Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK), İstanbul’da yaşayan bir bireyin başvurusunu değerlendirerek önemli bir karar aldı. 2024 yılında, söz konusu kişi evine DASK kapsamında sigorta yaptırdı ve 2025 yılının ilk aylarında dairesini sattı. Evin yeni sahibi, konutu banka kredisiyle satın almış olması nedeniyle, kredi veren banka tarafından aynı ev için DASK poliçesi düzenlendi.
Vatandaş, bu durumda mükerrer poliçenin tespit edildiğini belirterek, kendi poliçesinin iptal edilmesi ve kalan prim tutarının iadesi talebinin reddedilmesi üzerine KDK’ya başvurdu.
KDK, başvuruyu uygun bularak, konuyla ilgili düzenlemelerin yapılması için Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu ile DASK’a tavsiye kararı verdi.
“Hakkaniyet çerçevesinde izah edilemez”
KDK’nın kararında, mevcut uygulamanın, konut satışı sonrasında eski malik tarafından gerçekleştirilen zorunlu deprem sigortasının zeyilname ile yeni hak sahibine devredildiği ve yeni poliçenin mükerrerlik nedeniyle iptal edildiği ifade edildi.
Söz konusu durumun “hakkaniyet çerçevesinde izah edilemeyeceği” vurgulanarak, “Bu yöntemin çağın hızlı ve değişken yapısına uyum sağlayamayacak kadar demode olduğu, ayrıca bürokrasiye etkinlik kazandırmak için yapılan reform çalışmalarına aykırı teşkil ettiği ve primin ödenmesi sürecinde başka uyuşmazlıklara neden olabileceği görülmektedir.” ifadesine yer verildi.
Kararda, konut satışı sonrasında eski malik tarafından yaptırılan zorunlu deprem sigortası poliçesinin iptali ve kalan tutarın iadesine yönelik işlemlerin yeniden gözden geçirilmesinin zorunlu olduğu kaydedildi.
