Yükseköğretim Kurulu (YÖK), tardigradların doğanın en dayanıklı canlıları olduğunu ve insanlığın geleceği için önemli bir ilham kaynağı oluşturduğunu açıkladı.
Açıklamada, Bursa Uludağ Üniversitesi’nden yürütülen bir araştırmanın, tardigradların sağladığı ilhamla insanlığın hayatta kalma stratejilerine katkıda bulunacağı bilgisi verildi. Araştırmanın, biyoteknoloji, tarım, uzayda yaşam ve savunma sanayi alanlarında umut verici sonuçlar doğuracağı vurgulandı.
Tardigradların mekanizmalarının, uzun süreli uzay görevlerinin gerçekleştirilmesine yardımcı olabileceği, kuraklık ve gıda kıtlığı gibi sorunlara karşı önemli çözümler sunabileceği ifade edildi. Ayrıca, tardigradlardan esinlenerek ultra dayanıklı biyopolimerler üretileceği, bu malzemelerin uzay giysileri, tekstiller ve sensörler için kullanılacağı belirtildi.
– TARIMSAL ÜRETİMDE DAYANIKLI BİTKİ ÇAĞI
Açıklamada, BUÜ’nün projesi çerçevesinde tardigradların stres altındayken sentezlediği koruyucu proteinlerin bitki hücrelerine aktarılmasının hedeflendiği paylaşıldı. Bu yaklaşım ile kuraklık, aşırı sıcaklık ve radyasyon gibi tehditlere dayanıklı bitki türlerinin geliştirilmesi, iklim değişikliğine karşı dayanıklı tarım modellerinin oluşturulması ve uzun süre korunabilen biyolojik materyallerin elde edilmesi amaçlanıyor.
Proje kapsamında elde edilen verilerin, savunma sanayisinde radyasyon ve ısıya dayanıklı biyokoruyucu materyallerin, uzay biyolojisinde ise hücre ve dokuları koruyacak gelişmiş sistemlerin üretimine katkı sağlayacağı kaydedildi. Ayrıca, biyoteknolojide yeni nesil endüstriyel uygulamalar için temel oluşturacak çalışmaların da gerçekleştirilmesi planlanıyor.
– “İNSANLIĞIN SOYUNUN DEVAMINI SAĞLAYACAK TEK CANLI TÜRÜ TARDİGRADLAR”
Açıklamada, projenin yürütücüsü olan Bursa Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Aydın Türkeç’in görüşlerine yer verildi. Türkeç, tardigradların gelecekte insanlığın soyunun devamını sağlama potansiyeline sahip tek canlı türü olduğuna dikkat çekti. Tardigradların bu benzersiz özelliklerinin daha önce bitki ve insan hücrelerine aktarılmış olduğunu, ancak bu yeteneklerin bir malzemede henüz kullanılmadığını belirtti. Proje kapsamında elde edilen proteinlerin, biyopolimer üretiminde kullanılmasının hedeflendiği ifade edildi. Ayrıca, bu çalışmanın Türkiye’de ve dünya genelinde bir ilki oluşturabileceği vurgulandı. Türkeç, projenin hedefinin savunma sanayine yönelik biyomalzeme geliştirmek olduğunu da sözlerine ekledi. Proje, Bursa Uludağ Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi ve Ankara Üniversitesi’nin işbirliği ile yürütülüyor.
