TÜRKSAT Genel Müdürü Atalay, 2025 yılı çalışmalarını ve 2026 hedeflerini gözden geçirdi.
Atalay, 2025 yılını “kurumsal dönüşüm” yılı olarak belirlediklerini belirterek, bu dönemde daha sağlam bir TÜRKSAT için önemli adımlar attıklarını ifade etti.
Bu sene, mevcut hizmetlerinin yanı sıra yeni alanlara yönelme amacıyla altyapı çalışmalarına başladıklarını söyleyen Atalay, “Bizi önce bölgesel, daha sonra küresel bir oyuncu haline getirecek uçak içi internet bağlantısı (IFC) projesi üzerinde çalışmalara başladık. Proje bu yıl tamamlandı ve AJet ile sözleşmeyi imzaladık. Teknik altyapımız önemli ölçüde tamamlandı. Kendi özgün yazılımlarımızı büyük ölçüde geliştirdik ve önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde AJet uçaklarında bu hizmeti sunmaya başlayacağız.” dedi.
Atalay, bu internet bağlantısı hizmetinin TÜRKSAT uyduları üzerinden ve Türk Hava Yolları’nın iştiraki olan TCI Aircraft Interiors ile yürütüldüğünü aktardı. AJet gibi ‘low-cost regional’ hava yolu segmentinde daha önce internet hizmetinin bulunmadığını vurgulayan Atalay, “Bu hizmet, ilk kez sunuluyor ve diğer havayollarının sağladığı hizmetlerden daha yüksek hızlarda internet sunma kapasitesine sahip bir altyapı kurduk. Böylece, yüksek bir internet hızıyla birlikte birçok katma değerli hizmet de sunulabilecek.” açıklamasında bulundu.
TÜRKSAT 7A, 3A uydusunun yerini alacak
Atalay, TÜRKSAT’ın temel faaliyet alanlarından birinin uydu hizmetleri olduğunu vurgulayarak, Türkiye’yi uzaydaki temsilcisi olduklarını ve gök vatanda 6 uydu ile ülkeyi temsil ettiklerini söyledi.
Uyduların belirli bir ömrü olduğunu hatırlatan Atalay, “Türksat 3A uydumuz, 2023’te 15 yaşına bastı ve şu anda uzatmaları oynuyor. Bunun yerine mutlaka yeni bir uydu yerleştirmemiz gerekiyor. İnternet ve yayıncılık alanındaki kapasite ihtiyacı hızla artmakta. Bu nedenle Türksat 7A projesini hayata geçiriyoruz; bu uydu, 3A’nın yerine geçecek ve daha yüksek kapasiteli olacak. Hedefimiz, yeni uydunun hem günümüz hem de gelecekteki ihtiyaçlarımızı karşılaması. Yörünge haklarını kaybetmemek için 3 yıl içinde buraya yeni bir uydu yerleştirmemiz şart. 3A’nın yerine en geç 2030’da yeni bir uydu göndermemiz gerekiyor.” dedi.
Veri merkezi inşaatına başlanacak
Atalay, verinin tüm kurumlar ve ülkeler için en kıymetli hazine olduğunu belirterek, küresel veri büyüklüğünün 2,5 yılda iki katına çıktığını ifade etti.
Ülkemizde veri merkezlerine olan ihtiyacın giderek arttığını kaydeden Atalay, “TÜRKSAT olarak birçok kuruma hizmet veriyoruz. Bu nedenle hızlı veri merkezi talepleri oluştu. Önceki yıllarda başlatılan bu konudaki çalışmalar artık son aşamaya geldi ve ihale sürecindeyiz. Ocak ayı içinde ihale sonuçlanmış olacak. Gölbaşı’nda inşa edeceğimiz veri merkezi, TÜRKSAT’ın mevcut veri saklama kapasitesinin 8 katı büyüklüğünde olacak ve yüksek veri işleme yeteneğine sahip sunucular içerecek. Yapay zeka gibi yüksek düzeyde işleme gerektiren hizmetler için hayati bir veri merkezi oluşturuyoruz ve inşaata gelecek yıl başlayacağız.” dedi.
“e-Devlet’in yurt dışına açılması, ihracı mümkün olacak”
e-Devlet Kapısı’nın Türkiye’nin başarı hikayelerinden biri olduğunu ifade eden Atalay, e-Devlet’in, dijital devlet ve dönüşüm örnekleri arasında ilk üç uygulamadan biri olduğunu vurguladı.
Atalay, e-Devlet Kapısı’nda birçok kamusal hizmetin elektronikleştiğini ve bu hizmetlerin vatandaşlara sunulduğunu belirtti. “Burada 8 bin 800 civarında hizmet sunuluyor ve 68 milyon vatandaş kullanıcı olarak kaydedilmiş durumda. 2025 yılı içerisinde yaklaşık 4 milyar erişim gerçekleşti. Çok geniş bir hizmet yelpazesine ve yüksek bir kullanıcı sayısına sahibiz.” diye konuştu.
Daha önce çeşitli kamu kurumlarından alınan hizmetlerin, e-Devlet Kapısı üzerinden zamandan ve mekandan bağımsız olarak alınabildiğini hatırlatan Atalay, “Bu konudaki yeni ve daha kompakt bir versiyonu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için geliştirdik. Orada dijital devlet altyapısı oluşturuldu. Bu tecrübeyi dost ülkelerle paylaşmak istiyoruz. Bu konuda birçok ülke ile ilgileniyor. 2026 yılı bunun için bir dönüm noktası olacak. e-Devlet’in yurt dışına açılması ve ihracı gündemde. Romanya ile yoğun görüşmeler sürmekte. Yakın coğrafyamızdaki ülkelerle yakın iş birliği içindeyiz. 2026, TÜRKSAT için dünyaya açılma yılı olacak ve 2025 yılını buna hazırlıkla geçirdik. TÜRKSAT, Türkiye’nin sınırlarına sığmıyor. Daha önce ağırlıklı olarak yurt içi faaliyette bulunduk ama bu alan artık doygunluğa ulaştı. Bizim yetkinliklerimiz de bu seviyeye erişti. Önümüzdeki dönem hedefimiz, uydu hizmetleri ve diğer alanlarda hem bölgesel hem de küresel bir oyuncu olmaktır. Dünyanın her yerinde ürün ve hizmetleri kullanılabilir hale gelmeyi planlıyoruz.” ifadelerini kullandı.


