İstanbul Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne sunulan dava dilekçesinde, Akın Gürlek’in hâlâ İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı görevini yürüttüğü ve daha önce Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı ile Bakan Yardımcılığı görevlerinde bulunduğu ifade edildi. Dilekçede, bu görevleri nedeniyle terör örgütleri ve mensuplarının hedefi haline geldiği belirtildi.
Dilekçede, Gürlek’in, Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı ya da Bakan Yardımcısı olduğu dönemlerde verdiği kararlardan memnun olmayan kişiler tarafından zaman zaman hedef alındığı, ancak kamu görevi nedeniyle sürekli gündemde olan, siyasi söylemlere açık bir konumda bulunmadığı vurgulandı.
Davalı Özgür Özel’in Ümraniye’de yaptığı mitingde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bünyesinde yürütülen soruşturmaları ağır bir dille eleştirdiği, ardından cumhurbaşkanına hitaben “itine köpeğine sahip çık” ifadelerini kullanarak soruşturmada görev alanlara hakaret ettiği dilekçede yer aldı.
Bununla birlikte, Özel’in Gürlek’in başsavcı olarak kamuya ait Eti Maden Şirketi’nde Yönetim Kurulu Üyesi olduğunu ve ikinci maaş aldığını belirterek, Gürlek’in lüks içinde yaşadığını iddia ettiği ifade edildi. Dilekçede, bu ithamların Gürlek’in şeref ve haysiyetine yönelik büyük bir saldırı oluşturduğuna dikkat çekildi.
Özel’in 4 Kasım’daki CHP TBMM Grup Toplantısı ve 5 Kasım’daki basın açıklamasında yaptığı konuşmaların geniş bir kitleye ulaşarak Gürlek aleyhine bir kampanya oluşturduğu belirtilirken, bu ifadelerin kişilik haklarına bir saldırı niteliği taşıdığı kaydedildi.
Dilekçede, Özel’in İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bünyesinde partisine mensup belediye başkanları hakkında yürütülen soruşturmalarla ilgili konuşmasının, Gürlek’i de hedef aldığına dair net bir izlenim olduğu belirtildi.
Ayrıca, Gürlek’in bakan yardımcılığı döneminde kamuya ait bir şirkette yönetim kurulu üyesi olduğu fakat sonrasında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı görevine atandıktan sonra bu görevden uzaklaştığı ve herhangi bir kazanç elde etmediği ifade edildi.
Özel’in, Akın Gürlek’i itibarsızlaştırma amacı taşıdığı ve bu durumu araştırmadan tarafına karşı menfi ifadelerde bulunduğu aktarıldı. Dilekçede, “Kamuoyuna yansıyan tartışmalı kararlarda ismi bilinmeyen hâkim ve savcılar varken, ana muhalefet partisi liderinin müvekkile yönelik iftiralarını kamuya taşımak suretiyle haysiyetine ciddi zararlar verdiği” vurgulandı.
Dilekçede, davalı Özgür Özel’in iftiralar, hakaretler ve haksız ithamları dolayısıyla davacı Akın Gürlek’e 500 bin lira manevi tazminat ödemesi talep edildiği belirtildi.
