ABD yönetiminin izlediği korumacı politikalar, piyasalarda belirsizlik yaratmayı sürdürüyor. Bu ortamda, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın yaptığı son açıklamalar, yatırımcıların dikkatini çekmiş durumda.
Ulusal İşletme Ekonomisi Derneği’nin (NABE) yıllık toplantısında konuşan Powell, bilanço küçültme uygulamasını durdurma olasılıklarının bulunduğunu ifade etti. Powell, “Amacımız, rezerv seviyelerinin yeterli koşullar altında olduğunu düşündüğümüz noktanın üstüne çıktığımızda bilanço küçültmeyi durdurmak. Gelecek aylarda bu noktaya yaklaşabileceğimiz öngörüsü var ve bu karar için birçok göstereci izliyoruz.” şeklinde konuştu.
Analistler, Fed’in bu tür bir adımının sıkılaşma döngüsünün sona yaklaştığına dair bir işaret olarak yorumlanabileceğini belirtiyor.
Konuşmasında enflasyonun artışına değinen Powell, iş gücü piyasasında aşağı yönlü risklerin bulunduğunu da vurguladı.
Powell’ın açıklamalarının ardından, para piyasalarında faiz indirimine yönelik beklentilerin güçlendiği ifade ediliyor.
Trump, Çin ile ilişkilere dair mesaj verdi
Diğer yandan, ABD ile Çin arasında potansiyel bir tarife çatışmasının yeniden alevlenebileceği beklentileri yatırımcıların radarında. Beyaz Saray’da yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile olan ilişkilerinin “harika” olduğunu belirterek, zaman zaman gerginlikler yaşanabileceğini kaydetti.
Trump, Çin ile ilişkilerin iyi yönde gelişeceği umudunu dile getirdi. Ayrıca, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımında, Çin’in ABD’den soya fasulyesi almaktan (kasıtlı olarak) kaçınmasının “ekonomik açıdan düşmanca” bir tutum olduğunu söyledi ve buna karşılık olarak yemeklik yağ ticaretini sonlandırmayı değerlendirdiklerini ifade etti.
Uluslararası Para Fonu (IMF), küresel ekonomik büyüme tahminini bu yıl için yüzde 3’ten yüzde 3,2’ye yükseltti.
Bunun yanında ABD’de IMF ve Dünya Bankası’nın yıllık toplantıları da takip edilirken, hükümetin yeniden açılmasına ilişkin gelişmeler de yatırımcıların dikkatini çeken unsurlardan biri oldu.
ABD’deki büyük bankaların olumlu bilanço açıklamaları ve IMF’nin 2025 küresel büyüme tahminini revize etmesi, piyasalardaki risk iştahını artırmaya yardımcı oldu.
Altında yeni rekor görüldü
Bu gelişmelerle birlikte varlık fiyatlarında dalgalanmalar gözlemlenirken, altın tarihi zirvesini korumaya devam ediyor. Dün artan tarife gerginlikleri ve Fed’in faiz indirimine dair beklentilerle ons altın, 4,179.78 dolara kadar çıkmışken, ardından gelen satışlarla günü 4,142 dolardan kapadı.
Yeni işlem gününde 4,193.7 dolara ulaşarak rekorunu tazeleyen ons altın, şu an itibarıyla yüzde 1.1 artışla 4,185 dolardan işlem görmektedir.
Tahvil piyasalarında ise alış ağırlıklı bir seyrin izlendiği görülmektedir. ABD’nin 2 ve 10 yıllık tahvil faizlerinde gözlenen düşüş dikkat çekiyor. Fed beklentilerine en duyarlı göstergelerden biri olan ABD’nin 2 yıllık tahvil faizi, Powell’ın açıklamaları sonrası yüzde 3.4720’ye gerileyerek 5 Eylül’den bu yana en düşük seviyede.
ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi de dün yüzde 4 seviyesine kadar inmişken, şu anda yüzde 4.01 seviyesinde işlem görüyor.
Gevşeme beklentileriyle Dolar Endeksi, dünkü günü yüzde 0.3 düşüşle 99 seviyesinde kapatırken, güncel olarak da yüzde 0.2’lik bir azalışla 98.8 seviyelerinde seyrediyor.
Brent petrolün varil fiyatı, küresel gelişmeler ve petrol arzı ile ilgili haber akışları doğrultusunda dün 61.3 dolara inerek Mayıs 2025’ten bu yana en düşük seviyeye geriledi. Şu anda Brent petrol varili yüzde 0.1 artışla 62.1 dolardan işlem görüyor.
ABD ile Çin arasındaki gerilimlerin yarattığı endişeler nedeniyle kripto para piyasasında da önemli fiyat hareketleri yaşanıyor. Bitcoin, dün yüzde 2 değer kaybederek 112,822 dolardan kapanırken, yeni işlem gününde de düşüşüne devam ederek 112,265 dolardan işlem görmektedir.
