Elazığ’da yakın zamanda hayatlarını birleştiren bir çift, düğün fotoğraflarını çekmeleri için anlaştıkları bir fotoğrafçıya başvurdu.
Daha sonra, çift, fotoğraflarının izinsiz bir şekilde albüm haline getirilip iş yerinde müşterilere örnek olarak gösterildiğini öğrenince yasal yollara başvurdu. Çift, bu durumu savcılığa şikayet etti.
Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından gerçekleştirilen soruşturma sonucunda, fotoğrafçının “özel hayatın gizliliğini ihlal” suçlamasıyla hakkında dava açıldı.
Elazığ 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanan fotoğrafçı, böyle bir davranışın suç olduğunu bilmediğini belirterek beraat talep etti.
Mahkeme, “gelinlik ve damatlıkla çekilen düğün fotoğraflarının, başkaları tarafından görünmesinin müvekkillerin özel yaşam alanına dairdi” gerekçesiyle sanığın beraatine hükmetti.
Fotoğraf “kişisel veri” olarak değerlendirildi
Temyiz süreci içerisinde dosyayı inceleyen Yargıtay 12. Ceza Dairesi, söz konusu fotoğrafların “kişisel veri” olarak nitelendirileceğine dikkat çekerek, beraat kararını bozdu.
Yargıtay kararında, fotoğrafların hukuka aykırı bir şekilde başkalarına gösterildiğini vurgulayarak, sanığın “verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme” suçundan mahkum edilmesi gerektiğini belirtti.
Yargıtay’ın bozma kararı sonrasında yeniden yargılama gerçekleştiren Elazığ 5. Asliye Ceza Mahkemesi, sanığı “verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme” suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırdı.
Mahkeme kararında, “kişisel veri sayılan düğün fotoğraflarının, müştekilerin rızası olmadan iş yerindeki müşterilere gösterildiği” bilgisi yer aldı.
Sanığın karara itiraz etmesinin ardından dosya Yargıtay 12. Ceza Dairesi’ne gönderildi. Yargıtay, yerel mahkemenin verdiği uygun kararı oybirliği ile onadı.
Yargıtay kararında, yargılama sürecinin tüm işlemlerinin usule uygun yapıldığı, iddiaların ve savunmaların topladığı deliller ışığında tartışıldığı ifade edilerek, sanığa ilişkin mahkumiyet kararında herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı vurgulandı.
