Teknoloji ve yapay zeka hisselerinde yaşanan aşırı değerlenme kaygıları sürerken, şirketlerin harcamalarına bağlı yüksek gider tahminleri, küresel piyasalarda satış baskısının devam etmesine neden oluyor.
Bu dönemde yapay zeka şirketlerinin harcama düzeylerinin sürdürülebilir olmadığına dair çekinceler ön planda. Yatırımcıların, bu harcamaların kayda değer ticari gelirleri yıllar içinde elde etmesinin zor olabileceği yönündeki öngörülerle temkinli davranmalarına yol açıyor.
Ayrıca, Fed üyelerinin karışık mesajları, yatırımcıların küresel piyasalarda yön tayinini daha da zorlaştırıyor.
Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) üyelerinden Kansas City Fed Başkanı Jeffrey Schmid ile Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee, 9-10 Aralık tarihlerinde yapılan toplantıda politika faizinin 25 baz puan düşürülmesi kararına neden karşı çıktıklarını ifade ettiler.
Schmid, daha önceki Fed toplantısında faiz oranlarının sabit tutulması yönünde oy kullandığını hatırlatarak, o tarihten bu yana pek bir şeyin değişmediğini dile getirdi.
Enflasyonun hala yüksek seviyelerde seyrettiğini, ekonominin ivmesini koruduğunu ve iş gücü piyasasının soğumasına rağmen büyük ölçüde dengeli kaldığını vurgulayan Schmid, mevcut para politikası duruşunun yalnızca mütevazı bir şekilde kısıtlayıcı olduğunu belirtti. Bu sebeple, bu toplantıda faiz oranlarının değiştirilmemesini tercih ettiğini kaydetti.
Goolsbee ise eylül ve ekim toplantılarında faiz indirimine yönelik oy kullandığına ama enflasyon ile ilgili daha fazla veri elde edilene kadar ek indirimler yapmanın gereksiz olduğunu düşündüğüne dikkat çekti. Goolsbee, enflasyonun geçici olacağı varsayımıyla faiz indirimlerini aceleye getirmekten endişe duyduğunu ifade etti.
Philadelphia Fed Başkanı Anna Paulson, enflasyonun yanı sıra iş gücü piyasası konusundaki kaygılarını aktarıp, bankanın ocak ayında daha fazla veri elde edebileceğini açıkladı.
Cleveland Fed Başkanı Beth Hammack da iş gücü piyasasında bir yavaşlama gözlemlemekle birlikte enflasyonun hedefin üzerinde seyrettiğine dair uyarılarda bulundu. Diğer yandan ABD Başkanı Donald Trump, The Wall Street Journal’a verdiği röportajda, Fed’in yeni başkanının Beyaz Saray Ulusal Ekonomi Konseyi Direktörü Kevin Hassett veya eski Fed Yönetim Kurulu üyesi Kevin Warsh olabileceğini dile getirdi.
Trump, Fed’in yeni başkanının faiz oranları hakkında kendisine danışması gerektiğini ve gelecek yıl politika faizinin yüzde 1 veya daha düşük olmasını istediğini belirtti.
Analistler, ABD’de yarın açıklanacak istihdam raporunun tarım dışı istihdam verisinin, piyasalardaki yön üzerinde belirleyici olacağına ve Fed’in gelecekteki politikalarına dair ipuçları sağlayabileceğine dikkat çekti.
Tüm bu gelişmeler ışığında, ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi 4,18 seviyesinde yatay seyrederken, dolar endeksi önceki kapanışın hemen altında, 98,4 seviyesinde bulunuyor. Altının ons fiyatı yüzde 0,7 artışla 4 bin 329 dolara, Brent petrolün varil fiyatı ise yüzde 0,3 yükselerek 61,2 dolarda işlem görüyor.
New York Borsası Değer Kaybetti
New York borsası, cuma günü teknoloji şirketlerindeki değer kayıplarından etkilenen satış ağırlıklı bir seyir izledi. Broadcom’un hisseleri, şirketin beklentileri aşan kar ve gelir raporuna rağmen yüzde 11,5 seviyesinde değer kaybı yaşadı.
Nvidia’nın hisseleri yüzde 3,3, Amazon’un hisseleri yüzde 1,8, Meta’nın hisseleri yüzde 1,3 ve Alphabet ile Microsoft’un hisseleri de yüzde 1 geriledi. Dow Jones endeksi yüzde 0,51, S&P 500 endeksi yüzde 1,07 ve Nasdaq endeksi yüzde 1,69 değer kaybetti.
Avrupa’da Bu Hafta ECB ve BoE’nin Faiz Kararları Takip Edilecek
Avrupa borsaları da cuma günü bölge ekonomisine yönelik süregelen endişeler ve jeopolitik risklerin etkisiyle satış ağırlıklı bir yön izledi.
Makroekonomik verilere göre, Almanya’da kasım ayı için Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE), aylık bazda beklentilere paralel olarak yüzde 0,2 azaldı; yıllık bazda ise yüzde 2,3’lük bir artış kaydedildi.
Aynı dönemde Almanya’da şirket iflasları, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11,7 artarak 18 bin 125’e yükseldi. Bu, iflas sayılarını son 11 yılın en yüksek seviyesine taşıdı. İngiltere ekonomisi, ekimde yüzde 0,1 ve Ağustos-Ekim 2025 dönemi itibarıyla da yüzde 0,1 daralma kaydetti.
