Geçtiğimiz ay başkonsolosluk görevine atanan Michael Lally, bu yıl İstanbul’da gerçekleştirilen 25. Dünya LNG Zirvesi’ne katılarak özellikle ABD-Türkiye işbirliğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve ABD Başkanı Donald Trump’ın 25 Eylül’de Beyaz Saray’da gerçekleştirdiği görüşmeye atıfta bulunan Lally, şunları ifade etti:
“Bu toplantıda ticari ilişkilerimizi nasıl genişletmeye niyetlendiğimizi ve 100 milyar dolarlık hedefe ulaşmak için nasıl hareket etmemiz gerektiğini konuştuk. Bu hedefe ulaşmanın yolu ise enerji işbirliğinden geçiyor. Bu nedenle bugün buradayım; LNG işbirliğimizi detaylı bir şekilde ele almak istiyorum. Türkiye, bu bağlamda bizim için değerli bir ortak. Enerji güvenliği, arzın sürekliliği ve rekabetçi fiyatlar temin ederek, iki ülke arasındaki bağları daha da güçlendirmeye çalışıyoruz.
Lally, iki ülkenin doğal ortaklar olarak enerji alanında uzun yıllardır işbirliği yaptıklarına dikkat çekerek, “Türkiye, ekonomik büyümesini desteklemek için daha fazla enerji kaynağına ihtiyaç duymakta ve ABD, bu konuda sağladığı avantajlı ticari koşullar ve uzun vadeli vizyon ile güvenilir bir ortak olarak öne çıkıyor. Türkiye’nin karasal altyapısına ve yeniden gazlaştırma tesislerine yaptığı yatırımlar, ülkeyi cazip bir pazar haline getiriyor. Bu nedenle enerji güvenliğimize karşılıklı olarak katkıda bulunduğumuza ve başkanlarımızın belirlediği ikili ticaret için 100 milyar dolarlık hedefe ulaşmada ilerleme kaydettiğimize gönülden inanıyoruz.” şeklinde konuştu.
– “ABD-TÜRKİYE İŞBİRLİĞİ TÜM ALANLARDA KRİTİK BİR ÖNEM TAŞIYOR”
Bölgesel enerji güvenliğinde Türkiye-ABD ortaklığının önemine vurgu yapan Lally, “ABD-Türkiye işbirliğinin her alanda son derece önemli olduğuna inanıyoruz. Büyükelçimiz (ABD’nin Ankara Büyükelçisi Tom) Barrack’ın da belirttiği gibi, ilişkilerimizi bölgesel meseleleri aşmak amacıyla geliştirmeye devam edeceğiz. Enerji ortaklığının bu yolda kritik bir rol oynadığına inanıyoruz. Türkiye, yalnızca LNG’de değil, tüm enerji alanlarında Amerikalı tedarikçilerle yakın işbirliği yaparak kendini bölgesel bir merkez olarak konumlandırmaya çalışıyor. Bu durum, uzun yıllara dayanan ortaklığımızı geleceğe taşımak adına önemli bir adım.” ifadelerini kullandı.
Lally, Türkiye’nin bölgesel LNG arzındaki rolüyle ilgili de, “Türkiye, boru hatları ve diğer doğal gaz altyapısını geliştirmeye yönelik uzun vadeli bir strateji benimsemiş olup, bölgesel pazar dinamiklerini de hesaba katmaktadır. Esnek LNG sevkiyat imkanları, Amerikalı ve Türk şirketlerinin sadece ikili işbirliklerine değil, aynı zamanda bölgeye enerji sağlamalarına da olanak tanıyor. Bu da evleri ısıtan, fabrikaları çalıştıran ve ekonomik büyümeyi destekleyen bir enerji akışı sağlıyor.” şeklinde değerlendirme yaptı.
– “SİVİL NÜKLEER İŞBİRLİĞİNDE YENİ FIRSATLAR BULABİLİRİZ”
Türkiye ile ABD arasında gerçekleşen nükleer enerji alanındaki yakın tarihte imzalanan anlaşmaya da değinen Lally, bu konudaki düşüncelerini şöyle dile getirdi:
“Bu, genel ortaklığımızın önemli bir parçasıdır. ABD ve Türkiye’nin, uzun vadeli enerji ortaklıklarını dikkate almasının büyük önem taşıdığına inanıyoruz. Sivil nükleer endüstrisi de uzun vadeli bir yapı gerektiren bir alandır. 25 Eylül’de yapılan başkanlar arasındaki görüşmeye değinerek, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu uzun vadeli enerji ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla sivil nükleer işbirliğinin her yönünde birlikte çalışacağız.”
Lally, Türk Hava Yolları’na Boeing uçaklarının teslimine dair örnek vererek özel sektördeki işbirliği fırsatlarına da dikkati çekti. “Bilgi teknolojileri, sağlık hizmetleri ve ticaretimizdeki diğer alanlarda 100 milyar dolarlık hedefe ulaşmak için her fırsatta Türk ortaklarımızla işbirliği yapmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz.” dedi.
