Hollywood, son dönemlerde izleyicinin dikkatinin kaybolması ve buna yanıt olarak ortaya çıkan yeni eğlence biçimleri etrafında büyük tartışmalara ev sahipliği yapıyor.
Bu durum, TikTok ve YouTube gibi platformların etkisiyle hızla tüketilen içeriklerin yanı sıra, bu değişime ayak uydurmaya çalışan geleneksel film ve dizi endüstrisini de içine alıyor.
Bu iki dinamik, Hollywood’un milyarlarca dolarlık “dikey mikro-drama” pazarına yönelmesine neden oldu. Yayın platformları, yapay zeka entegrasyonu ve diğer şirketleri satın alma gibi stratejilerle izleyicilere daha geniş bir hizmet sunmanın yollarını arıyor.
Tüm bu gelişmeler, 2026’da televizyonda ne tür içeriklerle karşılaşacağımız üzerinde önemli etkilere sahip olabilir. İşte platformlar arası mücadeledeki son gelişmeler ve yayın dünyasının geleceğine dair tartışmalar:
MİKRO-DRAMA VE DİKEY FORMAT DİZİ AKIMI
Mikro-dramalar, cep telefonları için dikey formatta hazırlanan, genellikle 45 ila 90 saniyelik bölümlerden oluşan içerik türlerini ifade ediyor.
Aşk, entrika, melodram ve çarpıcı çatışmalar etrafında dönen bu yapımlar, izleyiciyi hızlıca etkileyip bölüm sonundaki sürprizlerle sonraki videolara yönlendiriyor. TikTok’ta yayılan Loving My Brother’s Best Friend gibi örnekler, bu formatın bağımlılık yaratan potansiyelini gözler önüne seriyor.
Guardian’ın haberine göre, bu içerikler, ilk olarak Çin’de büyük bir patlama yaşadı. 2021’de 500 milyon dolara ulaşan kısa dizilerin geliri, 2024’te 7 milyar dolara yükselebilirken, 2030 yılında bu rakamın 16 milyar doları aşacağı tahmin ediliyor.
Küresel mikro-drama pazarının 2025 yılında 7 ila 15 milyar dolar arasında bir değere ulaşması bekleniyor. Hollywood’un şimdiye dek mesafeli olduğu bu sektörde, şimdi artık göz ardı edilemeyecek bir büyüme söz konusu.
DISNEY, FOX, AMAZON VE DİĞERLERİ YARIŞA DAHİL OLDU
Mikro-dramalar, günümüzde ana akım şirketlerin dikkatini çekiyor. Disney, DramaBox hızlandırma programını devreye alırken, Fox Entertainment, Ukraynalı Holywater ile My Drama uygulamasında ortaklık kurdu. Ayrıca, eski Miramax CEO’su Bill Block’un kurduğu GammaTime, Kim Kardashian, Kris Jenner ve Reddit’in kurucusu Alexis Ohanian gibi önemli isimlerden yatırım alıyor.
Amazon ise Fire TV cihazları üzerinde Instagram deneylerine başladı. Bu yeni uygulama sayesinde, Instagram’ın kısa video formatı Reels ve mikro diziler, televizyon ekranlarından izlenebilecek. İlk etapta yalnızca Amazon Fire TV cihazlarıyla sınırlı olan bu testin, ilerleyen dönemlerde farklı donanım üreticilerine de yayılması planlanıyor.
“Instagram for TV” uygulaması, Reels videolarını orijinal dikey formatında göstermeye devam edecek.
Bu dönüşüm, daha büyük bir sorunun parçası: İkinci ekran kullanımı. Artık birçok izleyici televizyon seyrederken bir yandan da telefonlarında TikTok, Instagram Reels veya oyunlarla meşgul oluyor. Medya analistleri, Hollywood yöneticilerinin bu dağılmış dikkatin bilincinde olduğunu ve içeriklerini buna göre yeniden şekillendirdiğini ifade ediyor.
Nitekim, Netflix yöneticilerinin senaristlerden karakterlerin eylemlerini daha açık tarif etmelerini istemesi, “Hikayeler basitleştiriliyor mu?” sorusunu gündeme getirdi. Ancak Vox ile konuşan uzmanlara göre bu durum, “kötü içerik üretmek” amacı taşımıyor; asıl hedef, dikkati dağılmış izleyicinin bile hikayeyi arka planda takip edebilmesini sağlamak. Burada, karşı karşıya olunan sorun, sanatsal bir tercih değil, TikTok ve YouTube’un oluşturduğu doğrudan rekabet baskısıdır.
NETFLIX, WARNER BROS’U ALMAK İÇİN EL YÜKSELTTİ
Netflix’in son hamleleri, şirketin yalnızca bir yayın platformu olmanın ötesine geçerek, finans, yapay zeka, içerik arşivi ve oyun odaklı çok katmanlı bir eğlence-teknoloji devi olmak istediğini gösteriyor. Warner Bros’u satın alma girişimi ise bu dönüşümün merkezinde yer alıyor.
