Yazmacı, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Gazze’de yaşanan insanlık dramının artık sadece bir bölgesel mesele olmadığını, bu durumun vicdan sahibi herkesin bir sınavı olarak değerlendirildiğini vurguladı.
Gazze’ye yönelik İsrail saldırılarında binaların yerle bir olduğunu, okulların, hastanelerin ve camilerin hedef alındığını dile getiren Yazmacı, burada hayatını kaybeden kadın ve çocukları andı.
Gazze’nin mevcut durumunun son derece yıkıcı olduğunu aktaran Yazmacı, Türkiye’nin bu bölgenin yanında olmaya devam edeceğini ifade etti.
Ateşkesin sağlanması ve Şarm el-Şeyh Barış Zirvesi’nde imzalanan Niyet Beyanı hakkında bilgi veren Yazmacı, bu beyanın kalıcı ateşkes yönünde önemli bir adım teşkil ettiğini belirtti.
Yazmacı, konuşmasına şu şekilde devam etti:
“Türkiye, Mısır, Katar ve ABD’nin öncülüğünde gerçekleşen bu zirve, Gazze’de ateşkesin sürdürülmesi, rehin-tutuklu değişimi ve insani yardımların kesintisiz bir şekilde ulaştırılması konularında uluslararası bir mutabakata zemin hazırladı. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın zirvede yer alması, Türkiye’nin yalnızca diplomatik değil, insani vicdan diplomasisinin de merkezinde bulunduğunu gösterdi. Türkiye’nin garantör sıfatıyla üstlendiği rol, sahada ve uluslararası diplomasi masasında belirleyici bir etkisi olacağını ortaya koyuyor. Türkiye, ateşkesin yalnızca başlamasını değil, onun kalıcılığını da sağlayacak bir ülke olacaktır.”
Ateşkesin tarihi bir adım olduğunu kabul eden Yazmacı, bu süreçte ihlallere karşı her zaman dikkatli olunması gerektiğine işaret etti. Türkiye’nin yalnızca diplomatik değil, teknik düzeyde de etkin bir rol üstlendiğini söyleyen Yazmacı, ülkemizin Katar ve Mısır ile birlikte ‘saha izleme-gözetim’ görevi üstleneceğini kaydetti. Öncelikli hedeflerinin Gazze’nin yeniden inşası olacağını ifade eden Yazmacı, Cumhurbaşkanımızın belirttiği üzere, bu mutabakatın Filistin sorununu çözmek için bir belge değil, kalıcı barış ve yeniden inşaya kapı aralayan bir adım olduğunu vurguladı. Türkiye, AFAD, TİKA ve Kızılay aracılığıyla Gazze’deki insani yardım koridorlarının koordinasyonunda aktif bir görev üstlenecek ve kalıcı projeler için çalışmaları hızla hayata geçirecektir.
