüşvet ve yolsuzluk soruşturması, her geçen gün yeni ifadelerle derinleşiyor. Soruşturma dosyasına dâhil olan üç önemli itirafçı, iş insanlarından nasıl baskı ve tehdit yoluyla rüşvet alındığını gözler önüne sererken, aynı zamanda kurulan rüşvet mekanizmasını da detaylarıyla deşifre etti.
“Destek olmazsanız seçilince bunun hesabını sorarım”
Rüşvet çarkıyla ilgili bilgileri paylaşan bir iş insanı, Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in kendisini WhatsApp üzerinden arayarak yerel seçimlerde destek talep ettiğini söyledi. “Olumsuz” ya da “olumlu” bir yanıt vermediğini ifade eden iş insanı, bir süre sonra Böcek’in oğlunun yanına gelerek seçimlerde maddi destek istemesi üzerine, Böcek’i aradığını ve ofisine davet ettiğini aktardı. Böcek, iş insanına, “Seçim dönemindeyiz, destek vermezsen şu anki tüm işlerin büyükşehirden geçiyor” tehdidinde bulundu.
Bu tehdidin ardından Gökhan Böcek, iş insanının ofisine gelerek 1 milyon TL nakit ve 1 milyon TL değerinde 150 yakıt kartı istedi.
Ruhsat karşılığı 1 milyon TL ve lüks cip
Kepez’de akaryakıt istasyonu ruhsatı almak için de rüşvet ödendiğini belirten iş insanı, “Serkan Temuçin ve Gökhan Böcek, ruhsatı alabilmek için 1 milyon TL nakit istediler. Ayrıca, ’07 A… 0007 plakalı Land Rover’ araç verilmeden süreç ilerlemeyecek denildi” şeklinde konuştu.
Aracı finansal kiralama yoluyla temin ettiğini belirten iş insanı, mülkiyet devri yapmadığını ve sonradan icra takibi başlattığını da ekledi. Temuçin’in çocuğunun eğitim masrafları için ise 1 milyon TL talep ettiklerini, bunun 600 bin TL’sini 2024 yılı Aralık’ında, kalanını ise birkaç gün sonra siyah poşette elden verdiğini ifade etti. Ödemenin üzerinden bir hafta geçmeden ruhsat onayının geldiğini bildirdi.
Herhangi bir suç işlemediğini savunan iş insanı, “Baskı ve tehdit altında verdim. Antalya’da yaşanan haksızlıkların ortaya çıkması için bildiklerimi aktarıyorum.” dedi.
“Babamın haberi olmadan bu şehirde kimse iş yapamaz”
Altınova’daki yatırımları için de baskılara maruz kaldığını belirten iş insanı, Gökhan Böcek’in kendisine, “Babamın haberi olmadan bu şehirde kimse iş yapamaz.” diyerek tehditte bulunduğunu ve kendisine, belediyenin yönlendirdiği ekiplerle çalışmaya zorlandığını aktardı.
“Yıllarca başkanın talimatıyla rüşvet paralarını topladım”
Belediyede 25 yıl görev yapan eski başkan yardımcısı Tuncay Sarıhan, rüşvet çarkının nasıl işlediğini tüm detaylarıyla açıkladı. Müteahhitlerden “seçim için” düzenli olarak para toplandığını, Güneş Mahallesi kentsel dönüşümünde birkaç dükkânın Böcek’e, bazı dükkânların ise bürokratlara verildiğini bildirdi. Daire ve dükkânların gizli bir şekilde emanet isimler üzerinden devredildiğini dile getirdi.
Sarıhan, belediyede işi olan müteahhitlerden “yardım/bağış” adı altında düzenli para taleplerinin yapıldığını ve bu paraların bazen elden başkana, bazen vakıf/dernek makbuzlarıyla, bazen de yakın çevredeki kişilere yönlendirildiğini anlattı.
Daha önce bazı kişilerin bu süreçlerde aracı olarak kullanıldığını söyleyen Sarıhan, büyükşehir döneminde olağan dışı rant yaratan imar planı tadilatları ve erken ödemelerin incelenmesi hâlinde rüşvet kaynaklarına ulaşılabileceğini belirtti. Sarıhan, “Yıllarca başkanın talimatıyla rüşvet paralarını topladım, siyah poşetlerle doğrudan kendisine teslim ettim.” dedi.
Muharrem İnce detayı
Sarıhan’ın ifadesinden öne çıkan bir diğer detay ise 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin. Sarıhan, Böcek’in kendisine CHP’nin adayı Muharrem İnce’ye yardım yapılacağını, bu nedenle belediye ile ilişkisi olan müteahhitlerden 200 bin TL toplamasını istediğini belirtti. Topladığı parayı Böcek’in makamına götürdüğünde, burada Muharrem İnce’nin oğlu Salih Arda İnce ile karşılaştığını ifade etti.
Sarıhan, parayı dosya çantasıyla Salih Arda İnce’ye verdiğini, onun da parayı yanında bulunan sırt çantasına koyduğunu aktardı. Bu olayın özellikle kendisine gösterildiğini düşünen Sarıhan, paranın seçim yardımı mı yoksa başka bir siyasi vaat karşılığı mı olduğunu bilmediğini ancak kesinlikle müteahhitlerden toplandığını vurguladı.
“Ben sadece paravanım, mülkler Böcek’e ait”
ANTEPE eski yöneticisi İsmail Erdoğmuş, taşınmaz devirleri üzerinden kurulan düzeni ayrıntılı bir biçimde anlatırken, 2004 yılında Kemer’deki arazinin kendi adına geçirildiğini fakat aslında buna Böcek’in sahip olduğunu kaydetti. Ayrıca, 2016’da bir dairenin tapusunun kendi adıyla geçtiğini, ancak gerçek sahibinin bu durumda da again Böcek olduğunu belirtti.
Erdoğmuş, kendisine ait görünen mülklerin gerçek sahipliğinin Böcek’e ait olduğunu dile getirerek, “Ben sadece paravanım, tapuda adım var ama mülkler Böcek’e ait.” şeklinde konuştu.