Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 2026 yılı bütçesi hakkında milletvekillerinin yönelttiği soruları ve eleştirileri yanıtladı.
Fidan, demokrasinin farklı görüşlerin bir arada varlığını kabul ettiğini belirterek, “Herkesin farklı düşündüğü noktalar olsa da ortak payda, Türkiye’nin daha iyi bir konuma ulaşması için isteklerin olmasıdır.” ifadelerini kullandı.
Özellikle Özel Kalem Müdürlüğü bütçesine ayrılan miktara yönelik eleştirilere yanıt veren Fidan, şunları söyledi:
“Şu anda önergeyle değişiklik yaparak, NATO Zirvesi’ne ayrılan bütçeyi nasıl yerleştireceğiz diye konuşmamız gerekti. Özel Kalem’e ve Antalya Diplomasi Forumu’na ayrılan bu paraların oraya ait olduğunu söylediler. Ben bu paraları orada istemiyorum. Ne gerekiyorsa yapın, atın. Protokol Genel Müdürlüğü bütçesine kaydırın. Bu kadar para ile zaten işimiz yok.”
Dışişleri Bakanlığı’nın kadrolarında liyakat konusuna da değinen Hakan Fidan, sözlerine şu şekilde devam etti: “Şu an itibarıyla tüm genel müdürler kariyerden gelen kişiler. Dışarıdan yapılan atamalar, siyasi bir irade gerektiren bir konu. Ancak Bakanlığımızda genel müdürlük pozisyonunu doldurmuş ifade edecek kimse yok.”
Ayrıca, Dışişleri Bakanlığı’nda uzmanlık gerektiren birimler için dışarıdan atama yapıldığını belirten Fidan, “Bu benim vatana olan borcum. Bu Bakanlıkta yalnızca makam vermek için birine bir görev verilmez.” dedi.
Milletvekillerinin kadın çalışan sayısının azlığına yönelik eleştirilerine de cevap veren Fidan, Dışişleri Bakanlığı’nın en fazla kadın yönetici yüzdesine sahip bakanlık olduğunu belirtti. “Ben, Dışişleri Bakanlığı’nda tarihsel olarak en üst unvana getirilen ilk kadın meslektaşımızı kariyerden atadım.” dedi.
Dışişleri Teşkilatını Güçlendirme Vakfı
Dışişleri Bakanlığı’nı Güçlendirme Vakfı’nın kurulmasına ilişkin Fidan, “Vakıf, Meclis’in onayıyla faaliyete geçti fakat Cumhuriyet Halk Partisi’nden milletvekilleri bunu Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı. Tüm maddelerin iptali için başvuruda bulundular.” şeklinde konuştu.
Vakfın hemen ardından faaliyetlere başladığını vurgulayan Fidan, sözlerine şöyle devam etti: “Özellikle vize ile ilgili çalışmalar, Bakanlığımızın gelirine ihtiyaç duyduğu bir alandır. Bu nedenle bir vakıf aracılığıyla vize gelirlerinden yararlanmayı hedefliyoruz.”
Bir şirketin kurulduğunu ve diğer firmalarla görüşmelerin sürdüğünü aktaran Fidan, “Bu şirket, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu gelirleri sağlayacak.” ifadelerini kullandı.
Vize sürecine disiplin ve kontrol getirilmesinin amaçlandığını ifade eden Fidan, her yıl Türkiye’ye 60 milyondan fazla turistin geldiğini hatırlatarak, “Biz vize verirken öncelikle başvuruda bulunan ülkelerin perspektifine göre hareket ediyoruz.” dedi.
Ayrıca, AB ülkeleriyle Türkiye arasında vize serbestisinin sağlanması gerektiğini vurgulayan Fidan, “Herbir ülkeye yaptığımız başvurularda yaşanan aksaklıkların ortadan kaldırılması için gerekli adımlar atılmalıdır.” şeklinde konuştu.
“AB’nin bir irade ortaya koyması lazım”
Fidan, AB’nin getirdiği vize sınırlamasının kendi içindeki göç meselesiyle bağlantılı olarak şekillendiğini kaydetti. “Aşırı sağın yükselişini göçmen hareketlerine bağlıyorlar.” dedi.
Avrupa’nın Türkiye ile ilişkilerinde bazı konuları askıya aldığını belirten Fidan, “Türkiye’nin AB’ye üyelik süreci için gerekli irade ortaya konulmalıdır.” ifadelerini kullandı.
Fidan, “Avrupa, Türkiye’yi kendi içine almak için gerekli şartları oluşturmalıdır. Biz de bu yolda ilerlemek istiyoruz.” dedi.
“Ermenistan’la normalleşmeye hazırız”
Gezi Parkı davası ile ilgili sorulara yanıt veren Fidan, Avrupa’nın bu durumu siyasallaştırdığını belirtti. Türkiye’nin Ermenistan ile ilişkilerini normalleştirme noktasında irade beyanında bulunduğunu söyledi.
“Azerbaycan ile olan anlaşmaları tamamladıktan sonra, Ermenistan ile ilişkilerimizi normalleştirmeye hazırız.” diyen Fidan, bölgede donmuş bir çatışma istemediklerini vurguladı.
İki ülkenin Washington’da anlaşma imzaladığını hatırlatan Fidan, Zengezur Koridoru’nun önemine atıfta bulundu.
Dışişleri Bakanı, Kıbrıs meselesinde DEM Parti milletvekillerinin açıklamalarını kapsayan bir değerlendirmede bulunarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin varlığının kendileri için vazgeçilmez olduğunu belirtti.
“Parayla zaten işimiz yok”
Özel Kalem’in bütçesine yönelik eleştirilere yanıt veren Fidan, “NATO Zirvesi için ayrılan bütçeye dair değişiklik yapılacak.” dedi.
Komisyon Başkanı Mehmet Muş, önergenin divana ulaştığını ve kabul edildiğini açıkladı. Kabul edilen önerge ile 2026 yılında gerçekleşecek NATO Zirvesi için ayrılan bütçenin, Protokol ve Diplomatik İşlemler Genel Müdürlüğü’ne aktarıldığı belirtildi.
Ayrıca, Dışişleri Bakanlığı’nın, Avrupa Birliği Başkanlığı ve Türk Akreditasyon Kurumu’nun 2026 yılı bütçeleri komisyonda oy birliğiyle kabul edildi.


