Harvard Üniversitesi’nden ünlü astrofizikçi Avi Loeb, Güneş Sistemi’ne giren gizemli bir gök cisminin “doğal olmayan bir kökene sahip olabileceği” görüşünü ifade etti.
Loeb, temmuz ayında keşfedilen 3I/ATLAS adlı yıldızlararası ziyaretçi ile ilgili olarak, bu cismin “bir kuyruklu yıldız gibi görünen teknolojik bir nesne, yani bir tür Truva Atı olabileceği” konusunda uyarıda bulundu.
Profesör, “Elimizde Güneş Sistemi civarında kaç tane dünya dışı sonda bulunduğuna dair herhangi bir bilgi yok” diyerek, önümüzdeki aylarda elde edilecek verilerin büyük bir öneme sahip olacağını vurguladı. Loeb, 3I/ATLAS’ın tamamen doğal olmama ihtimalinin yüzde 30 ila 40 arasında olduğunu belirtti.
ARALIK’TA DÜNYA’YA EN YAKIN KONUMDA OLACAK
Loeb, değerlendirmesinin, Aralık ayında gök cisminin Dünya’ya yaklaşık 270 kilometre kadar yaklaşmasıyla birlikte değişebileceğini kaydetti. Ayrıca, Jüpiter’e doğru ilerleyen bir uzay aracının kasım ayında yapacağı gözlemlerin de belirleyici olacağını ifade etti.
Nadir görülen yıldızlararası ziyaretçi, gezegenlerin yörünge düzlemi ile olağanüstü bir hizalanma sergileyerek, Mars yörüngesindeki uyduların 3I/ATLAS’ı gözlemlemesine olanak tanıdı.
NASA’nın Perseverance gezgini tarafından çekilen fotoğraflarda, cisim devasa bir silindir olarak görünüyor; bu durum sosyal medyada “uzaylı teknolojisi” tartışmalarını yeniden gündeme getirdi.
MARS’TAN GELEN GÖRÜNTÜLER VE ŞEKİL TARTIŞMASI
Loeb, Mars gezgininin “Navcam” kamerasının görüntülerini incelediğini ve silindirik şeklin muhtemelen bir optik yanılsama olduğunu belirtti. Kameranın, 10 dakika boyunca yüzlerce görüntüyü üst üste kaydetmesi sebebiyle yuvarlak bir nesnenin uzamış bir “kütük” gibi görünmüş olabileceğini söyledi.
Profesör, 3I/ATLAS’ın muhtemelen daha küresel bir yapıda olduğunu fakat yine de yaklaşık 45 kilometre çapında devasa bir cisim olabileceğini aktardı.
YEŞİL PARILTI VE UZAY GEMİSİ İDDİASI
Avustralya Bilimsel ve Endüstriyel Araştırma Kurumu’ndan (CSIRO) emekli bilim insanı Dr. Horace Drew, bazı görüntülerdeki gizemli yeşil parıltının, nesnenin yüzeyinin nikel kaplama olmasından kaynaklanabileceğini öne sürdü. Drew, “Bu bir kuyruklu yıldız değil” diyerek, Dünya yapımı uzay teknolojilerinde de benzer yüzey kaplamalarının kullanıldığını hatırlattı.