Ayrıca Avrupa Merkez Bankası (ECB), gelecek yıl Avro Bölgesi’nde 110 bankanın jeopolitik şoklara karşı dayanıklılığını test edeceğini açıkladı.
Bu hafta, Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) yanı sıra İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) faiz kararları merakla bekleniyor. ECB’nin faizleri sabit tutmasına kesin gözüyle bakılırken, İngiltere’de yıllık enflasyonun ekimde yüzde 3,8’den 3,6’ya gerileyerek, hazirandan bu yana ilk kez yavaşlama göstermesi ve büyüme verisinin de olumsuz gelmesi üzerine BoE’nin bu haftaki toplantısında 25 baz puanlık bir indirim yaparak politika faizini yüzde 3,75’e çekmesi bekleniyor. Piyasalar, gelecek yıl bu oranın yüzde 3,25’e kadar düşmesini öngörüyor.
Tüm bu gelişmelerle, cuma günü İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,56, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,21, İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 0,43 ve Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,45 değer kaybetti.
Asya’da BoJ’un Faiz Kararı Piyasaların Odağında Olacak
Asya borsaları, Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) faiz kararı öncesinde teknoloji şirketleri üzerindeki endişelerle birlikte düşüş göstermeye devam ediyor. Çin’de açıklanan makroekonomik veriler de ülke ekonomisindeki sorunların derinleştiğine işaret ediyor.
Makroekonomik veriler, enflasyon endişelerini artırırken, BoJ’un bu haftaki toplantısında faiz artırımına gitmesine kesin gözüyle bakılıyor.
Analistler, Bankanın nötr faiz olarak değerlendirdiği yüzde 1,0-2,5 aralığına doğru adım atıp atmayacağı konusunda belirsizliklerin sürdüğünü vurguladı.
BoJ Başkanı Kazuo Ueda, daha önce, ülkenin nötr faiz oranını tahmin etmenin zorluğuna dikkat çekerek, merkez bankasının faiz oranlarını nereye kadar artırabileceği konusunda belirsizliğin var olduğunu belirtti.
Ayrıca, Çin’de belirli çelik ürünlerine yönelik ihracat kısıtlamaları getirileceği açıklanırken, çelik ihracatının düzenlenmesi amacıyla 2026’dan itibaren bir lisans sistemi uygulanacağı duyuruldu.
Çin’de açıklanan makroekonomik veriler talep ve aktivite endişelerini artırırken, kasım ayındaki perakende satışlar yüzde 1,3 oranında artış göstererek Aralık 2022’den bu yana en düşük yükselişi kaydetti. Sanayi üretimi ise beklentilerin altında, yıllık yüzde 4,8 artış gösterdi. Kasım ayındaki yeni konut satışları aylık yüzde 0,4, yıllık ise yüzde 0,7 geriledi.
Öte yandan, China Vanke’nin 2 milyar yuan değerindeki tahvilin geri ödemesini ertelemek için tahvil sahiplerinden istediği onayın reddedilmesi, şirketin hisselerinde yüzde 2 değer kaybına neden oldu.
Bu olumsuz konut satış verileri ve China Vanke’nin yaşadığı sıkıntılar, konut piyasasındaki dengesizliklerin derinleştiğini ortaya koyuyor. Ayrıca Japonya’da büyük imalatçıların güvenini gösteren Tankan endeksi, 4. çeyrekte 14 seviyesinden 15 seviyesine yükseldi.
Bu gelişmeler, Pekin yönetimi üzerinde ekonomiyi destekleme konusunda baskı oluşturma potansiyeline sahip. Yapay zeka şirketlerine yönelik kaygıların sürmesi, Güney Kore borsasında da yüzde 1’in üzerinde değer kayıplarını beraberinde getirdi.
Böylelikle, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,1, Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,3, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 1,3 ve Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 1 değer kaybetti.
Borsa Cuma Gününü Yükselişle Tamamladı
Cuma günü alış ağırlıklı bir görünüm sergileyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü yüzde 0,69 artışla 11.311,31 puandan kapattı.
Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda (VİOP) BIST 30 endeksine dayalı aralık vadeli kontrat, cuma akşam seansında normal seans kapanışına göre yüzde 0,16 düşüşle 12.452,00 puana yükseldi.
Dolar/TL, cuma gününü yüzde 0,2 artışla 42,6954 seviyesinden tamamlarken, bugün bankalararası piyasanın açılışında, önceki kapanışın hemen üstünde 42,7002’den işlem görmeye başladı.
Cuma günü açıklanan veriler doğrultusunda, Türkiye’nin cari işlemler hesabı, ekimde 457 milyon dolar fazla vererek dört ay üst üste pozitif seyir gösterdi. Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) de 217,355 puana inerek, Mayıs 2018’den bu yana en düşük seviyeye geriledi.
Geçtiğimiz hafta ABD’nin başkenti Washington’da görüşmeler gerçekleştiren Ticaret Bakanı Ömer Bolat, ABD Ticaret Bakanı Howard Lutnick ile Türkiye-ABD stratejik ortaklığının ticari ve ekonomik boyutlarını kapsamlı bir şekilde ele aldı.
Analistler, bugün yurt içinde bütçe dengesi, yurt dışında ise Avro Bölgesi’nden sanayi üretimi ve New York Fed imalat sanayi endeksinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 11.400 ve 11.500 puanın direnç, 11.200 ve 11.100 puanın ise destek seviyeleri olduğunu ifade etti.
