🎧 Radyo Daldal Hemen Dinle 🎶
  1. Haberler
  2. Dünya
  3. Sheinbaum’un Tacizi: Kadınlar İçin Yeni Bir Savaş

Sheinbaum’un Tacizi: Kadınlar İçin Yeni Bir Savaş

Meksika’nın ilk kadın Devlet Başkanı Claudia Sheinbaum’ın sokakta tacize uğraması, erkek şiddetinin yaygınlığını gözler önüne sererken, kadınların mücadelesine dair önemli bir mesaj verdi.

Geçtiğimiz hafta, Sheinbaum destekçilerine konuşma yaparken bir adamın tacizine uğradı. Sosyal medyada yayımlanan görüntülerde, orta yaşlı bir erkeğin Sheinbaum’un omzuna kolunu attığı, göğsüne dokunmaya çalıştığı ve onu öpmeye teşebbüs ettiği yer alıyor. Sheinbaum, adamın ellerini iterek ve bir güvenlik görevlisinin araya girmesiyle durumu kontrol altına aldı.

 

Olayın hemen ardından, Sheinbaum tacizci hakkında suç duyurusunda bulunacağını açıkladı. Tacizin tüm kadınlara yöneltilmiş bir saldırı olduğunu duyuran Sheinbaum, ülke genelindeki cinsel taciz yasalarının gözden geçirilmesi gerektiğini de vurguladı. “Bunu bir kadın olarak ve Meksikalı kadınların adına yapıyorum” dedi.

 

Kadın hakları aktivistlerine göre bu olay, Meksika’da benzer davranışların ne denli yaygın hale geldiğini bir kez daha gösteriyor. Feminist kolektif Las Libres’ten Veronica Cruz, bu durumun Başkan Sheinbaum için erkek şiddeti konusunda güçlü bir mesaj verme fırsatı sunduğunu belirtti. Cruz, “Kadınlar her gün böyle taciz ve korkutma durumlarıyla karşılaşıyor. Bu durumun cumhurbaşkanına bile yaşanıyor olması, sorunun ciddiyetini ortaya koyuyor” şeklinde konuştu.

 

VERİLER NE SÖYLÜYOR?

 

Sheinbaum’un maruz kaldığı olay, aslında Meksika’daki her yaştan kadının gündelik yaşamında karşılaştığı bir durumu simgeliyor. Ulusal İstatistik ve Coğrafya Enstitüsü (INEGI) verileri, Meksikalı kadınların %45’inin sokakta tacize uğradığını gösteriyor.

 

Uzmanlar, sokak tacizine maruz kalan kadınların genelde yaşadıkları travmanın fiziksel ve psikolojik etkilerini deneyimlediklerini ifade ediyorlar. Bu belirtiler arasında kafa karışıklığı, kaygı, utanç ve stres bulunuyor.

 

INEGI’nin 2021 raporuna göre, 15 yaş ve üzerindeki Meksikalı kadınların %70.1’i hayatlarının bir döneminde en az bir tür şiddete maruz kalıyor. Veri platformu Statista’ya göre, 2024 yılında cinsiyetleri nedeniyle 797 kadın öldürüldü.

 

2023 yılında BM Latin Amerika ve Karayipler Ekonomik Komisyonu (ECLAC), Meksika’da her 100 bin kadın başına 1.3 kadın cinayeti olduğunu bildirdi. Bu, günde iki kadından fazlasının öldürüldüğü anlamına geliyor.

 

HANGİSİ SUÇ, HANGİSİ DEĞİL?

 

Meksika’nın tüm eyaletlerinde kadın cinayeti suç olarak tanımlanırken, cinsel taciz sadece bazı eyaletlerde suç sayılıyor. Federal Ceza Kanunu’na göre cinsel taciz, bir kişinin sürekli olarak rahatsızlık vermesi olarak tanımlanıyor. Ancak Meksika’daki 32 federal birimden yalnızca 16’sında bu eylem suç kabul ediliyor.

 

LATİN AMERİKA’DA EŞİTLİK MÜCADELESİ

 

Latin Amerika, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda önemli adımlar atmaya çalışıyor. Son iki dekadda, bölge en kapsamlı toplumsal cinsiyet eşitliği yasalarını uygulamaya koymuş durumda. Meksika, Kosta Rika ve Arjantin gibi ülkelerde, siyasi parti listelerinde kadın ve erkek eşit temsili zorunlu hale getiren reformlar gerçekleştirilmiştir.

 

Latin Amerika, birçok kadının devlet başkanlığı yaptığı bölgelerden biri konumundadır. Sheinbaum’un yanı sıra, Şili’de Michelle Bachelet, Arjantin’de Cristina Fernandez de Kirchner ve Brezilya’da Dilma Rousseff gibi kadın liderler de görev yapmıştır.

 

Ancak bu temsilde artış, sıklıkla erkek düşmanı tepkilere neden olmuştur. Kadınların kamusal alanda daha fazla görünür hale gelmesi, ataerkil normların ne kadar kuvvetli olduğunu da ortaya koymaktadır.

 

SEMBOLİK BİR TAHAKKÜM GÖSTERİSİ

 

Feminist araştırmacılar, bu durumu “toplumsal cinsiyet temelli politik şiddet” olarak değerlendirmektedir. Bu şiddet yalnızca fiziksel saldırılarla sınırlı kalmayıp, karalama kampanyaları, dijital taciz ve kadın siyasetçileri hedef alan tehditlerle de kendini göstermektedir. Kadın düşmanlığı burada, kültürel bir kalıntı olmanın ötesinde, kadınları cezbetmek için kullanılan bir siyasi araç haline gelmiştir.

 

Sheinbaum’ın maruz kaldığı taciz olayı, kadınların güçlenmesine karşı sembolik bir güç gösterisidir. Ekvador, Arjantin ve Şili’deki araştırmalar, sokakta kadınlara yönelik tacizin bu bölgelerde günlük yaşamın bir parçası olduğunu ortaya koymaktadır.

 

BİLDİĞİMİZ DİĞER ÖRNEKLER

 

Brezilya’nın eski devlet başkanı Dilma Rousseff, 2011-2016 yılları arasında görevdeyken sürekli cinsiyetçi saldırılara maruz kaldı. Bolivya’da ise kadın siyasetçiler, psikolojik ve ekonomik şiddete uğradılar. 2012 yılında henüz çözülememiş bir belediye meclis üyesi cinayeti, bu durumu en uç noktası olarak gösteriyor.

 

ATAERKİL YAPIYI AÇIĞA ÇIKARDI

 

Kadınların görünürlüğünün artması, aynı zamanda toplumsal düşmanlığı da besledi. Kadınların kamusal alandaki varlığı, yerleşik ataerkil yapıların ne denli kırılgan olduğunu açığa çıkarmaktadır. Bu bağlamda, kadın düşmanlığı, bir tehdit algısına verilen bir tepki halini alarak, erkek egemenliğini yeniden tesis etme çabası olarak kendini göstermektedir.

Sheinbaum’un Tacizi: Kadınlar İçin Yeni Bir Savaş
Yorum Yap
Bizi Takip Edin