Kurumsal tarafta, üçüncü çeyrek bilançolarında gelir ve kar artışı bildiren JPMorgan Chase ve Goldman Sachs’ın hisseleri yaklaşık yüzde 2 değer kaybederken, Wells Fargo’nun hisseleri yüzde 7’nin üzerinde, Citigroup’un hisseleri ise yüzde 7’ye yakın yükseldi.
Bu gelişmelerle birlikte New York Borsası’nda S&P 500 endeksi yüzde 0.16, Nasdaq endeksi yüzde 0.76 değer kaybederken, Dow Jones endeksi ise yüzde 0.44’lük bir artış kaydetti. ABD’deki endeks vadeli kontratlar ise güne olumlu bir başlangıç yaptı.
Avrupa borsaları İngiltere hariç negatif seyretti
Avrupa borsaları dün İngiltere hariç genel olarak satış ağırlıklı bir seyir izledi. Orta Doğu’daki ateşkesin yarattığı iyimserliklere rağmen ABD ile Çin arasındaki tartışmaların yeniden artabileceği endişeleri bölge borsa piyasalarında etkili oldu.
Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, Fransa’daki bütçe krizine rağmen Euro Bölgesi tahvil piyasasında düzensizlik işaretleri görmediğini açıkladı.
Fransa Başbakanı Sebastien Lecornu, tartışmalı emeklilik reformunun 2027’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar askıya alınması için parlamentoya teklif götüreceklerini duyurdu.
Bölgedeki jeopolitik gelişmeler de dikkatle izlenirken, ABD Hazine Bakanı Scott Bessent, Avrupa’nın Rusya karşısında baskıyı artırması gerektiğini ifade etti.
Dün açıklanan verilere göre Almanya’da enflasyon, gıda ve hizmet fiyatlarındaki artış sonucu eylülde yüzde 2.4 seviyesine çıktı. Dün İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0.10 yükselirken, İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0.22, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0.18 ve Almanya’da DAX 40 yüzde 0.64 değer kaybetti. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar karışık bir görünümle güne başladı.
Asya borsaları pozitif seyrediyor
Asya piyasalarında ise pozitif bir seyir öne çıkmakta. Fed’den gelen gevşeme beklentileri, ABD-Çin arasında oluşabilecek tarife çekişmelerinin önüne geçiyor. Bölgeden gelen ekonomik veriler, Çin’deki tüketici ve üretici fiyatlarındaki düşüşün yavaşladığını gösterse de, deflasyonist baskıların hâlâ sürdüğünü ortaya koyuyor. Çin’de Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) eylülde yıllık bazda yüzde 0.3 ile beklentileri aşarak gerilerken, Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) de yüzde 2.3 ile tahminlere paralel bir düşüş kaydetti. Eylül ayında TÜFE’deki gerileme, bir önceki aya göre hız kesti.
Analistler, deflasyonist baskıların devam etmesi durumunda Çin hükümetinin ekonomiyi destekleyici adımlar atabileceği yönündeki beklentilerin güçlendiğini ve bunun Çin borsasını desteklediğini ifade ediyor.
Japonya’da ise ağustos ayında sanayi üretiminin aylık bazda yüzde 1.5, yıllık bazda da yüzde 1.6 azaldığı bildirilirken, kapasite kullanım oranının da benzer bir dönemde aylık yüzde 2.3 düştüğü görüldü.
Japonya’daki siyasi gelişmeler de sıkı bir şekilde takip ediliyor. Yeni Başbakan İşiba Şigeru’nun halefinin 21 Ekim’deki meclis oturumunda belirleneceği bildirildi.
Tüm bu gelişmeler ışığında kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1.8, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0.2, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 1.4 ve Güney Kore’de Kospi endeksi ise yüzde 2.3 oranında yükseldi.
VİOP akşam seansında yükseldi
Dün satış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü yüzde 2.27 düşüşle 10,316.40 puandan kapattı. Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda (VİOP) ise BIST 30 endeksine dayalı ekim vadeli kontrat, akşam seansında normal seans kapanışına göre yüzde 0.1 değer kaybetti.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, G20, IMF ve Dünya Bankası’nın yıllık toplantılarına katılmak üzere ABD’ye gitmiş durumda.
Dolar/TL ise dünkü kapanışını 41.8170’ten kapatmasının ardından, bugün bankalararası piyasanın açılışında 41.8340’tan işlem görüyor.
Analistler, yurt içinde bütçe dengesi ve yurtdışında Euro Bölgesi sanayi üretimi ile ABD’de New York Fed imalat sanayi endeksi verilerinin bu gün takip edileceğini ifade ediyor. Ayrıca, federal hükümetin kapanması nedeniyle kamu kurumlarına ait veri akışının olmayacağı biliniyor. BIST 100 endeksinde 10,200 ve 10,100 puan seviyelerinin destek, 10,400 ve 10,500 seviyelerinin ise direnç konumunda olduğunu vurguluyorlar.