ABD Yüksek Mahkemesi, eski Başkan Donald Trump’ın uygulamaya koyduğu olağanüstü gümrük vergilerinin hukuka uygunluğunu ele alacak. Bu vergilerin, 10 yıl boyunca toplamda 3 trilyon dolarlık bir gelir sağlaması öngörülüyor, ancak alt mahkemeler bu uygulamayı yasadışı olarak değerlendirmişti.
Yüksek Mahkeme, Trump’ın gümrük vergilerini getirmek için kullandığı olağanüstü yetkilerin hukuki dayanağını araştıracak.
Önceki aşamalarda, üç ayrı alt mahkeme, Trump’ın küresel ölçekte gümrük vergisi uygulamak için kullandığı yetkilerin yasadışı olduğuna karar vermişti.
Trump tarafından atanan ve genellikle başkanlık yetkisinin geniş kullanımını destekleyen üç yargıcın görev yaptığı Yüksek Mahkeme, meseleyle ilgili nihai kararı verecek. Mahkeme, yaklaşık iki düzine temyiz başvurusunda, büyük ölçüde Trump’ın yanında konumlanarak, bazı politikaların geçici olarak yürürlüğe girmesine izin vermişti. Ancak bu dava, Trump politikaları üzerine Yüksek Mahkeme’nin vereceği ilk kesin karar olma özelliği taşıyor. Hem siyasi hem de mali açıdan büyük riskler içeriyor.
Trump, gümrük vergilerini ekonomisinin ve dış politikasının merkezine yerleştirirken, Yüksek Mahkeme’nin aleyhine bir karar vermesi durumunu “felaket” olarak tanımladı.
GÜMRÜK VERGİLERİ NASIL UYGULANDI?
Gümrük vergileri, bitmiş ürünlerin veya parçaların ithalatını gerçekleştiren şirketler tarafından ödeniyor ve bu ek maliyetler çoğunlukla tüketicilere yansıtılıyor.
Hükümetin raporlarına göre, eylül ayı itibarıyla bu vergilerden 195 milyar dolarlık gelir elde edildi.
Anayasa, gümrük vergisi koyma yetkisini Kongre’ye tanıyor. Ancak Trump, 1977 tarihli Uluslararası Olağanüstü Ekonomik Yetkiler Yasası çerçevesinde ulusal bir olağanüstü hal ilan ederek, Kongre onayı alınmaksızın hareket etme yetkisi talep etti.
Trump, şubat ayında ABD sınırından yasa dışı göçmen ve uyuşturucu akışının ulusal bir olağanüstü hal oluşturduğunu belirterek, Kanada, Meksika ve Çin’e gümrük vergisi uygulamak için bu yasayı devreye aldı. Bu ülkelerin durumu engellemek için yeterli çabayı göstermediğini öne sürdü.
Nisan ayında ise ABD’nin uzun süredir devam eden ticaret açıklarını “ulusal bir olağanüstü hal” olarak tanımlayarak, küresel gümrük vergilerini devreye sokma kararı aldı.
ALT MAHKEMELER TRUMP’IN ALEYHİNE KARAR VERDİ
Liberteryen görüşe sahip işletmeler ve bazı eyaletler, Trump’ın gümrük vergilerini federal mahkemeye taşıdı.
Trump’ın uygulamalarına itiraz edenler, özel bir ticaret mahkemesi, Washington’daki bir bölge mahkemesi ve aynı şehirdeki iş dünyası odaklı bir temyiz mahkemesinden olumlu sonuç aldılar.
Bu mahkemeler, uygulamanın dayandığı yasada gümrük vergilerinin açıkça belirtilmediğine dikkat çekerek, Trump’ın bu vergileri yasal bir zeminle meşrulaştıramayacağına hükmetti. Buna rağmen, mahkemeler gümrük vergilerinin yürürlükte kalmasına izin vermiştir. ABD Temyiz Mahkemesi, kararını Yüksek Mahkeme’nin, Kongre’nin “muazzam ekonomik ve siyasi öneme sahip” konularda açık bir irade beyanı gerektirdiği “büyük sorular” ilkesine dayandırarak verdi.
MAHKEME HIZLI KARAR ALABİLİR
Yüksek Mahkeme, davayı eylül ayında değerlendirmeye almayı kabul etti ve duruşmaları iki ay içinde planladı. Mahkeme süreçleri açısından olağanüstü hızlı kabul edilen bu durum, yargıçların ivedilikle hareket etme arayışını gösteriyor.
Genellikle, kamuoyunu yakından ilgilendiren dava süreçleri altı ay ya da daha uzun sürerken, Yüksek Mahkeme zaman baskısı altında hızla karar verebilme kabiline sahip. Son zamanlarda, TikTok davasında olduğu gibi, mahkeme bir hafta içerisinde oybirliğiyle karar alarak hızlı bir süreç sergilemişti. Bu karar, söz konusu uygulamanın, Çinli ana şirketi tarafından satılmadığı takdirde yasaklanmasını öngören yasa ile ilgiliydi.
Çin ile yürütülen müzakereler devam ederken, Trump yasanın yürürlüğe girmesini engellemek adına birkaç kez müdahale etti.


