İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İBB Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu ve beraberindeki dört kişi hakkında “casusluk” suçlamasıyla yürütülen soruşturmayı sürdürüyor. Şüpheliler arasında Necati Özkan, Merdan Yanardağ, Melih Geçek ve Hüseyin Gün yer alıyor.
Soruşturma çerçevesinde, Hüseyin Gün hakkında Türkiye’nin Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından hazırlanan ön raporda, Gün’ün çalışanı B.Y.’nin ifadelerine yer verilmektedir. B.Y, Gün ile yaptıkları sohbetlerde, Türkiye’ye yönelik olumsuz gelişmeler hakkında Gün’ün “Bak ben dün bu konularla ilgili görüşmüştüm, bugün bunlar oldu” şeklindeki ifadelerini aktardı.
B.Y, Gün’ün Türkiye’nin lehine herhangi bir duruma hiç sevinmediğini, aksine olumsuz durumlara sevindiğini belirtti. B.Y ayrıca, Gün’ün TELE1’in sahibi Merdan Yanardağ’a zarf içerisinde para götürme talimatı verdiğini, bu işlemi ikişer defa gerçekleştirdiğini ifade etti. Paranın miktarı ise, 10 bin ve 5 bin avro olarak kaydedildi.
Gün’ün hesap hareketlerinde dikkat çeken detaylar
Hazırlanan raporda, B.Y.’nin beyanlarının incelenmesi sonrasında, 19 Nisan 2023’te Gün’ün bankasından 10 bin avro çekildiği belirlenmiştir. Aynı raporda, Gün’ün 2018-2025 yılları arasında 117 milyon 285 bin 409 lira çektiği, hesabına ise 32 milyon 887 bin 514 lira yatırıldığı ifade edildi. Gün’ün yurt içi ve yurt dışından gönderilen para miktarının 84 milyon 397 bin 894 lira olduğu ve bunun bir kısmının nakit olarak çekildiği gözler önüne serildi.
Gün’ün mülkleri incelendiğinde herhangi bir alım işlemi kaydedilmediği, aynı zamanda B.Y.’nin iddialarına göre, Gün tarafından A.Ö.B. isimli kişiye toplamda 396 bin 582 lira para transferi yapıldığı yer aldı.
İhbarcı Ü.D.A’nın açıklamaları
Soruşturma sürecinde ihbarcı olarak ifadesine başvurulan Ü.D.A, Hüseyin Gün ile tanışmasının annesi aracılığıyla olduğunu açıkladı. Gün’ün 2004 yılında annesi ile tanıştıktan sonra yurt dışı bağlantıları kurduğunu, birçok sermaye grubu ile iş yapma niyetinde bulunduğunu belirtti. Ü.D.A, bu ortaklık sonucunda Avicenna Capital ve Avicenna Holding gibi şirketlerin kurulduğunu aktardı.
Aynı zamanda Ü.D.A, Gün’ün şirketlerin elde ettiği kar ve sermayeyi annesinin onayı olmadan yurt içi ve yurt dışında çeşitli şirketlere aktardığını, söz konusu paraların Türkiye’de faaliyet gösteren ancak etkin olmayan bazı savunma sanayi şirketlerine yönlendirildiğini ifade etti.
Devlet yöntemleri üzerine iddialar
Gün’ün Cellcrypt adlı bir kripto yazılım programını devlet yetkililerine pazarlamaya çalıştığını ve bu yazılımın gizli bilgileri açığa çıkarmak için tasarlandığını öne süren Ü.D.A, Hüseyin Gün’ün uluslararası alanda teknolojik cihazlar kullanarak işlem yapma niyetinde olduğunu ekledi. Ayrıca, Gün’ün, polisin dikkatini çekmemek için aracında sinyal kesici bulundurduğuna dair bilgi verdi.
Gün’ün çeşitli ülkelerde sık sık seyahatte bulunduğunu, bu sırada ailesinin ve çeşitli şahısların destekleriyle bazı iş birlikleri içinde olduğunu düşündüğünü belirten Ü.D.A, Hüseyin Gün’ün 2016 yılındaki bazı ekonomik dalgalanmalara dair çevresine şüpheli telkinlerde bulunduğunu ve bu durumun etrafındaki kişilerin varlıklarını yurt dışına aktarmalarına neden olduğunu ifade etti.
Son olarak, Ü.D.A, Gün’ün Özbekistan’daki mevcut yönetimi devirmek amacıyla bağlantılar kurduğuna, birçok ülkenin istihbarat kurumlarıyla işbirliği yaptığına dair bilgiler aktardı. Bu bağlamda, finansman taleplerinde bulunduğu ve belirli muhalif gruplar ile ilişkileri olduğuna dair bulgular sundu.
