İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Diyarbakır’da gerçekleştirilen “Türkiye’nin Huzuru” toplantısında önemli açıklamalarda bulundu.
Bakan Yerlikaya, terörsüz Türkiye sürecini değerlendirirken, bu sürecin yalnızca bir güvenlik meselesi olmadığını, aynı zamanda huzur, kalkınma ve kardeşliği pekiştiren bir proje olduğunu vurguladı.
Yaptığı konuşmada, terörsüz Türkiye’nin, yaşam hakkı, huzur ve güvenliğin teminat altına alındığı bir ülke anlamına geldiğini belirtti. “Burası, milli iradenin kayıtsız şartsız hakim olduğu, silahların değil sözlerin konuştuğu bir Türkiye olmalıdır,” diyerek sözlerine devam etti.
Terörsüz Türkiye, üreterek istihdam sağlayan, bölgesel kalkınmayı gerçekleştiren bir ülke olacak. Bu, bağımsızlık ve egemenlik mücadelesinin devam ettiğini gösterir. Türk’ün, Kürt’ün ve her inanç ve kimliğin kardeşçe yaşadığı bir vatanı simgeler.
Bu bağlamda, Terörsüz Türkiye, sadece bir güvenlik projesi değil; aynı zamanda huzur, kalkınma ve kardeşliği geliştirme amacını güden bir hedef olarak tanımlanabilir.
Çocuklarımızın korkusuzca büyüdüğü, şehirlerimizin canlandığı, dağların, vadilerin ve sokakların barış sesleriyle dolduğu bir Türkiye hedeflenmektedir. Terör örgütlerinin hiçbir gencimizi etkilemediği, demokrasinin ve hukukun güçlendiği, uluslararası alanda söz sahibi olan, bölgesinde lider bir ülke olarak tanımlanmaktadır.
“Terörsüz Türkiye, bir ‘milli mücadele’ alanıdır”
Bakan Yerlikaya, terörün insanlığın ortak düşmanı olduğunu belirterek, bu tehdidin bertaraf edilmesinde herkesin dikkatli olması gerektiğini vurguladı. Ancak, bu hedefe yönelik sabotaj niyetinde olan bazı kişilerin de var olduğuna dikkat çekti.
Terörsüz Türkiye, bir “milli mücadele” sahası olarak tanımlandı ve bu alanda terör destekçilerine, propagandası yapanlara ve kardeşliğe zarar veren unsurlara yer olmadığı ifade edildi.
Ayrıca, devlete ve ulusun ortak değerlerine yönelik saldırıların bir provokasyon olduğunu belirten Yerlikaya, bu tür eylemlerinin yalnızca siyasi değil, aynı zamanda toplumsal bir tehdit oluşturduğunu açıkladı.
“Polislerimize düşman deme cüretine kimse kimseyi itmesin”
Bakan Yerlikaya, fedakarca çalışan polislere karşı yapılan olumsuz söylemlere lanet etti. “Hiç kimse, vatanımızın güvenliği için canını hiçe sayan polisimize ‘düşman’ deme alçaklığına cüret edemez,” diye kaydetti. Bu söylemlerin kabul edilemez olduğunu ve bu konuda taviz verilmeyeceğini ifade etti.
Polislerin, aziz milletin evlatları olduğunu belirten Bakan Yerlikaya, onların vatanın güvenliği için hayati bir rol oynadıklarını ve bu nedenle takdir edilmesi gerektiğini vurguladı.
Siyasi fikirler ile devlete ve milletin değerlerine yapılan hakaretler arasında net bir fark olduğunu ifade eden Yerlikaya, milli birliği ve beraberliği zedeleyecek her türlü söylemin terörizme hizmet edeceğini belirtti. Huzur ve güvenliğin sağlanmasının, Türkiye’nin geleceği açısından kritik bir öneme sahip olduğunu sözlerine ekledi.
Bağlılık ve dayanışmanın artırılarak terörün gündemden silinmesinin mümkün olduğunu belirten Bakan, yürütülen mücadelede halkın sağduyusunun ve kardeşlik bağlarının gücüne değindi. Terörsüz bir Türkiye için, umudun ve kalkınmanın hâkim olduğu bir geleceği birlikte inşa etme arzusu mevcut.
Son olarak, milletin cesareti ve devletin kararlılığıyla terörün tamamen yok olacağını belirtirken, birlikteliğin ve kardeşliğin korunması gerektiğinin altını çizdi. “Biz birlikte Türkiye’yiz!” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