Netflix, Warner Bros’u satın alma sürecinde 59 milyar dolarlık köprü kredinin kısmını yeniden yapılandırdı. Şirket, 5 milyar dolarlık döner kredi tesisi ve iki adet 10 milyar dolarlık gecikmeli çekim kredisi sunacaklarını duyurdu.
Warner Bros’u edinmek için Netflix ile rekabet eden Paramount, 108,4 milyar dolarlık teklifini devam ettirirken, milyarder iş insanı Larry Ellison, teklifin 40,4 milyar dolarlık kısmı için kişisel garanti verdi. Ellison, teknoloji şirketleri arasında yer alan Oracle’ın kurucusu olmasının yanı sıra Paramount’un en güçlü ortaklarındandır.
Her iki şirket, son haftalarda Warner Bros’u satın alarak Game of Thrones, DC Comics evreni, Harry Potter ve HBO ile HBO Max içerik kütüphanelerinin sahibi olma konusunda yoğun bir rekabete girdi.
Şirketin yeni sahibi, devasa bir içerik gücünü elinde bulunduracak. Bu, dünya genelinde tekelleşme tartışmalarını da yeniden alevlendirebilir.
Aynı zamanda iki firmanın rakibi olan Sony, Peanuts Holdings’in yüzde 41’lik hissesini satın aldığını bildirdi. 2018’de bu şirketin hisselerinin yüzde 39’unu alan Sony, yaklaşık 457 milyon dolarlık yeni anlaşmayla birlikte Peanuts Holdings’in yüzde 80’ine sahip oldu. Peanuts, Charlie Brown ve Snoopy gibi ikonik karakterleri içeriyor ve şirket, yeni nesillere Peanuts’ı tanıtmak için çeşitli stratejiler geliştirmeyi hedefliyor.
YAPAY ZEKA İÇİN İÇERİK HAZİNESİ
Hollywood Reporter’a göre, büyük satın alımların en az konuşulan fakat en kritik boyutlarından biri, Peanuts Holdings ve Warner Bros gibi köklü eğlence şirketlerinin geniş içerik arşivlerinin, Netflix gibi yayın platformlarının yapay zeka hedefleri açısından büyük önem taşımasıdır.
Eğer Warner Bros anlaşması gerçekleşirse, Netflix, hem yapay zeka modellerini eğitmek hem de kullanıcıların içeriklerle etkileşimde bulunabileceği yeni formatlar geliştirmek için önemli bir avantaja sahip olacak.
Bu yaklaşım, Disney’in son dönemdeki stratejileriyle de paralellik taşıyor. Disney CEO’su Bob Iger, Disney+’ta kullanıcıların kısa formatlı içerikler oluşturmasına olanak tanıyacaklarını belirtmişti. Netflix ve Warner Bros birleşmesi, bu alanda Disney’e doğrudan rakip olabilecek güçlü bir içerik bileşimi ortaya çıkarabilir.
Ayrıca, Netflix’in dönüşüm hamleleri bununla sınırlı değil. Şirket, oyun stratejisine yönelik olarak televizyon odaklı ve etkileşimli deneyimlere yönelirken, Estonya merkezli avatar platformu Ready Player Me’yi satın aldığını duyurdu. Anlaşmanın finansal detayları henüz açıklanmadı.
Ready Player Me, kullanıcıların farklı oyunlar ve sanal dünyalar arasında taşınabilir avatarlar oluşturmasına olanak tanıyor. Netflix, bu teknolojiyi kullanarak abonelerin kimliklerini ve ilgilerini oyunlar arasında taşımalarına olanak sağlayacak bir ekosistem oluşturmayı hedefliyor.
DISNEY’DEN OPENAI’A DEV YATIRIM
Disney, yayın platformunda kullanıcıların kısa formatlı içerikler oluşturmasına olanak tanıyacak bir politikayla önemli bir yapay zeka yatırımına imza atarak OpenAI ile anlaşma sağladı.
Buna göre OpenAI’ın video üretim aracı Sora, 2026’nın başından itibaren Disney, Marvel, Pixar ve Star Wars evrenlerinden 200’den fazla karakterle kısa videolar üretebilecek. Disney+, kullanıcıların oluşturduğu bu kliplerin bir kısmını platformda yayınlayacak. Örneğin, izleyiciler, Elsa’nın Cinderella’yla yarıştığı 20 saniyelik bir sahne oluşturup izleyebilecekler.
Anlaşma çerçevesinde Disney, OpenAI’a 1 milyar dolarlık yatırım yapacak ve bu teknolojiyi Disney+ aboneleri için yeni deneyimler geliştirmek amacıyla kullanacak.
Bu gelişme, “isteğe bağlı çalışan yapay zeka televizyonu” fikrini somut bir olasılık haline getirirken, önemli bir soruyu da beraberinde getiriyor:
Bugün saniyelerle sınırlı olan bu klipler, 1,5 saatlik yapımlara döndüğünde ne tür değişimler yaşanacak?


