Sosyal medyanın etkisiyle oluşan “iyi görünme” baskısının, ruhsal sorunları ortaya çıkarma potansiyeline sahip olduğu belirtiliyor.
Yenimahalle Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Psikolog Erdal Dede, sağlıklı yaşam alışkanlıklarının bireyler üzerindeki psikolojik etkilerini Başkent Haber’e aktardı.
“Sağlık bir performans ölçüsüne dönüşüyor”
Psikolog Dede, günümüzde sağlığın, başarı ve üretkenlik gibi ölçülebilir bir performans alanı haline geldiğini vurguladı.
Dede, spor yapma miktarı, beslenme biçimi ve atılan adım sayısının bireyin değer algısıyla ilişkilendirildiğini ifade ederek, bu durumun insanların öz-değerlerini beden merkezli bir algıya hapsettiğini belirtti.
“Sağlık, iyi hissetmekten ziyade iyi görünmekle kanıtlanması gereken bir performans durumu haline gelmektedir.”
Sağlıklı yaşam takıntıya dönüşebiliyor
Aşırı sağlıklı yaşam takibinin; kaygı, takıntı, yeme bozuklukları ve tükenmişlik gibi psikolojik sorunları beraberinde getirebileceği konusunda uyarılarda bulunuluyor.
Uzmanlar, bu sürecin ruhsal iyilik hâlini desteklemek yerine, yeni psikolojik sorunların oluşmasına zemin hazırlama potansiyeline sahiptir.
Popüler kültür ve sosyal medyanın “yeterince istersen sağlıklı olursun” şeklindeki mesajının ciddi bir baskı oluşturduğuna dikkat çekilmektedir.
Bu baskı, bireylerin ruh sağlığını olumsuz etkileyen süreklilik zorunluluğu, kontrol illüzyonu ve suçluluk döngüleri aracılığıyla kendini gösteriyor.
“Sağlıklı görünmezsem eksiğim” algısı sessiz bir tehlike
Sağlığın sadece içsel bir durum olmaktan çıkıp beden görüntüsüne indirgenmesi, bireylerin yorgunluk, kaygı ve depresyon gibi duygularını bastırmasına yol açabiliyor.
Uzmanlar, bu durumun uzun vadede daha derin psikolojik sorunlar oluşturabileceği konusunda uyarıyor.
Gençler ve kadınlar daha fazla etkileniyor
Sosyal medyada sıkça göz önünde bulundurulan “fit, enerjik ve disiplinli” bedenlerin, özellikle gençler ve kadınlar üzerinde büyük bir baskı yarattığı ifade ediliyor.
Sürekli yapılan kıyaslamaların özsaygı düşüklüğü, stres ve depresif duyguları artırabildiği belirtiliyor.
Uzmanlar, sağlıklı yaşam ile takıntılı kontrol arasındaki sınırın esneklik, stres seviyesi ve günlük işlevsellik açısından değerlendirilebileceğini vurguluyor.
Sağlıklı alışkanlıklar, keyif vermekten çıkarak stres kaynağına dönüşmeye başladığında, durumun zarara dönüştuğu ifade ediliyor.
Bireyler kendilerini nasıl koruyabilir?
Psikolog Erdal Dede, bireylerin görünür sağlık idealine karşı bu adımlarla kendilerini koruyabileceğini öneriyor:
- Gerçekçi olmayan beden standartlarının farkına varmak,
- İyi görünmekten ziyade iyi hissetmeye odaklanmak,
- Esnek ve sürdürülebilir alışkanlıklar geliştirmek,
- Gerekirse profesyonel destek almak konusunda tereddüt etmemek.


