Fransa Senatosu, cinsel eylemlerde rıza kavramının korunmasını amaçlayan yeni bir tecavüz yasa tasarısını oylayacak. Eğer tasarı kabul edilirse, rıza konusunda “sessizliğin” herhangi bir kabulleniş anlamına gelmediği açık bir şekilde belirtilmiş olacak.
Fransız senatörler, tecavüzü her türlü rıza dışı eylem olarak tanımlayacak bu yasayı oylamak üzere hazırlık yapıyor. Fransa, bu yasayı meclisten geçirmesi durumunda, rızaya dayalı düzenlemeleri kabul eden Avrupa’daki son ülke konumuna gelecek. Halihazırda, Almanya, Hollanda ve İsveç gibi birçok Avrupa ülkesinde rızaya dayalı tecavüz yasaları uygulanıyor. Geçtiğimiz perşembe günü Fransa’nın alt meclisinde oylanan tasarı, 31’e 155 “evet” oyu ile kabul edilip Senato’ya gönderildi. Senato, bugün bu konuda kararını verecek.
Tasarı, cinsel eylemler için suç tanımını belirlerken rıza kavramının korunmasını güvence altına alacak. “SESSİZLİKTE RIZA YOKTUR” başlığı altında, milletvekillerinden Veronique Riotton, bu çerçevede yapılan oylamanın, “tecavüz kültüründen rıza kültürüne” bir geçişin habercisi olduğunu ifade etti. Tasarıda “rıza” kavramı; “Özgür ve bilgilendirilmiş, spesifik, önceden verilmiş ve geri alınabilir olmalıdır. Sessizlik veya tepki vermeme halinde, rızanın var olduğu anlaşılmamalıdır.” şeklinde tanımlanıyor. Ayrıca, “Cinsel eylem; şiddet, zorlama, tehdit veya beklenmedik durumlarla gerçekleştiğinde rıza geçersizdir.” ifadesine de yer verilmekte.
KADIN HAKLARI SAVUNUCULARI NE DEDİ?
Hak savunucuları, bu reformu olumlu karşılamakla birlikte, bu değişimin daha geniş bir toplumsal dönüşümle desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Fransa Uluslararası Af Örgütü’nden Lola Schulmann, bu adımın diğer Avrupa ülkelerinin izinden gittiğini belirterek, “Ancak bu yalnızca bir adım. Cinsiyet temelli şiddet ve cinsel şiddetteki cezasızlık sorununu ortadan kaldırmak için daha kat edilecek çok yol var.” dedi. Kadın Hakları grubu CIDEF ise reformun etkin bir şekilde uygulanabilmesi için cinsel eğitim ve adalet ile polis yetkililerinin eğitilmesi gerektiğini açıkladı.
FRANSA’YI SARSAN PELICOT DAVASI
Tasarı, Fransa’yı derinden etkileyen Gisele Pelicot davası sonrası gündeme geldi. Gisele Pelicot’un eşi Dominique, yıllar boyunca yabancı erkekleri evlerine davet ederek, Gisele’ye cinsel saldırıda bulundu. Dominique, bu suçtan hapse mahkum edilirken, toplu tecavüz davasında ise 51 adam toplamda 428 yıl hapis cezası aldı. Gisele’nin eşi, en üst sınırdan 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mazan köyünde gerçekleştirilen davada kimliğini gizlemeyi reddeden Gisele, Fransa’da cinsel saldırıya karşı cesaretin sembolü haline geldi. Gisele, cinsel şiddet mağdurlarına hitaben, “Asla yalnız olmadıklarını bilmelerini istiyorum.” dedi. The Independent, Gisele Pelicot’u 2025’in en etkili kadını seçerken, kendisi de adalet arayışındaki diğer mağdurların sesi olmaya devam etti.
