Goldman Sachs Başkan Yardımcısı Robert Kaplan, altının bu yıl başından itibaren yüzde 40 oranında değer kazanarak 4 bin dolara ulaştığını belirterek, bu durumun piyasadaki derin endişeleri gösterdiğine dikkat çekti. Kaplan, altının güvenli liman rolünün artık ABD Hazine tahvillerinden daha öncelikli hale geldiğini ifade etti. Bunun nedeni, artan federal bütçe açığına dair endişelerin yatırımcıları tahvillerden uzaklaştırması ve mali riskleri daha belirgin hale getirmesi olarak öne çıkıyor.
Kaplan, altının yıl başından bu yana yaşadığı önemli yükselişe atıfta bulunarak, bunun göz ardı edilmemesi gereken bir durum olduğunu vurguladı. “Bu, dikkate almamız gereken bir kırmızı ışıktır,” diyen Kaplan, metalin güvenli liman işlevini üstlenmesinin ABD’nin mali politikalarına ilişkin artan kaygılardan kaynaklandığını dile getirdi.
Yatırımcıların altın alımına yöneldiğini ifade eden Kaplan, bununla birlikte 10 yıllık ABD Hazine tahvil getirilerinin piyasa normlarına uygun bir şekilde artmadığını belirtti. Kaplan, “10 yıllık Hazine tahvili şu an bir güvenli liman gibi işlemiyor, altın bunun yerini almış durumda. Normalde, jeopolitik ya da devlet kaynaklı stres dönemlerinde talep genellikle tahvillere yönelirken, bu sefer durum farklı,” şeklinde konuştu.
Kaplan, bu durumu etkileyen en önemli faktörün ABD’nin hızla artan bütçe açığı olduğunu ifade etti. Bu konuda net bir çözüm üretilmesi gerektiğini ancak bunun henüz ortaya çıkmadığını da sözlerine ekledi.
Goldman Sachs ayrıca, Batı dünyasından gelen güçlü Borsa Yatırım Fonları (ETF) girişlerinin yanı sıra merkez bankası alımlarının etkisiyle altın fiyatı tahminini, Aralık 2026 için ons başına 4300 dolardan 4900 dolara çıkardı.
Goldman, “Yükseltilmiş altın fiyatı tahminimiz için risklerin hâlâ yukarı yönlü olduğunu düşünüyoruz. Özel sektörün portföy çeşitlendirmesinin, nispeten küçük altın piyasasına yönelik arayışının ETF hacmini tahminlerimizin üzerine çıkarabileceği olasılığı mevcut,” açıklamasında bulundu.
