2011 yılında patlak veren Suriye iç savaşı, 13 yılı aşkın bir sürede milyonlarca Suriyelinin evlerini terk etmesine sebep oldu.
Rejim saldırıları ve kitlesel katliamlar, Suriyeli mültecilerin sığındığı en önemli ülkelerden birinin Türkiye olmasına yol açtı.
Baas rejiminin devrilmesinin ardından, 2022 yılının Kasım sonlarında başlayan ve 8 Aralık’ta sona eren “Düşmanı Caydırma Operasyonu”nun üzerinden bir yıl geçti.
Rejimin çökmesinin ardından güvenlik durumunun iyileşmesi, binlerce Suriyelinin ülkelerine dönüş yapmasını sağladı.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 8 Aralık 2024 tarihinden itibaren, 450 binden fazla Suriyelinin gönüllü, güvenli ve onurlu bir şekilde Türkiye’den Suriye’ye geri döndüğünü duyurdu.
“Türkiye’de bize çok iyi davrandılar”
Halep’in Bab ilçesine dönen esnaf Abdullah Dibo, savaş nedeniyle Türkiye’ye göç etmek zorunda kaldığını ve yaklaşık 13 yıl Gaziantep’te yaşadığını aktardı.
Türkiye’nin kendilerine sağladığı destekle güven içinde yaşam sürdürebildiklerini belirten Dibo, rejimin çöküşü sonrasında Bab’a dönme kararı aldıklarını ifade etti.
Dibo, “Türkiye’de bize çok iyi davrandılar. Türk kardeşlerimizden öğrendiğimiz çalışma düzenini burada uyguluyoruz. Şu an güvenlik ve istikrar daha güçlü. Dükkanımızı yeniden açtık, her gün çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.
“Türkiye bana güvenlik ve istikrar sağladı”
Türkiye’den Suriye’ye dönen inşaat mühendisi Ahmed Talib, ailesiyle birlikte geri dönmenin kendileri için güven verici olduğunu ifade etti.
Gaziantep’te mühendislik ve yüksek lisans eğitimini tamamlayan Talib, “Türkiye bana güvenlik ve istikrar sağladı, ailemi korudu. Şimdi ülkeme dönüp yeniden inşaat süreçlerine aktif olarak katılmak istiyorum.” dedi.
“Türkiye’de geçen on yıl bana çok şey kattı”
Suriye’den ülkesine dönen bir diğer isim Fazlullah Şuvami, Şam’da yüksek lisans eğitimi aldıktan sonra savaş, bombardıman ve zorunlu askerlik gibi sebeplerle göç ettiğini hatırladı.
2015 yılının sonlarında Türkiye’ye gittiğini belirten Şuvami, ilk yıllarının zorlu geçtiğini; dil ve iş bulma konularında sıkıntılar yaşadığını ifade etti. Kendini geliştirmek için dil kurslarına ve mesleki eğitimlere katıldığını vurguladı.
Türkiye’de edindiği deneyimlerin kişisel gelişimine büyük katkı sağladığını belirten Şuvami, “Göç, bireye kendi ayakları üzerinde durmayı öğretir. Kendime güvenim arttı, kişiliğim güçlendi ve yeni arkadaşlıklar kurdum.” şeklinde konuştu.
Şu anda Halep’te çalıştığını aktaran Şuvami, Türkiye’de kazandığı bilgi ve deneyimleri kendi ülkesine taşımayı hedeflediğini belirtti.
Ülkesinin özgürleşmesinin kendisinde yarattığı memnuniyeti dile getirirken, “Her şey mümkün; eğitimime devam edebilirim veya kendi işimi kurabilirim.” ifadesini kullandı.
28 yaşındaki Suriyeli Abdulaziz eş-Şami de İstanbul’da başlattıkları lokanta projelerini başarılı bir şekilde sürdürdüklerini söyledi.
Şami, “Türk ve Halep mutfağını birleştirerek, hem Türk hem de Halep tarzı kebap ve yemekleri sunuyoruz. İstanbul’dan getirdiğimiz lezzetleri burada harmanlayarak müşterilerimize farklı bir deneyim yaşatıyoruz.” dedi.
Türk halkının misafirperverliğine dikkat çeken Şami, “Ekip arkadaşlarımız Türkçe biliyor ve Türk kültürünü yakından tanıyor. Biz de kendi güçlü olduğumuz alanları onlarla paylaştık. Ortaya hem kültürel hem de işbirliği açısından güzel bir uyum çıktı.” şeklinde konuştu.
Son olarak, Şami, Suriyelilere Türkiye’ye dönme çağrısında bulunarak, “Türkiye ve Suriye sınır komşusu; neredeyse tek bir ülke gibi. Buradaki iyi uygulamaları kendi ülkemize taşıyabiliriz.” dedi.


