Fransa Cumhurbaşkanlığı’nın resmi konutu olan Elysee Sarayı’ndan yaklaşık 100 parça porselen ve sofra gerecinin çalınmasının ardından 3 kişi gözaltına alındı.
Bu hırsızlık olayı, Fransa’da kamuoyunu derinden etkileyen bir durum olarak kaydedildi. Elysee Sarayı’nda yapılacak resmi yemeklerde kullanılan sofra takımlarında zamanla eksikliklerin ortaya çıktığı bildirilmekte. Savcılık kaynaklarına göre, bu durum, sarayın iç denetimleri sırasında belirlenerek güvenlik birimlerine iletildi ve olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Sarayda kullanılan kayıp eşyalar arasında, özellikle Sevres markalı porselen tabaklar, fincanlar ve diğer çeşitli sofra parçalarının bulunduğu ifade edildi. Bu eşyaların, kamu protokolünde yer alan ve resmi envanterde kayıtlı değerli ürünler olduğu aktarıldı.
Olayın tespiti üzerine yürütülen soruşturma sonucunda, saray personeli dahil olmak üzere iki kişi hakkında hukuki süreç başlatıldı.
OPERASYON VE ARAMALARDA YAKLAŞIK 100 PARÇA ELE GEÇİRİLDİ
Soruşturma çerçevesinde, ilgili kişinin evine yapılan operasyonda yaklaşık 100 parça porselen ve sofra eşyası ele geçirildi. Savcılık, ele geçirilen malzemeler arasında Sevres porselenleri, Baccarat kadehleri ve bakır mutfak gereçlerinin bulunduğunu açıkladı.
Soruşturmada dikkat çeken bir diğer unsur ise bazı eşyaların çevrimiçi satış platformlarında görülmesi oldu. Savcılık, bu parçaların internet üzerinden satışa sunulmasına dair kanıtları da soruşturmadır değerlendirileceğini duyurdu.
ZARAR ON BİNLERCE EURO, DAVA ŞUBAT 2026’DA
Yetkililer, olayın neden olduğu zararın 15 bin ile 40 bin euro arasında değiştiğini belirtti. Şüphelilerin adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı ve dosyanın Şubat 2026’da mahkemeye taşınacağı bildirildi. Cumhurbaşkanlığı, envanter takibi ve güvenlik önlemlerinin gözden geçirileceğini, benzer olayların yaşanmaması için ek önlemlerin değerlendirileceğini de açıkladı.
FRANSA’DA BİTMEYEN KÜLTÜREL MİRAS HIRSIZLIKLARI
Elysee Sarayı’ndaki hırsızlık, Fransa’da son dönemlerde art arda yaşanan kültürel miras hırsızlıklarını akıllara getirdi. Örneğin, Louvre Müzesi’ndeki Galerie d’Apollon bölümünde sergilenen Fransız taç mücevherlerinden bazı parçaların çalınması, ülkede güvenlik konularında geniş tartışmalara yol açmıştı. Bu olayla ilgili şüphelilerin tespit edilerek adli sürece dahil edildiği bilgisi basına yansımıştı.
Ayrıca, Paris’teki Musee Cognacq-Jay’de “Luxe de poche” sergisi sırasında yaşanan soygun, çalınan bazı eserlerin sonradan bulunduğu haberiyle gündeme gelmişti. Bu tür olaylar, müzelerde ve kamu kuruluşlarında daha sıkı envanter kontrolü, iç denetim ve güvenlik sistemleri gereksinimini yeniden gündeme getirmiştir.
