Küçükçekmece 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirilen duruşmaya, tutuklu sanıklar arasında yer alan Neslim Güngen ve İnanç Güngen’in bulunduğu bazı diğer sanıklar da katıldı. Duruşmada ayrıca dört müşteki ve tarafların avukatları da hazır bulundu.
Duruşmada savunma yapan tutuklu sanık Neslim Güngen, üzerine atılı suçlamaları reddederek “Ben istihdam sağladım. Fenomen değilim; sadece güzellik salonu işletiyorum. Tek amacım çocuklarım.” şeklinde beyanda bulundu.
Tutuklu sanık Ali Osman Tunca ise hiçbir sözleşme imzalamadığını ve sözleşmelerin nasıl yapıldığı hakkında bilgi sahibi olmadığını söyledi. Sahte evrak düzenlediği ve örgüt üyesi olduğu iddialarını kabul etmeyen Tunca, sanık İnanç Güngen’in kendisine para verdiği yönündeki suçlamaları da reddederek, tahliyesini talep etti.
Duruşma esnasında Neslim Güngen ve diğer tutuksuz sanıklar arasında zaman zaman gergin anlar yaşandı. Bu tartışmalar, salonda bulunan jandarma görevlileri tarafından sakinleştirildi.
Mahkeme heyeti, salonun yetersizliği nedeniyle duruşmanın Silivri’deki Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nun karşısındaki salonda yapılmasına karar verdi. Duruşma yarına ertelendi.
IDDIANAMEDEN
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 10 kişi “mağdur”, 6 kişi “müşteki”, 26 kişi ise “sanık” olarak öne çıkıyor.
İddianamede, 10 Kasım 2023’te İstanbul Emniyeti Mali Suçlarla Mücadele Şubesi’ne yapılan şikayette, Neslim Güngen’in kendisine ait güzellik merkezi aracılığıyla kara para akladığı ve sahte fatura düzenlediği belirtiliyor.
Bazı müştekilerin ifadelerine göre, sanık Neslim Güngen’in güzellik merkezinde işlem yaptıran bazı mağdurlarında yanık, enfeksiyon ve kalıcı yaralar gibi sorunların ortaya çıktığı kaydedildi.
Örgütün, sahte kalfalık ve usta öğretici belgeleriyle eğitim düzeyi yetersiz olan personeli çalıştırdığına dikkat çeken iddianame, böylece halk sağlığını tehlikeye attıkları ve haksız kazanç sağladıkları iddialarını da içeriyor.
İddianamede, sanıklar İnanç Güngen ve Neslihan Güngen tarafından yönetilen suç örgütünün, franchise sözleşmeleri için anlaştığı kişilerin ikna edilmesinde örgüt yöneticileri aracılığıyla sade içeriklerden oluşan sözleşmeler kullandığı belirtiliyor.
Şirketin yüksek cirolar elde ettiği ve kısa sürede franchise bedelinin amorti edildiği yönünde sahte içerikli videolar gösterdiği de iddianamede yer alıyor. Franchise sözleşmesi şartlarını kabul eden kişilerin, imzalanan belgelerle ağır sözleşme şartları nedeniyle zarara uğratıldığı ifade ediliyor.
Franchise bayilerine temin edilen cihazların CE belgesinin bulunmadığı, sahte belgelerin üretildiği ve cihazların arızalanması durumunda servis ve garanti sunulmadığı aktarılıyor.
İddianamede yer alan iddialar, bayilere zorla ürün satıldığı ve almak istemeyenlerin icra tehdidiyle karşılaştığı yönündedir. Sözleşmeleri imzalatmak için de hileli yollarla baskı oluşturulduğu belirtildi.
Hazırlanan MASAK raporlarında, örgütün tüm para transferlerinin aynı banka üzerinden gerçekleştirdiği ve sahte faturalar düzenleyerek bu bankadan yüksek meblağlarda kredi çekmeye çalıştığı gözler önüne seriliyor.
İddianamede, Neslim Güngen ve eşi İnanç Güngen hakkında bir dizi suçlamadan dolayı toplamda 49 yıl 8 aydan 154 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Diğer 24 sanık içinde benzer suçlardan hapis cezası isteniyor.